Gülenistlerin yayın organı Zaman’ın genel yayın müdürü Ekrem Dumanlı, bugün de aynaya bakarak gördüklerini yazmış!
Milletin yatak odasını dikizleyen yapının yayın organı olduğuna dair ciddi suçlamaların olduğu Zaman gazetesi genel yayın müdürü Ekrem Dumanlı, her hafta paralel örgütün reflekslerini yansıtan yazılar kaleme alıyor.
Dumanlı bugünkü yazısında iktidarı kaset siyaseti uygulamakla suçluyor. Dumanlı’nın yazısının tamamı okunduğunda, paralel örgütün yaptıklarının tamamını görmek mümkün. Devlet içindeki ve İsrail bağlantılı olduğuna dair ciddi bulguların ortaya çıktığı yapının ne yaptıysa aynısının kendilerine yapılacağını iddia ediyor Dumanlı.
Ve bunu da kendilerine karşı olanların sabıka kaydına bakın diyor. Bu da kendilerinin herkesin sabıka kaydını tuttuğuna dair ciddi bir itiraf sayılır.
Çünkü Dumanlı, paralel bir savcı ayarlayıp kendisini eleştirenleri “örgüt kapsamında dinlettiği” ortaya çıkmıştı.
Şimdi benzerinin kendilerine yapılmasından şikayetçi. Peki Dumanlı bunu nerden biliyor? Yavuz hırsız misali sinsice davranışın mimarları olduğu için olsa gerek, her şeyi biliyor olmalı!
Siz, başbakanı terör örgütü lideri olarak telefonlarını dinleyin.
Mit müsteşarını örgüt üyesi kapsamına alın.
Cumhurbaşkanı’nı, Meclis Başkanı’nı, gazetecileri, işadamlarını, valileri, belediye başkanlarını örgüt üyesi kapsamında dinleyin, mahremlerini dikizleyin.
Kimin alüfteye gittiği bilgisini anında Pensilvanya’ya uçurun.
İHH tırını durdurup daha kapağı açılmadan İngilizce gazetenizin sitesinde ve Twitter hesabından “Tırda Suriyeli muhaliflere gönderilen silahlar var” diye yayın.
Listeyi uzatmaya gerek yok.
Yahudi kadın fıkrası tam da bu noktada anlamlı.
Rus-Türk savaşı sırasında Moskova’da bir Yahudi kadın oğlunu kapıda uğurlarken, tembihliyor:
“Oğlum sabah kahvaltını yaptıktan sonra bir Türk öldür sonra biraz dinlen. Sonra bir Türk öldür ve öğle yemeğini ye. Terli terli dışarı çıkma hasta olursun. Sonra akşamüzeri bir Türk daha öldür…”
Tam bu esnada söylenenleri duyan komşu kadın, Yahudi kadına dönüp “ ya Türkler senin oğlunu öldürürse…” diyor.
Yahudi kadının cevabı enteresandır: “Benim oğlum Türklere ne yaptı ki?!”
Paralel örgüt yazarlarının yazdıkları ve televizyon bültenleri aynen fıkradaki gibi: “Biz ne yaptık ki?”
Ekrem Dumanlı da yazısını aynaya bakarak yazmış olmalı. Yazısındaki suçlamaların tamamı paralellerin yaptıkları işler olması çok enteresan! (HABER 10)
Tilki ve paralel yapılanma bugüne kadar yedikleri haltların özetini çıkarıp aynı taktiklere kendilerinin maruz kaldığı gibi saçma sapan iddia ile ortalığa dökünmüş!
Bak Tilki, her zaman sen tilkiysen başkaları da kuyruğun olduğunu unutma diye çok söylenmesine rağmen bu paralel yapılanmanın yaptığı şerefsizlikler hiçbir zaman sizlere yapılmadı, iki lafının ikisi de yalan olan birisi olarak, yalan söyleme!
Kimse sizin yatak odalarınıza girip pozisyon anlatma spikerliği yapmadı.
Ha bugünden sonra böyle olaylar ortaya çıkarsa onu da sırf ortalık kızışsın, mağduriyet edebiyatı yapılsın diye sizinkilerin yapacağından hiç şüphem yoktur.
Bu ülkenin Başbakanından tut da Müsteşarına kadar yapılan kahpelik hiçbir dönemde yapılmadı, yeryüzü, kainat kurulduğundan başka yazılı kaynaklarda böyle bir kahpelik ne yazıldı, ne duyuldu!
Kendinizi tarihe bok harflerle yazdırdığınızda bir gerçek, bunlar unutulur, yutulur cinsten şeyler değil.
Bu dünya da kandırın kandırabileceğiniz kadar insanı, ahrette bunların hesabını nasıl ödeyeceksiniz?
Bu yaptıklarınız çoluğunuzdan çocuğunuzdan çıkmayacağını mı sanıyorsunuz?
Ellerinizle çocuklarınızı, ailenizi ateşe attığınızı görmeyecek kadar verin Haşhaşın gözüne verin.
Uyanın uyanın, nereye gittiğiniz göremeyecek kadar haşhaş komasındasınız.
Yarın belki yarından da yakın bir zamanda ‘Eyvah’ diyeceğinizi sizlerde biliyorsunuz.
Aslında Tilki’nin bu ifadeleri; ‘Kendimiz Ettik Kendimiz Bulduk’ ve ‘Kendi Ettiğimizi Çekiyoruz’ itirafı olarak kayıtlara geçmiştir.