MEDYAGÜNDEM- Dün dedik ki “Görelim boyunuzun ölçüsünü”. 6 binlik Birgün’ün yeni transferleriyle tiraj artırıp artıramayacağına dikkat çektik.
Belli ki haberimiz Yeni Akit yazarına da “ilham vermiş”, Ali İhsan Karahasanoğlu da bugün “Şişirilen aydınların(!) alalım boy ölçülerini!” diye yazdı.
Karahasanoğlu’nun yazısı şöyle:
————————————————————————————————————————————————–
“Şişirilen aydınların(!) alalım boy ölçülerini!”
Karanlık Oda’dan bir haber: “Birgün Gazetesi; Ece Temelkuran, Yıldırım Türker, Banu Güven, Nuray Mert, Ertuğrul Mavioğlu, Ahmet Şık’la anlaştı.”
Ne güzel bir haber bu..
İki açıdan..
Hem bu meslektaşlarımız işsiz kalmayacaklar!..
Hem de halk, bunların boy ölçülerini almış olacak.
Neydi o, “Şu televizyonda Ece Temelkuran… Bu televizyonda Nuray Mert..” Bıkkınlık gelmişti artık..
Hep aynı mavallar. Hep aynı hikâyeler.. Hep aynı propagandalar..
Şu gazeteden Yıldırım Türker ayrıldığında, neydi o, salya-sümük ağlaşanlar..
Abartısız üç-beş gazetede birden.. “Ahmet Şık aşağı.. Ahmet Şık yukarı..” haberleri..
Haydi bakalım, görelim hepinizin boyunun ölçüsünü..
Bakalım Birgün gazetesi, sizlerin katkısı ile, kaç satacak?
Bakalım okur, Birgün’e ne oranda rağbet edecek?
Böylece anlayacağız; hemen hepsi PKK’ya sempati ile bakanlardan oluşan bu isimler mi, ayrıldıkları gazeteleri sırtlayıp gidiyorlarmış.
Yoksa yazdıkları gazeteler mi, bu örgüt sempatizanlarını sırtlarında taşıyormuş?
Aslında şu an bulundukları yerden rahatsız olanlar da bunlara katılsalar..
Ne iyi olur?
Cengiz Çandar.. Ali Bayramoğlu. Ezgi Başaran.. Yılmaz Özdil.. Vesaire..
Evet, bunlar da o gazetede buluşsalar..
Görsek; engin fikirleri için, kaç okuyucu bunların bulundukları gazeteyi para verip alıyor?
Ne demek istiyorum?
Bunların hiçbirisinin, aslında okuyucu nezdinde bir değeri yok.
Büyük patron, şu ihale, bu ihale derken..
Kendisine ihaleleri dağıtan derin devlete borcunu ödemek üzere soruyor: “Kimlere yazı yazdırayım?”
Onlar da bakıyorlar..
“Bizim amacımız ne? Hükümeti devirmek. Şu an bazı ihaleleri dağıtıyoruz ama. Eskisi gibi rahat değil. Bu hükümet devrilirse, her şey eskisi gibi olacak. Hedefimiz ne? Hükümeti devirmek. Doğru yazıp yazmadıkları hiç önemli değil. Hükümete zarar verecek en ağır yazıyı kim yazıyorsa, onlara köşe verdirelim.. Gerisi kolay” diyorlar..
Listeyi oluşturuyorlar..
Büyük patronun eline veriyorlar.
Adam ne yapsın?
Ya ihaleler gidecek.
Ya da PKK sempatizanlığından başka bir özellikleri olmayan bu isimlere köşe açacak..
Açıyor köşeleri..
Bu isimler de, kerameti kendilerinden sanıyorlar..
Taa ki; alınan ihaleler, bu yazarlara açılan köşelerin maliyetini karşılayamayıncaya kadar..
İhaleler azalınca..
Ece hanıma.. Yıldırım beye.. Nuray hanıma kapı gösteriliyor..
Bunlarda bir hava. Bir hava. Aynı takımın uzantılarında bir rüzgâr, bir rüzgâr..
“Etkili yazarlar ayrıldı. Artık bu gazete iflah olmaz. Artık şu gazete kapanır..”
Süreç içinde bakıyorsunuz.
Birilerinin, b.. mavi boncuk bulduğu bu isimlerin gitmesine rağmen, ne o gazeteler tiraj kaybına uğruyor. Ne de kapanıyor.
Belki denilebilir ki, “Bunun için biraz daha zaman ister..”
O zamanı bekleyeduralım, şimdi o büyük yazarlar, topluca Birgün’e geçiyorlar..
Haydi görelim bakalım..
Ne olacak, izleyelim..
Sakın bu meydan okumam sonrasında, çıktıkları yoldan vazgeçmesinler..
Bize “yanlış tespit”imizin(!) utancını yaşatsınlar..
Haydi aydınlarımız, sizi görelim..
Ne kadar aydınlatacaksınız Birgün’ü, ışığınıza şahit olalım.
——————————————————————————————————————————-
medyagundem.com