MEDYAGÜNDEM- Gezi Parkı üzerinden sahneye konulan hükümeti devirme ve sokakları terörize ederek “sivil darbe” yapma provokasyonu gösterdi ki, CHP ile marjinal sol örgütler arasında derin bir bağ var.
İşte bu süreçte ortaya atılan bir iddia da ciddi soru işaretlerini gündeme getirmeyi zorunlu kılıyor.
Yurt gazetesi sahibi CHP Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özbolat’ın amcaoğlu’nun DHKP-C örgütünün yöneticilerinden Şadi Özbolat olduğu iddia ediliyor.
Peki Şadi Özbolat kim?
Sabancı suikastinden, “Hayata Dönüş Operasyonu”na Türkiye’nin en karanlık yıllarının en karanlık figürlerinden bir isim kendisi. Halen Almanya’da cezaevinde.
DHKP – C’nin sözde siyasi kanat sorumlusu. Yasadışı DHKP-C örgütü adına Anayasal düzeni bozmak için eylemler yaptığı iddiasıyla 1990 yılında tutuklandı. Hakkında İstanbul DGM’de idam cezası istemiyle dava açıldı. 1995 yılında karar bağlanan davada, müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Dokuz yıl boyunca Bayrampaşa Cezaevi’nde yattı. Özbolat’ın adı ilk olarak 1996 yılında cezaevlerinde yaşanan açlık grevlerinde duyuldu. Örgütün üst düzey yöneticisi olarak açlık grevine katılmayan Özbolat, arkadaşlarının gözü önünde ölmesi için talimat verdi.
Ankara Merkez Kapalı Cezaevi’nde kalan sol örgüt militanlarının jandarmaya ateş açması ile patlak veren çatışmanın ardından Türkiye genelindeki cezaevlerinde başlayan eylemi bitiren anlaşmaya, Bayrampaşa Cezaevi’nde iki tarafın görüşmeleri sonunda varıldığı yıllar sonra ortaya çıktı.
Cezaevindeki örgüt temsilcileri, varılan anlaşmayı bir kağıt üzerine döküp, altını tek tek imzaladı, sonra da bu anlaşma cezaevi yönetimi tarafından eylemlerin sürdüğü diğer cezaevlerine ayrı ayrı fakslandı. Anlaşma metninin altında Şadi Özbolat’ın adı da yer aldı. Şadi Özbolat’ın Bayrampaşa Cezaevi yönetimine hitaben yazdığı, ”Talimat” gibi dilekçenin faksında ”Eylemlerimizi bitiriyor, tüm yoldaşlarımızı selamlıyoruz” denildi.
Cezaevlerindeki eylemlerin bitirilmesi için Bayrampaşa’da yürütülen görüşmelere Adalet Bakanlığı’nı temsilen katılan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Ferzan Çitici’nin, isyancıların başı Şadi Özbolat’la tanıştığı ortaya çıktı. Başsavcı Çitici, daha önce de Özbolat ile mahkumların sorunları konusunda görüşmelerde bulundu. Bayrampaşa Cezaevi eski Savcısı Necati Özdemir’in de katıldığı görüşmelerde mahkumlar taleplerini Başsavcı’ya iletti.
Herkes ölüm orucunda o değil
Özbolat’ın ikinci sesini duyurduğu olay ise yine ölüm orucuydu. 2000 yılı sonunda F tipi cezaevlerini protesto eden tutuklu ve hükümlüler yine açlık grevi ve ölüm orucuna başladı. Bayrampaşa Cezaevi’nde, Sabancı suikastının emrini veren Ercan Kartal’la aynı koğuşta kalan Özbolat, 1996 yılında olduğu gibi yine açlık grevi emrini verdi.
Sabancı suikastinin emrini veren Ercan Kartal’la aynı örgütten olup, aynı koğuşu paylaşan Özbolat’ın da suikastteki rolüne dikkat çekmek gerekli.
Arabulucuların cezaevine giderek tutuklu ve hükümlülerle yaptığı görüşmelerde ön planda yer aldı. Özbolat, güvenlik güçlerine uzun süre direnen tutuklu ve hükümlülere “Kendini yak” emri vererek 17 kişinin ölümüne neden olunca, herkesin kanını dondurdu. Yani Bayrampaşa’da insanları ölüme götüren örgüt yöneticisidir kendisi.
Ancak yasadışı örgüt üyelerinin direnişi uzun sürmedi. Aralık 2000’de cezaevlerine, ölüm orucu ve açlık grevini durdurmak amacıyla “Hayata Dönüş Operasyonu” düzenlendi. Özbolat’ın da aralarında bulunduğu tutuklu ve hükümlüler, Bayrampaşa Cezaevi’nde güvenlik güçlerine ancak bir gün direnebildiler. Operasyon çerçevesinde yakalanan Özbolat’ın açlık grevinde veya ölüm orucunda olmadığı, operasyon sırasında burnunun bile kanamadığı ortaya çıktı.
Güvenlik güçlerinin cezaevlerine girmesinin ardından Adalet Bakanlığı, buradaki yasadışı örgüt üyesi tutuklu ve hükümlüleri F tipi cezaevlerine nakletti. Bu karar çerçevesinde Özbolat ve örgütün diğer üst düzey sorumlusu Ercan Kartal, Edirne F Tipi Cezaevi’nde tek kişilik koğuşlara yerleştirildi.
Özbolat, Şartlı Salıverme Yasası’ndan yararlanarak 29 Mayıs 2002’de Kandıra F Tipi Cezaevi’nden tahliye oldu.
Özbolat 2006 yılında DHKP-C’ye yönelik operasyonda İstanbul’a gözaltına alınan isimler arasındaydı. 2009 yılından bu yana da Almanya Bochum hapishanesinde yatıyor.
Şimdi sorular şöyle:
Katil Esed’i destekleyen, Gezi Parkı’ndaki “sivil darbe”nin medya ayağında yer alan, marjinal sol örgütlere destek veren Yurt gazetesinin CHP’li milletvekili sahibi Durdu Özbolat, DHKP-C’li Şadi Özbolat’ın amcaoğlu mu?
Sabancı suikastinden, “Hayata Dönüş Operasyonu”na kadar pek çok karanlık olayın “kahramanı” olan Şadi Özbolat’a tüm bu kanlı eylemleri için ciddi bir para verildi mi?
Bu şantaj parası kim tarafından verildi?
O paranın izi sürüldü mü?
Kanlı paranın izi CHP ile DHKP-C arasındaki “akrabalık bağı”na bizi götürür mü?
Asıl Ergenekon burada mı?
CHP bu işlerin neresinde?
medyagundem.com