MEDYAGÜNDEM- Doğan medyasının “Oda TV” gibi yayın yapan, Gezi provokasyonunda dezenformasyon, manipülasyon ve kışkırtmada “tetikçiliği” kimseye bırakmayan Radikal gazetesi bugünkü manşetiyle yine kirli operasyonuna devam etti.
Dertlerinin gazetecilik olmadığı artık iyice netleşen Radikal’in “derin sol” ile bağlantılı muhabiri İsmail Saymaz bir kez daha dezenformasyon ve manipülasyonda üstüne olmadığını gösterdi.
Bugün Radikal’in manşeti, “Hard diski sağlam verdim” şeklindeydi. “O otelin sahibi Radikal’e konuştu” denilen haberde, Eskişehir’de sanki Ali İsmail Korkmaz’ı öldürenlerin yer aldığı görüntülerin 18 dakikalık bölümünün silindiği gibi bir algı yaratılmaya çalışıldı. Otel sahibinin sözleri de bu algıya hizmet edecek şekilde kullanılarak, “Görüntüleri izledim, sağlamdı” denilerek, sözde gazetecilik yapıldı.
Radikal’in derdinin gazetecilik olmadığı o otel sahibinin Cihan Haber Ajansı’na yaptığı açıklamalarla anlaşıldı.
Otel sahibi ısrarla “İsmail Korkmaz’la burada yaşananların alakası yok” dedi.
Eskişehir’de Gezi Parkı eylemleri sırasında eli sopalı kişilerin saldırısı sonrası hayatını kaybettiği ileri sürülen Ali İsmail Korkmaz’ın dövülmesini içeren 18 dakikalık kamera görüntülerinin silinmesi iddiasıyla gündeme gelen Beşik Otel’in Erdoğan Gözseçen, olaylar sırasında, otelin önünde ve sokağın içerisinde gençleri provoke eden kadın ve erkek kişiler bulunduğunu söyledi.
Bu ayrıntı Radikal’de yoktu. Otel sahibi söylemiş olsa bile Radikal’in “derin sol” ile bağlantılı muhabirinin haberde yer vermesi sözkonusu bile olamazdı.
Bakın otel sahibi neler anlatıyor:
“Konuşmalarından yabancı olduklarını anladığım bu bay ve bayanlar sırt çantalarından çıkarmış oldukları sprey, kolonya, süt ve bazı malzemeleri gençlere verip, ayrıca bunlara (gidin şöyle, böyle yapın) diye akıl verip, provoke ediyorlardı. Bu gençlerimize akıl verenlerin kayıtları silinmiyor da 18 dakika mı silindi? Onun hesabına mı düştüler. Bu yabancı kişiler kimlerdir? Ne yapmaya çalışıyorlar? Bunları bizlere açıklasınlar.”
DÜVÜLEN KORKMAZ DEĞİLDİ
Otel sahibi Gözseçen ısrarla Ali İsmail Korkmaz’ın dövülme olayının otelin çevresinde olmadığını ve burada dövülen gencin de bir asker çocuğu olduğunu, babasının da görüntülerden oğlunu teşhis ettiğini kaydetti.
Ama bu detay da Radikal’de yoktu. Çünkü Radikal’in manipülasyon ve psikolojik operasyonuyla o detay çelişirdi. Haliyle de haberde bu detaya yer verilmedi.
Bakın otel sahibinin anlattığı, Radikal’de olmayan birbirinden bomba açıklamalar için Cihan’ın haberini okuyalım:
(…)
O gece olan olaylarda polisin eylemcileri püskürtmesi sonucu vatandaşların bazılarının otelin bulunduğu sokağa kaçtığını dile getiren Gözseçen, bu esnada bazı sivil giyimli kişilerin gençleri kışkırttığına şahit olduğunu anlattı. Gözseçen, o gece gördüklerini şöyle aktardı: “Burada sivil giyimli arkadaşlar vardı. Tanımıyorum kendilerini. Polis olup olmadıklarını da bilmiyorum. Fakat içlerinde bir tane sivil, siyah tişörtlü ve eşofmanlı, altında spor ayakkabısı olan, kolunda birçok künyesi ve zincir bulunan kişi provokatör gençleri tahrik ediyordu. Ellerine soda şişesi vermeye kalkıyordu. ‘Bunları polise atın, ben onların içinden geliyorum. Bana hiçbir şey yapmadılar size de yapamazlar. Buraya gelin, bu tarafa geçin’ diye tahrik ediyordu, küfürler ediyordu.”
“KORKMAZ’IN DÖVÜLME OLAYI BURADA VUKU BULMUŞ DEĞİL, ELEKTRİKLERİ BEN KESTİM”
Eylem bölgesinden gazdan ve püskürtme sonucu kaçanları otelin bulunduğu bölgede polislerin dağıtmak için belden aşağı copla vurduğunu anlatan Gözseçen, “Fakat bu esnada biraz önce bahsettiğim bu vatandaş bu taraftan geldi. Polisler dahi anlayamadı. Yani bunların polis olup olmadıklarını da bilmiyorum. Maske giyen arkadaşların yanına geldi. Gencin kafasına vurdu. Vurduktan sonra diğer çocuklarla birlikte caddenin bu tarafına devam etti. Fakat öldürülen İsmail Korkmaz denilen şahsın burası ile ilgi ve alakası yok. Bu olay burada vuku bulmuş değil. Ve burası karıştıktan sonra müşterilerim de burada oldukları için benim kayıtta olan videolarım, kameralarım ana elektriği kestikten sonra ister istemez kesildi. 15-20 dakika arası ben tamamen elektriği kestim.” diye konuştu.
“BİZİM OTELİN ÖNÜNDE DÖVÜLEN ÇOCUĞU BABASI TEŞHİS ETTİ, GÖRÜNTÜ SİLİNMEDİ”
Kayıtların silinmesi olayının kesinlikle olmadığının altını çizen Gözseçen, “Yani burada ki olayda diğer memurların üzerine suçu atıyorlar. Efendim bizde kayıtları sildi olayı yapıyorlar. Bizim kayıtları silmek gibi bir olayımız yoktur. Kesinlikle İsmail burada dövülmedi. Bura da dövülen çocuğun babasının adı Ercan Bilir ve askerdir. Onun babası bu kameraları istedi. Ancak emniyete ve savcılığa verebileceğimi söylediğim için ona teslim etmedim. Fakat o baba bu kamera kayıtlarında oğlunun dövülmesini gördü. Bu görüntülerde dayak yiyen genç İsmail ile bağlantısı olmayan bir şahıs.” şeklinde konuştu.
“GENÇLERE MALZEME VERİP PROVOKE EDEN SIRT ÇANTALI YABANCILAR VARDI”
Kendisinin savcılığa teslim ettiği bazı görüntüler olduğunu dile getiren Gözseçen, bu görüntülerde yabancı uyruklu olduğunu fark ettiği bazı kişilerin eylemcileri provoke ettiğini ve onlara çeşitli malzemeleri vererek polisin üzerine saldığını kaydetti. Gözseçen, o olayı şöyle anlattı: “Şimdi benim savcılığa teslim ettiğim kayıtlarımızda, sokağın içinde ve benim otelin önünde yabancı uyruklu vatandaşların, sanırım Alman uyruklu olsa gerek, çünkü daha yakındı onların şivelerine, bay ve bayan vatandaşların sırt çantalarından çıkarmış olduğu erzakları ve görüştükleri bazı kişilere, sprey, kolonya, süt ve akıl veriyorlar. Buradaki bizim sokağın içinde bu gençlerimize akıl verenlerin kayıtları silinmiyor da 18 dakikanın hesabına mı düştüler? Ben de benim kayıtlarımdaki yabancı uyruklu vatandaşların kimliklerinin açıklanmasını istiyorum. Kimdir bunlar? Burada benim sokağımda gelip gençlerimizi provoke eden, eylemcilere destek vermeye çalışan ve çantalarından sütleri, spreyleri çıkarıp onlara bunlara destek sağlamaya çalışan kişiler kimdir? Ne yapmaya çalışıyorlar.”
(…)
medyagundem.com
