Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Habertürk TV’de Habertürk Televizyonu Genel Müdürü Veyis Ateş’in sorularını yanıtladı.
Bakan Albayrak’ın konuşmasının satırbaşları:
İnsan tabii hep şu örneği hatırlar baba olmadan babaların kıymeti anlaşılmaz gibi. Yine darbe ile ilişkilendirilen gecede evlatlarımla bu durumu yaşadım. Babaysanız güçlü olacaksınız, babaysanız her zaman dimdik ayakta olacaksınız. İnşallah layıkıyla yaşamış ve yaşatmışızdır. Böyle sıkıntılı süreci Cenabı Allah’ın yardımıyla atlattık.
“HİÇBİR ŞEKİLDE KARAMSARLIĞA DÜŞMEDİK”
Açık bir darbe girişimiydi. Kaç telefon görüşmesi sonrası, resim kafamızda netleşince şüphe duymadık. Bu yapı, darbe girişimi hiçbir şekilde karamsarlığa düşmedik. Her ne kadar operasyon insanlara karşı çevrilen silahlar tanklar bombalar Meclis’imizin başına gelenler ancak hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadık.
“BEKLİYORDUK AMA BUGÜN AMA YARIN”
Bekliyorduk, ama bugün ama yarın. Bu terör örgütünün halka kalkışma yapacaklarını bekliyorduk. Bu yapı ne için hazırlandığının belki zirvesiydi. Sözde bir eğitim, toplumun gelişmesi motivasyonuna dayalı anlatılsa da hep bu sistematik düzen üzerine yürüdü.
“BU ÖĞRETMENLER SİYASİ BİR AMAÇTI”
90’larda sayıların artmasıyla birlikte öğrencilere şunu enjetkte eder, öğretmen yetiştirelim. Öğretmen olalım ki daha kaliteli nesiller yetiştirelim. 28 Şubat darbesi ve eğitim sisteminin düşmesi, meydanın boş kalması oldu. Bu zatın yurtdışına yerleşmesi ve sonucunda piyasadaki boşluğun mantar gibi artar ve bu öğretmenler bir siyasi amaçtı.
Artık yeterli öğretmenle birlikte öğretmen altyapısı tamamlandıktan sonra bu dönem hukuk yazılacak, şu dönem işletme yazılacak. Birçok alanı kontrol edip sahip olduğu kaynağı ele geçirmek için kendi okulları dışında kalanları da ele geçirmek için dershaneler açarak ve özellikle onlara tahsis edilmiş abi ve ablalarla bu şekilde oluşturdular.
“ÖYLE BİR YAPI Kİ TESPİTİ ZOR, HER KILIĞA GİREN BİR YAPI”
Türkiye’de muhafazakar kesime geniş bir yelpaze olarak baktığımızda bunların onlardan ayrıldığına katılıyorum. Genel bir anlayış içinde muhafazakar olan ve olmayan kesimin inançlarına saygı duyan bir profilde yetiştik. Tabii ki kula kulluk edilmeyeceği, Allah’tan başka kimseye secde edilmeyeceğini öğrendik biz.
İmam Hatiplerin 600-700 bin öğrencisi varken 100 binlercesi erimiş gitmiş. Devletin sistemindeki medrese sisteminin tasfiye edilmesi, Cumhuriyet dönemi sonrası neler yaşandığıyla ilgili hep bahsedilir. Bu yapı insan kaynağını çok hızlı geliştirdi.
“DEHŞET BİR CANAVARA DÖNÜŞEN BİR YAPI”
Devlette neden var bu hep var. Tespit çok zor. Her kılıfa kıyafete giren bir yapı. İçki içiyor, şunu yapıyor bunu yapıyor. Subaylarla denize girince standart değil daha açık bir deniz kıyafeti seçin diyen bir yapı. Dehşet bir canavara dönüşen bir yapı her geçen gün.
Böyle bir sistem bu coğrafyada olan bir sistem değil. Böyle bir sistematik işleyiş yok, milli değil. Nerelerde var? Bu çok basit insan araştırırsa bulur diye düşünüyorum. Bir insan başka bir insanla iletişime geçince biz inancımız gereği inanırız. Sizin adınız Veyis inanırız.
“AMAÇLARI DOĞRULTUSUNDA FARKLI DARBELER YAPTILAR”
Sizin içinizde kötülük var bunu işleme potansiyeliniz var. Bu suç unsuru ama karşınızda öyle bir yapı var ki. Ben öyle söylemedim orada değildim, şurada değildim.Bunu her yerde suistimal edip, her yerde kullandılar. Fiili darbeyi hayata geçirene kadar.
“DARBE KURGU DİYENLER AKIL TUTULMASI YAŞIYOR”
Darbe kurgu diyenler akıl tutulması yaşıyor. Asker ve halk tarafında çatışma yaşanıyor. Ölümler oluyor, hangi yerde kimin öleceğiyle ilgili kurgu demek akıl tutulmasıdır.Böyle bir tiyatroyu uygulayıp bu topraklarda nesiller boyu vatan haini olarak adlandırılacak. Tüm torunlarına bir bardak su verilmeyecek. Buna inanmıyorum. Böyle bir soruya cevap verme tenezzülünde bulunmamak lazım.
“ORTADA BİR BATAKLIK VAR”
Kimin destekleyip desteklemediğini halkımız görüyor. Herkesin dünü, bugünü yarını iyi okumamız lazım. Herkes sineklerden bahsediyor. Ortada bir bataklık var. Teröre karşı bir hareket etmeden, barışı söylemde değil eylemde olması gerekir.15 Temmuz’dan sonraki Türkiye öncekine göre çok daha birlik beraberlik için kucaklaşan, çok daha güçlü manevi iklime kavuşan Türkiye.
Başörtülü, başı açık, çarşaflı tüm Türkiye yelpazesi, tüm Türkiye’de meydanlara inip özgürlüğüne, demokrasisine sahip çıktı. Vatan sevgisi ile manevi iklim oluştu. Millet vatanına sahip çıktı.
“HİÇBİR DARBEDE MİLLETE BÖYLE BİR ZULÜM OLMADI”
Burada önemli nokta dünki zirve. Tüm toplumun beklediği özlenen bir fotoğraf bu. Çok yakın bir şekilde takip edilecek. Konu vatansa gerisi teferrüattırın ete kemiğe bürünmüş hali. Geçmişteki darbe girişimlerinde bu kadar net zulüm yapıldığı dönem yoktur.
Meclis’in kafasına bombalar atılıyor. Kim vardı Meclis’te. CHP’li MHP’li AKP’li vekiller de vardı. Birliktelik mesajını eyleme geçirmesi gereken dönemden geçiyoruz.
“BU MESELE ARTIK, TÜRKİYE’NİN İÇİNDE OLDUĞU MESELE”
Bu mesele artık, Türkiye’nin içinde olduğu mesele. Yurtiçi ve yurtdışında çok büyük etkileri olacak. Türkiye’nin bekasıyla ilgili yaşadığı sorunlar, her bir ülke kurum noktasında bakıyorum 79 milyonun takip ettiği bir süreci doğurdu. Siyaset birliktelik mesajını eyleme dönüştürmeli. Bu işin nasıl yürütüleceği ve bunun neticesi uzun yıllar test edilecektir.
Bu artık 79 milyonun meselesidir, bu artık milli meseledir. Bu iş artık Türkiye’nin meselesidir. 50 yıllık Türkiye’nin macerası, 60 yıllık batıyla ilişkisi, Amerika’yla Avrupa’yla ilişkiler, tüm ilişkiler için geçerli.Biz bütün ortamlarda bunu görüyoruz vatandaşlar meydanlarda soruyor. Bu süreci ve bundan sonraki süreci ben şöyle diyorum batıda siyaset pragmatik bir iklim üzerinde yaşanır.
“HANGİ DELİLİ ARARSANIZ ARAYIN HEPSİ ORTADA”
Bir ülke adına konuşmak benim görevim değil, Türkiye adına bugüne kadar benzer uygulamalara bakıyoruz. Bu bir tarafta onun dışında Türkiye’nin bu talebi gerçekleştirmesiyle ilgili hazırlığı yok denince bilgi bankasına bakınca 79 milyonun böyle düşündüğünü düşünüyorum; çıkacağıyla ilgili kimsenin şüphesi yok.
Partilerin ortak tavır alması bu belliydi aslında. Kimsenin şüphesinin olmadığı sadece bu örgütün elinde olan, ruh sağlığını kaybetmiş yapının elinde olan dışında durum yok.Ezici çoğunluğun kesin hüküm verdiği durumla ilgili açıklamalar ortada. Nasıl bir delil mekanizması işleyecek ama biz işin prosedürünü yerine getireceğiz. Bundan sonrası onların bileceği iş.
“SAĞLIKLI DEĞERLENDİRMEK İÇİN BEKLEMEK LAZIM”
Sıcağı sıcağına çok ciddi bir süreç yaşıyoruz. Duyuyoruz bilgi alıyoruz. Bu süreç flu alanların da olduğu biçimde gelişti. Buğulu alanların da açılması gereken netleşmesi gereken bir süreç. Burada en önemlisi tabii ki yargı. Burada fedakar bir çalışma var.
“O KADAR İLGİNÇ BİR YAPI Kİ…”
Kaç saat uyumamış çocuğunu göremeyen insanlar var. En adaletli kararı, bu olayın aydınlanması en büyük temennimiz. Her bir birey farklı tespitlerde buluna biliyor. Yargı üzerinden biz de takip ediyoruz. Duygusal metaforlar tabii ki hepimizin içinden kopuyor. Olayın aydınlanması en büyük temennimiz.Burada kriterler biliyorsunuz hep bir bilimsel objektf olsun diye hep sınav sistemi üzerinden ilerlemişti. Ortaya hep aynı profil ortaya çıkıyordu. Sadece bu bile değil evlilikleri bile buna göre dizayn etmişler. O kadar ilginç bir yapı ki.
“YAŞ’TA ÖNEMLİ KARARLAR ALINACAK”
Tıpkı bu YAŞ öncesi alınacak kararlar gibi çalışılacak. Bir noktaya gelmişti. YAŞ’ta alınacak çok önemli adımlar atılacak ve tasfiye süreci… Şu hassas dengeyi gözetmek lazım bize gelen kritik suç unsuru teşkil edebilecek durumlara dikkat etmek lazım mağduriyetler yaşanmasın.
“BEN BUGÜN GÖRDÜM,AYDINLANDIM GİBİ DURUMLAR VAR”
Bizlerin bu listelere de güvenmesi gerekiyor. Yüzde 100 olur mu olur ancak altında kalma durumu da söz konusu. Ben bugün gördüm aydınlandım gibi durumlar da var. Bunun adaleti bambaşka bir şey.Yeni istihdam konusu ise; bu topraklardan bu ülkeden en büyük kutsallık vatan olduğu bir hareket izlemek lazım. Bunun üzerinden bir strateji izlemek lazım. Yeni bir istihdam politikası izlenecek.
“YENİ BİR TÜRKİYE KURULUYOR”
Ben AK Parti kurulup Türkiye’ye geldiğinden beri yeni bir Türkiye kuruluyor diyorum zaten. Darbe sonrası tüm Türkiye ve paydaşları yeni Türkiye’nin birlikte yazılacağı bir süreç. Bu noktadan sonra özellikle siyasi kişilere ve kurumlara çok iş düşüyor. Bu manada iklimde birlikte ayağa kalkması gerekiyor. Bu yapının sızmadığı kurum yoktur. Bu iradeyle birlikte adaletli bir bakış açısıyla bakmak gerekir, cadı avı çerçevesinde bakmak değil. Her kurum değerlendiriyor, değerlendirecektir.
“ŞUNA DİKKAT ETMEK LAZIM”
Şahsi şüphem şuna dikkat etmek lazım. Silivri Cezaevi’nin açılması süreci, Ergenekon süreci, bireylerin hangi hassasiyette alındığı… Bu yapıdan her şey beklenir. Zaten işin komik tarafı da şu şahıslar üzerinden söylemiyorum; şu dramatik gerçek de aklına şunu getiriyor; dini kisveyle hayata gelmiş, aksiyona gelmiş haraket dinimizdeki en büyük günahlardan biri intiharı nasıl meşrulaştırıyor?
Silivri Cezaevinin açılış süreci o dönem oraya alınan gardiyanlar ile ilgili şüphe benim şahsi şüphem. Ergenekon davaları sürecinde açılmıştı biliyorsunuz Silivri Cezaevi.
“BÖYLE BİR FIRTINADA HAYATTA KALABİLMENİN EN ÖNEMLİ ÖZELLİĞİ”
İnsan düşünüyor, hayret ediyor. Bize çok derin hikayeler anlatıyor. Ben bu çerçevede yeni bir girişim beklemiyorum ama ben şunu söylüyorum milletimize küresel anlamda bir kırılma var, şiddetini artırarak devam edecek. Burada en önemli konu, böyle bir fırtınada hayatta kalabilmenin en önemli özelliği birlik beraberliği ortaya koyabilmektir.
“HER KRİZ BİZE ŞUNU ÖĞRETTİ”
Geçmiş 10 yıl ve her bir kriz ve bu krizlerden çıkan netice bana şunu öğretti; daha da güçlenerek, bilincimizi artırarak çıkıyoruz. Ekonomik olarak, siyasi olarak Türkiye’nin önünün açıldığı bir süreç.
