Ramazan geldi tüm gazeteler mübarek günlerin kıymetini anlatan menkıbelere başladı. Peygamberimiz sahabeler ve evliyalar akla gelen ilk konular oldu… Zaman ise yabancılara Fethullah Gülen’i anlattırarak Ramazan için yazı dizisi yaptı. Cemaatin bu hareketi “Kimin hocası olduğu belli oldu” yorumuna yol açtı.
Ramazan ayının gelmesiyle Türk medyası sayfalarında, Peygamber Efendimiz’e, Sahabeler’e, Asr-ı Saadet’e ve evliyalara ait menkıbelere yer vermeye başladı. Ancak Fethullah Gülen cemaatinin yayın organı Zaman ise farklı bir yazı dizisinin reklamını yaparak şaşkınlık yarattı. Gazetenin reklam filminde, “Dünya gerçekleri biliyor. Hocaefendi insanlığa hangi çağrıda bulunuyor? Hizmet insanlığa ne sunuyor? Dünyanın dört bir yanında onlarca bilim, sanat ve düşünce insanı Hizmet’i ve Hocaefendi’yi anlatıyor” denirken, gazetenin bu kararı büyük tepki topladı. Zaman gazetesinin en mübarek ayda, İslam dininin en mübarek isimleri yerine kendi hocalarını anlatan yazı dizisi yayımlamaları büyük bir ayıp ve kibir olarak yorumlandı. Üstelik İslam’a hizmet ettiğini savunan Hizmet Hareketi’nin Colorado Baş Yargıçı John Suthors, Santa Monica Üniversitesi Rektörü Chui Tsang, Hristiyan bir vaiz olan Peggy Price, Dinlerarası Diyalog Uzmanı Akademisyen Amir Hussain ve Yahudi bir Din Bilimci olan Sophia Pandya gibi isimler tarafından anlatılması da daha büyük bir tartışmaya neden oldu.
DİYALOGCULAR BAŞROLDE
Bu yazı dizisi, Hizmet Hareketi’nin İslam dininden ayrı bir oluşum olduğunun adeta bir kanıtı haline gelirken, dünyaya Müslümanlığı yaydığını iddia eden ama her fırsatta dinlerarası diyalogdan bahseden cemaatin, Ramazan ayında Müslümanlığı değil de kendi hareketini, üstelik yabancılara yorumlatması soru işaretlerine yol açtı.
GAZZELİ’YE SORUN!
Zaman gazetesinin Hizmet’i yabancı sanatçı ve akademisyenlere anlattırması, “İsrail ordusunun hukuksuzca yaptığı Mavi Marmara saldırısı için ‘Otoriteden izin alınmalıydı’ diyen ve her fırsatta İsrail ve Yahudi toplumunun avukatlığını yapan cemaat; Filistin ve Gazze’de yaşayan çocuklara da kendisini sorsun” yorumlarına da neden oldu. Sosyal medyada yapılan yorumlarda ise Cemaat’in yurt dışında güçlü sosyal ilişkiler kurarak Hristiyan ve Yahudi toplumu içinde halkla ilişkiler çalışmaları yapması yerine dünyada zulüm gören Müslümanlar’a da kendilerini anlatmasının İslami açıdan daha faydalı olacağı belirtildi.
DAVA ADAMI FETHULLAH GÜLEN
Cemaati tarafından ‘dava adamı’ olarak gösterilen Fethullah Gülen, küçük, büyük, gazeteci, öğrenci demeden adının geçtiği her haber için dava açmaya devam ediyor. Gülen’in açtığı davaların sayısının bine ulaştığı iddia edilirken, sadece bu davalar için yatırılan paranın ise yüzbinlerce lira olduğu belirtildi. Kendisine ‘fakir’ diyen Gülen’in bu parayı nasıl ödediği merak konusu oldu.
‘HİZMET’İ ONLARDAN DİNLEYİN
Zaman gazetesi, Türkiye için hiçbir geçerliliği olmayan isimlere Fethullah Gülen’i ve Hizmet’i anlattırdı. TAKVİM’de büyük bir hizmet yaparak, Zaman’ın yazı dizisi başlamadan Gülen’i en iyi bilenlere sordu
Cemaat, CIA demektir
Sibel Edmonds (FBI ESKİ ÇALIŞANI): BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Fethullah Gülen’le çatışarak CIA’yı karşısına aldı. Çünkü Cemaat demek CIA demektir. CIA onu 1997’de ABD’ye getirdi. Cemaat 20-25 milyar dolarlık bir ağı kontrol ediyor ve kimse gerçekten bu paranın nereden geldiğini bilmiyor.
Pervasız bir çete…
Dursun Çiçek (KURMAY KIDEMLİ ALBAY): BAŞBAKAN’IN ofisine dinleme cihazı koyacak kadar pervasız olan bu çete, 2009’da imzamı taklit ederek sahte bir planla bize kumpas kurdu. Bunu hep anlatmaya çalıştık. Sahte ihbarcılarla bu kumpasa destek verdiler. Bu çeteye son verince Türkiye rahat edecek.
Ülkeyi baronlara hortumlatacaklardı
Tuğçe Kazaz (OYUNCU): 17 ARALIK’TA bu ülkenin Başbakanı’nı halkın gözünde küçük düşürerek darbe yapmayı planladılar. Ülkeyi baronlara hortumlatacaklardı. Ben de zamanında onlardan davet aldım. Ama kabul etmeyince “Bir açığını yakalar mıyız ve kendi tarafımıza çekebilir miyiz?” diye düşünüp beni bile dinletmişlerdir.
Gülen bir hezeyan dünyasında yaşıyor
Latif Erdoğan (GÜLEN’İN ESKİ SAĞ KOLU): FETHULLAH Gülen, hayal gücü ile realiteleri karıştırdı. Bir insan başaramayacağı hedeflerini realize etmeye çalışırsa ruh hastalıkları başlar. Fethullah Gülen’in yeniden psikanalizi yapılması lazım. ABD’de yaşadıkları ve yaptıkları ciddi şekilde tıp sahasına girmiş şeylerdir. Gülen bir hezeyan dünyasında yaşıyor.
Kumpas kurdular
İlker Başbuğ (GENELKURMAY ESKİ BŞK.): PARALEL yapı gizli tanıklarla, ayarlanmış hâkim ve savcılarla bize kumpas kurdu. İşte başlayın Zekeriya Öz’lerden, başlayın Ali Yılmazer’lerden. Onları yargılamak hükümete ve TBMM’ye düşen bir görevdir.
Sakat bir anlayış…
Prof. Dr. Ahmet Akgündüz (ROTTERDAM ÜNİVERSİTESİ): KENDİLERİNE Nur talebesi diyorlar. Ancak Biz Risale-i Nur talebeleri olarak Gülen hareketinin yaptığı gibi bu tür sakat anlayışların asla Risale-i Nur’dan kaynaklanmadığını açıklamak zorundayız.
Tuzak ve komplo!
Hanefi Avcı (EMNİYET GENEL MÜDÜRÜ): CEMAATİN ‘Kahraman’ olarak gördüğü birisiydim. Ne zaman ki onlara ‘Yanlış yapıyorsunuz’ dedim; tuzaklar, komplolar bir anda başladı.
Cemaatin elleri kirli
Nedim Şener (GAZETECİ): CEMAAT mensupları bana “Başbakan’ı kızdırdın o yüzden tutuklandın” diyorlar. Oysa bize komployu cemaat kurdu, Başbakan’ın tutuklanmamızdan haberi yoktu. Zekeriya Öz’ün cemaat mensubu olduğundan şüphem yok. Elleri kirli olanlar, Türkiye’de temiz eller operasyonu yapamazlar.
Said Nursi’yi hep kıskandı
Sait Yüce (BARLA PLATFORMU BAŞKANI): FETHULLAH Gülen hedefine ulaşmak için Risale-i Nur’ların manevi kuvvetini kullandı. Ama hep kendi adını ön plana çıkardı. Said Nursi ve Risale-i Nur’ları gölgelemeye çalıştı. Eserleri tahrif etti ve tamamen kendi çıkarlarına göre yorumlattırdı. Esasen Fethullah Gülen her zaman Said Nursi’yi kıskandı. Bizi mağdur etti.
Müslüman Soros
Daria Aslamova (GAZETECİ): FETHULLAH Gülen, Müslümanların Soros’u gibi. İkisinin de eğitim, finans ve medya kurumları var. Vakıflarıyla milyarlarca doları yönetiyorlar. (TAKVİM)