MEDYAGUNDEM.COM- Hürriyet’te bugün Yılmaz Özdil’i okuduğunuzda “Erdoğan düşmanı”, ulusalcı muhaliflerin zavallığını bir kez daha görüyorsunuz. Çünkü Özdil gibi bir tipin nasıl bir “sahtekar” olduğunu bugünkü yazısı net biçimde ortaya koyuyor.
Güya bugünkü yazısında CHP ve MHP’nin çatı adayı, Pensilvanya projesi olan Ekmeleddin İhsanoğlu’nu eleştirip, “Kendi seçmenini ‘kırk katır, kırk satır’ açmazına sürükleyen Yeni CHP, şu sorunun cevabını acilen vermek zorundadır… Esamesi okunmazken, Ekmeleddin İhsanoğlu ismini kulağınıza kim üfledi?” diye sormuş.
Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Tarabya Oteli’nde oğlu için düzenlediği düğünden söz eden Özdil, “Çatı adayının davetlileri arasında, CHP’yi temsil eden, ilaç için bir kişi bile yoktu. MHP’yi temsil eden bir kişi bile yoktu. Hem nikâh şahidi, hem onur konuğu olarak, sadece AKP vardı” diyerek İhsanoğlu’nun nerdeyse bir “Ak Parti projesi” olduğunu ima etmiş.
Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Ak Parti ile ilişkilerinden söz eden Yılmaz Özdil asıl konuya hiç girmemiş. İhsanoğlu’nun patronu Aydın Doğan’ın yakın dostu olduğu, Doğan’ın 3 yıl evvel İhsanoğlu’na “Gül’den sonra Köşk’e siz çıkın” diye öneride bulunduğu, Hürriyet’in yıllardır manşetlerinden İhsanoğlu’nu gazladığı detaylarına hiç girmemiş.
Ya Özdil salak numarası yapıyor, ya da operasyon…
İhsanoğlu’nun bir Aydın Doğan, baronlar, Pensilvanya projesi olduğunu herkes görüyor, ama Özdil bundan hiç söz etmiyor.
Yani Özdil Ekmeleddin İhsanoğlu ismini CHP ile MHP’nin kulağına kimin üflediği sorusuna acil cevap arıyor ya, cevap hemen yanıbaşında. Patronu Aydın Doğan’a gidip bir zahmet sorsa “Patron sen mi üfledin bunların kulağına” diye, bakalım ne cevap alacak?
Boynuz büyüdükçe kapılar daralıyor sanıyorlar, demiştik, nihayetinde öyle olduğu ortaya çıkmaya başladı. Artık kapılardan yan dönerek de giremiyorlar. Kravat bağlayıp gezseler de boynuzu saklayamıyorlar. Bir ara anasının memleketi Girit’e araba bulmayıp gidememeden yakınan boynuzluya el arabası tahsis etmemize rağmen bildiğini okumaya devam etmişti, son gelinen noktada yumurta kapının ağzına geldi diye gıdaklamaya başlaması Kahpe Bizans oyunundan başka bir şey değildir.
Sahibinin sesi boynuzlular, sahibini kurtarırım ayağıyla esip gürlemelerine sakın inanmayın, bunlar boynuzlugillerden olmasına rağmen it osurdukça yalan söylengillerden de olduğu da tarihi bir hakikattir.
“Esamesi okunmazken, Ekmeleddin İhsanoğlu ismini kulağınıza kim üfledi?” Üflemecibaşı Aydın Aydın! Anaaadın mı? Sürekli üfleyen-üfleten sahibin Aydın var ya, hah işte o! Diğer tabiriyle Zurnacıbaşı Aydın! Hayatı üfleme ve üfletme üzere geçen Zurnanın zırt deliğini serçe parmağıyla kontrol eden Aydın’ı tanıyor musun? He! İşte o!Aynı zamanda sana takla atman için arka cebine üç-beş sıkıştıran herif! Anaaadın mı?
Madem Ekmelettin-Tekmelettin’den haz almıyorsun, sende Hulki Cevizoğlu gibi bir erdemlilik gösterip gazetenden istifa ette görelim. Yapamazsın! Gavır, dinin imanın par değil mi?
Boynuzlu emice, delikanlı olup patoronun Ekmelettin-Tekmelettin’i bir kitap basım-yayım parasına nasıl satın aldığını, tav ettiğini de çıkıp söylesene! I ııh! Söyleyemez! Karteldeki kaçağı nasıl söylesin. Kitap basım-yayımdan kaç para aldığını, bu paran gelecek günleri rüşveti olduğunu söyleyemezsin değil mi? Patronun kitap basım-yayınından verdiği cukka paralarla Cumhurbaşkanı adayının ne kadar ahlaki bir davranış içerisinde bulunduğunu anlata dinleyelim hele gurban!
28 Şubat Post Modern Darbesinden ve PDY ile ilişkilerinden dolayı içeri alınması muhtemel patoronunu Cumhurbaşkanı Affı ile içerden çıkartmak sözü verildiğinden-alındığında da bahsetseydin ya! Yemedi galtak, ara gazı, debriyaj, vites küçülttü!
Yav kendini kandırdığın gibi sıradan vatandaş olarak bizleri de mi kandıracaksın hıı? Boynuzlar büyüdükçe kapılar darlmıyor işte!