MEDYAGUNDEM.COM- Kamuda başörtüsü yasağı kalktı ZAMAN Gazetesi manşetine çekmedi bile, “Andımız” kaldırıldı ZAMAN Gazetesi hiç oralı olmadı. Demokratikleşme paketi adına devrim gibi uygulamalar başladı ZAMAN gazetesi okuyucusunun algısından bu haberlerin önemini kaçırdı!
ZAMAN Gazetesi için tüm o demokratik devrimler gerçekleşirken varsa yoksa dersaneler vardı. Bugün de ilginçtir ZAMAN özel hastaneleri manşetine taşıdı.
ZAMAN’ın manşeti “Özel hastanelerin fark ücreti iki kat arttı” şeklindeydi. Haberde de, “Vatandaşın dileği hastaneden sağlık hizmeti alması gittikçe zorlaşıyor. Bayram öncesinde Bakanlar Kurulu’nda onaylanan düzenlemeye göre özel hastanelerin alabileceği fark ücreti yüzde 90’dan yüzde 200 çıkarıldı. Yeni düzenleme 550’si özel hastane olmak üzere binin üzerinde sağlık kuruluşunu ilgilendiriyor.” denildi.
ZAMAN’daki bu haberlerin önce çıkan operasyonel iki amacı var. Birincisi, Başbakan Erdoğan yönetimindeki Ak Parti iktidarına “muhalefet”; ikincisi de “cemaat” ile iktidarın arasını açmak… Özellikle “cemaat tabanı”nın Ak Parti ve Başbakan Erdoğan’a olan “bağlılığı” ZAMAN’ın bugüne kadar açıktan “muhalefet” yapmasına engeldi. Onun için de Today’s Zaman üzerinden bu operasyonları yaptılar.
ZAMAN’ın Ak Parti iktidarının en başarılı olduğu eğitim ve sağlık hizmetleri üzerinden bu manşetleri atması “operasyonel” bir anlam taşıyor. Çünkü “cemaat tabanı”nı da hükümete karşı tavır almada ikna edebilecekleri argüman olarak eğitim ve sağlığı görüyorlar. “Bakın hükümet dersanelerimizi kapatıyor”; ve “bakın hükümet artık başarısız, sağlıkta bile vatandaşa nasıl kazık atıyor” mesajı veriliyor.
Birileri “fitne” diyor ya, “fitne”nin nasıl olduğunun kitabı Ekrem Dumanlı yönetimindeki ZAMAN’da yazılıyor.
ZAMAN anlaşılan önümüzdeki süreçte “cemaat tabanı”nı hükümetten “soğutmak” için ciddi işlev görecek.
Dershanelerden bahsedince kafama çok takılan bir mevzu var, tarihini hatırlamadığım bir dönem olduğu için tarif etmemde biraz sıkıntılı ama üniversite sınav sistemi değiştirilirken veya yeni değişiklik yapıldığı dönemde, hatırlarsanız ÖSYM Başkanı Ali Demir’in hedef yapıldığı dönemdi, yani bundan iki önceki üniversite sınavlarında Cemaatin dershaneleri patır patır dökülüp bir tane dahi başarılı öğrencileri olmamıştı. Sistem oturduktan sonra tekrar başarı sağlamalarını pek anlamlı bulamıyorum. Acaba, geçiş döneminde sağlanamayan sızıntılar şimdi tekrar mı başladı diye düşünmeye başladım. Geçiş döneminde sistemin oturmadığı, olaya çok fazla müdahale edilemeyen bir dönemde neden başarı oranı birden bire sıfıra indi de, şimdi neden başarı oranı tekrar yükseldi anlayamıyorum. Bu konu yabana atılacak bir konu değil gibime geliyor.
Geçen gün Cemaatin dershanelerinden bir hocayla görüştüğümde dershanelerin kapatılmasından laf açıldı. Sizinde söylediğiniz gibi taban olup bitenden hiç haberleri yoktur. Dershane hocası diyor ki, neden bilemiyoruz ama Cemaatle Hükümetin arası açıkmış ondan kapatılacakmış tan, başka hiçbir bilgilerinin olmaması çok dikkat çekiciydi. Zaten evlerde kalan öğrenicilere televizyon falan seyrettirilmiyor ki olanı biteni anlayıp sorgulamasınlar diye, olaylara uyanmamaları için her gün kendilerinin iki gazetesinden başka bir bilgi kaynakları yoktur. Dershane hocasının çok ciddi bir iddiasını da buradan paylaşmak isterim. Hocaya göre, birileri, bilemediğimiz bir el bizim buradan ayrılıp devlete kadrolu olarak başlamamızı istemiyor, onun içinde dershane hocalarından sınavlara giren hiçbir arkadaş sınavı kazanıp devlete geçemiyor, demek ki birileri bizim sürekli burada kalmamızı istiyor gibi çok ciddi iddiası vardı. Bende çok dikkat çekici bir tespit olarak görüyorum. Bana göre burada hükümetin yapacağı çok önemli bir husus var. Dershaneler kapandığında hocalarının mağdur olmaması için sınavsız kadro verirse dershane direncinin de çok rahat kırılacağını tahmin ediyorum. Hem de tabana güzel mesajlar verilmiş olur.
Herkes iyi biliyor ki hizmetin dershaneleri gayet başarılı… hükümet ile cemaat arasında uzun zamandır yaşanan bir güç gösterisi var.bu güç gösterisi MİT başkanının ifadeye çağrılmasından sonra daha belirgin bir şekilde ortaya çıktı…tabi hükümet de daha sonra cemaat tabanlı kritik yerlerdeki bir çok ismin yerini değiştirdi,tabi buda cemaatin hoşuna gitmedi ve çekişme başladı dershanelerle de tavan yaptı..bu çekişme başta Millet olmak üzere cemaate de zarar verir ama hiç şüphesiz en çok zararı hükümet görür bekleyip göreceğiz…
Cemaatin dershanelerinin başarısı konusunda ciddi tereddütlerim olduğunu belirtmiştim, Hükümet ile Cemaat arasında güç gösterisi tezini ise anlamsız buluyorum. Hükümetlerin görevi Ülkeyi idare etmektir. Bütün mesele Cemaat veya türü yapılanmaların ülkenin idaresini ele geçirme veya sevk idare etmeye kalkmasından kaynaklanan kaotik terörizmdir. Bu nedenle olayı güç veya gövde gösterisi olarak değerlendirmek olayı masumlaştırmaktan başka bir şey değildir. Keza MİT müsteşarının tutuklanmak üzere mahkemeye davet edilmesi de bunun bir uzantısı olarak görülüp değerlendirilebilecek bir olaydır. İstihbarat teşkilatlarının veya başkanlarının sorgulanması, yargılanması bir Başbakanın sorgulanıp yargılanması kadar hayati bir öneme sahip olmasından dolayı başka ülkelerde ki istihbarat birimlerinin sorgulanmasını, yargılanmasını kimse aklının ucundan bile geçirmez daha doğrusu geçiremez. Ama 28 Şubat Post-Modern darbesinden daha modern bir darbe girişimi olarak değerlendirilebilecek bu olay Başbakanımızın cesaretliliği sayesinde akamete, hezimete uğramıştır. MİT müsteşarına karşı girişilen bu hamleyi güç gösterisi olarak değerlendirmeyi komedi olarak görüyorum. Başbakanın kolunun bacağının kesilip atılması olayını sürecin başlangıcı, hızlanması olarak görmek daha mantıklıdır. Yine olayı, Cemaat tabanlı isimlerin yerlerinin değiştirilmesini çekişme olarak değerlendirme yapmaya kalkmanın mantıkla hiçbir izahı olmaz, sadece olayı sevimli hale getirmek için yapılmış art niyetli bir çalışma olarak görmek mümkündür. MİT Müsteşarının sorgulanmaya kalkılmasından sonra sayfaların alamayacağı kadar ihaneti görmemek için kör olmak gerekirken, göstermemek veya üstünü kapatma hamleler için yapılan bu çalışmalar vatandaşın gözünden kaçacak çalışmalar olmadığının da bilinmesi gerekir. Olay bu kadar basit değildir. Olay Modern Darbe girişimidir. Olayın bütün detaylarıyla ortaya konması halinde, firesiz olarak Hükümetin kazanacağından kimsenin hiçbir şüphesi olmasın. Burada Cemaate düşen görev; içimize sızmış, sızdırılmış şu kişiler tarafından olay bu noktaya gelmiştir, getirilmiştir, denmesi de kafidir. Sıradan arkadaş toplantılarında bulunan Cemaatçi arkadaşlar da şunu ifade ediyorlar; Hükümete karşı bunlar yapılıyorsa sıradan vatandaşa neler yapılacağını, yapılabileceğini tahmin etmek zor değildir, diyorlar. Hükümetin sadece yapacağı şey dört başı mamur şekilde topluma kendilerini, olayı anlatması gerekmektedir. Olay sadece dershane olayı değildir. Olay kelle alma olayıdır. Kaybedecekler düşünsün, demek en doğru olanıdır.
dersaneler cemaat icin sadece dersane degildir.
dersanelerdeki ogrenciler 8 ay boyunca rehberlik hocalari tarafindan hizla sakird yapilirlar ve derecelerine gore bizzat hocalari tarafindan isik evlere, yurtlara yerlestirilirler. yani, cemaatin asil insan kaynagidirlar.
rehber ogretmenler, kurban bayraminda kurban parasi toplarlar, cocuklar seve seve verirler. cunku ogretmenleri onlari idolu haline gelmistir ve asla onlari kirmak istemezler. verdikleri kitaplari okur, kasetleri dinlerler. abi, abla evlerine ders calismaya yonlendirdikleri cocuklar evlerinde görmedikleri ilgiyi sefkati oralarda gorurler. sigara icenler sigarayi, bira icenler birayi birakirlar.
bu durumdan aileler de cok memnundur cunku cocuklari serseri arkadaslardan kurtulup efendi insanlarla birlikte olmaya baslamistir.
bir sure sonra namaza da baslayan saygili hayirli bir evlat haline gelmistir artik.
uzun lafin kisasi, cemaat icin dersane demek ygs lys hazirlik icin acilmis kurs demek degildir. iman kurtarma operasyonlarinin en guzel yapilabildigi ailelerin kamplara ders calisma bahanesiyle en rahat sekilde izin verdikleri yerlerdir.
hukumet cemaatin aşil topuguna ates etmektedir ve korkarim ki misillemesi cok agir olacaktir.
‘cemaat icin dersane demek ygs lys hazirlik icin acilmis kurs demek degildir. iman kurtarma operasyonlarinin en guzel yapilabildigi ailelerin kamplara ders calisma bahanesiyle en rahat sekilde izin verdikleri yerlerdir.’ Şimdi, insanların imanını cemaat kurtarıyor öyle mi? O neydi öyle! Cemaatin dershanelerine gitmeyenler imansız yetişir demek istiyorsunuz galiba! Korkmana hiç gerek yok, dershaneler kapanmadan bir Başbakan dinlenebiliyorsa, dershaneler kapandığında bundan daha kötüsü olacağını hiç tahmin etmiyorum. Daha kötüsü dershaneler kapanmadan da çok defalar yapıldı.
cevdet kardes;
insanlarin imanini sadece cemaat ve dersaneler kurtarmiyor, bir gencin namaza baslamasina vesile olan onlarca cemaat ve olusumdan en güclülerinden sadece biri. mgv’de namaza baslayan, alkolü birakan, tövbe edenler de biliriz biz. ya da cerrahilerin toplantilarina katilan sanat camiasindan insanlari.
dersaneler kapatilirsa cemaat bitmez aksina magdur duruma duserlerse daha da kalabaliklasirlar. okullarin, yurtlarin sayisi hic de kücümsenmeyecek kadar fazla su an. milli egitim’de calisan ogretmenleri saymiyorum bile.
bizim hanim hemsiredir. saglik calisanlarinin sohbetlerine gidiyor. yani cemaat artik heryerde orgutlu. dersanleri kapatmak onlari sadece bileceyecek kinlendirecek güclendirecek.