Yılmaz Özdil’in istifa etmeyeceğini, tazminatını almak için kovulmayı bekleyeceğini söyleyen Cem Küçük, Kemalistlere de uyarıda bulundu.
İşte Küçük’ün yazısının o bölümü:
Geçen hafta Aydın Doğan cephesinde neler olduğunu ve olacağını yazdım ve ne yazdıysam çıktı. Çıkmaya da devam ediyor. Enis Berberoğlu Hürriyet’ten kovuldu ve artık medya kariyeri bitti. Bundan sonra hiçbir yerde dikiş tutturamaz Berberoğlu. Şimdi de Hürriyet’te bir Yılmaz Özdil krizi var. Bu bana göre yapay ve sanal bir kriz. Yılmaz Özdil hayatı boyu ucuz kahramanlık yapan cingöz bir tiptir. Bunu en iyi Fatih Altaylı bilir. Şimdi istifa ettiği haberini caka satmak için kendi yayıyor. Oysa Aydın Doğan’dan tazminat paralarını hüpletmeden Hürriyet’ten ayrılmaz Özdil. Dolayısıyla istifa etmez ancak kovulmayı bekler. Yakından tanıyanlar Özdil’in tek sevdiği şeyin para olduğunu iyi bilirler. Eğer Aydın Bey Yılmaz’a yüklü miktar parayı ödemeyeceğini ifade ederse birkaç gün sonra hiçbir şey olmamış gibi kuzu kuzu köşesinde yazmaya devam ettiğini görürsünüz. Yılmaz Özdil budur.
FAŞİST GÖRÜŞLÜ BİR TİP
Atatürkçü-solcu kesimin taptığı bu adam aslen Soğuk Savaş sağcısı Rauf Tamer’i idol bellemiş faşist görüşlü bir tiptir. Ama şu an Atatürkçülük ve solculuk satması para ettiği için bunları satar CHP tabanına. Yılmaz Özdil, Dinç Bilgin’in şoförünün oğluyken ve kendisi de babası gibi şoförlük yapacakken onu o sefaletten çıkarıp okutan ve gazeteci yapan Dinç Bilgin’dir. Oysa ilk fırsatta en zor gününde Dinç Bilgin’i satan da Özdil’in ta kendisidir. Hayatını borçlu olduğu Dinç Bilgin hapse girince bayram eden bir insandır Yılmaz Özdil. Emin Çölaşan, Uğur Dündar ve Bekir Coşkun da Yılmaz’la aynı tıynettedir. Bu üçünün hayatta en sevdiği şey paradır. Aslında Atatürkçüler bu tip adamları idol olarak benimsedikleri gün kaybettiler ve kaybetmeye de devam edecekler. Milletin çoğunluğu bu dört isimden de nefret eder. Kemalistler bir daha bu topraklarda hiçbir vakit güçlü ve itibarlı olamayacaklar. Bu tipler ve Sözcü’nün sahibi Burak Akbay da zavallı Kemalistlerin sırtından tonla para kazanmaya devam edecek…
Demek ki bu Kemalistler de zeka problemleri daha da afaki, yoksa bu dingili ne diye okusunlar ki? Boynuzlunun tek satır fikir yazısını görmedim, hep arkadan çalışan yandan yırtmaçlılar gibi üfürüyor. Arada sırada akrabalarını görmek için Zürafa sokağa, Bendderesine uğrayan kara kalem eskizleri! Çıksın yalan desin, yok bir tane yoktur. Kabiliyetsizlikten yazı diye miadı dolmuş belden aşağısının kompleksini eskizlerine yansıtıyor, bunu da salak Kemalistler okuyor işte! Anlayacağınız yazan zavallı, okuyan daha da zavallı, yazan dangalak okuyan daha da dangalak! Aynı Führer KEmal! Aklına geleni değil ağzına geleni söyler. Hıg demiş burnundan düşen sümük gibi, hem de amele sümüğü gibi! Amele sümüğü ne mi? Toz toprakta fazla çalıştın mı böyle sarı-yeşil karışımı bir renkli amale sümüğü oluşur. Çalışan onu şöyle önce bir iki parmağıyla yoklar, daha sonra ‘Hıgggg’ diyerek operatör, cerrah maharetinde çıkarıp duvara çalar. O artık orada başına bir şey gelmeden birkaç sene kalır. İşte buna amele sümüğü derler. İşte bu dingilde aynen onun gibi ‘Hıggg’ deyip burnunda düşmedir. Naaaasıl lö Yılmaz? Eyi tarif etmiş miyim? Yılmaz ne renk la?
Babasının alın teriyle çalışıp ekmeğini kazanan bir şoför olması bu herifte öyle büyük bir aşağılık kompleksine neden olmuş ki mütemadiyen yazılarında halkı aşağılardı. . Babası işçi olduğu için utanacağına keşke kendisi de onun yolundan gidip alın teri ve namusuyla para kazanan bir insan olsaydı ancak ne yazık ki o patronunun çıkarı için sağa sola havlayan kuduz köpek olmayı tercih etti.