Haddini iyice aşan tuzluk Hakan Şükür’ün Başbakan Erdoğan’a yönelik olarak yaptığı yoruma AK Partili isimlerden cevap geldi.
Paralel yapının vekili Hakan Şükür’ün, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin, “Hayır işleri için hırsızlığı, rüşveti, komisyonu meşru gören dindar bir Cumhurbaşkanı adayı olmak..” ifadelerine AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ, AK Parti İstanbul Milletvekili Bülent Turan ve AK Parti Ankara Milletvekili Zelkif Kazdal’dan tepki geldi.
“AHLAKİ DÜZEYİ NEREDEN EDİNDİN HAKAN?”
AK Partili Kazdal, “Ağababalarının vasıflarını Başbakan’a izafe etmek ucuzluğu. Bu ahlaki düzeyi nereden edindin Hakan. Aynaya bak sen…” sözlerini kullandı.
BÜLENT TURAN’DAN ŞÜKÜR’E: TWEET VEKİLİ
Bülent Turan ise Hakan Şükür’ü bu sözlerle vurdu: “2 aydır 1 kez Meclis’e geldin mi? Bak sadece 1 kez diyorum sayın tweet vekili?!!!”
“HAKAN ŞÜKÜR HANGi CÜRETLE…”
Şükür’e yönelik olarak din adına her türlü takiyye ve riyayı meşru görenler, hangi cüretle dini değerler üzerine konuşabilmeyi kendilerinde hak olarak görüyorlar, ifadelerini kullanan AK Partili Dağ, Anadolu insanın dişinden tırnağından arttırıp verdiği Kurban paralarıyla papaz okullarına bağış yapanlar fetva verecek en son kişilerdir, dedi.
HALA ANLAMADINIZ MI?
Hakan Şükür’ü istifaya davet eden tepkisini şu sözlerle sürdürdü:
“Her türlü iftirayı attınız millet size cevabı sandıkta verdi. Bu yediğiniz şefkat tokadı değil milletin tokadı, siz hala anlamadınız mı? Milletin Başbakanımıza verdiği oyla vekil seçildiniz, zerre kadar helal haram biliyorsanız, aldığınız maaşın helal olmadığını bilir, istifa edersiniz”
Hakan Şükür, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin olarak Twitter’da yayınladığı mesajda “Dini değerleri sömüren, sonra da camilerde hırsızlık ve rüşvetten bahsedilmesine müsaade etmeyen dindar Cumhurbaşkanı adayı olmak. Konumu gereği herkesi sevgiyle kucaklaması gerekirken, Ramazan, oruç demeden hala nefret vaizliği yapan bir Cumhurbaşkanı adayı olmak. Hayır işleri için hırsızlığı, rüşveti, komisyonu meşru gören dindar bir Cumhurbaşkanı adayı olmak.” İfadelerini kullanmıştı.
Hele bir Ramazan geçsin diyoruz, Ya Sabır Ya Sabır Ya Sabır! Sen Sabır sahibisin Ya Rabbim!
Bana bak lan Hakan Şükür müsün ne sin olum hırsız görmek istiyorsan aynaya bak, hah orada göreceğin bu ülkenin gelmiş geçmiş en büyük hırsızıdır. Aaanadın mı? Yan gelip yatarak cebine indirdiğin vakilik, TRT’den aldığın paralar sana göre helal para değil mi? Tabi helali haram, haramı helal eden Hodja’ndan aldığı tedrisata göre! TRT futbol yorumculuğu yapacağım diye diğer yorumcunun oradan ayağını kaydırman sana göre mubah değil mi? Sırık delikanlıca çıkıp konuşsana!
Hakan Şükür, Tilki Ekrem’i tanırsın değil mi? O şöyle bir; ‘-şayet namus ve haysiyet hâlâ bir anlam ifade ediyorsa-’ ifade kullandı, tabi o ifadenin dönüp kendisini vuracağı aklının ucuna gelmedi, bizde bunu artık sık sık kullanacağız dedik.
“Dini değerleri sömüren, sonra da camilerde hırsızlık ve rüşvetten bahsedilmesine müsaade etmeyen dindar Cumhurbaşkanı adayı olmak. Konumu gereği herkesi sevgiyle kucaklaması gerekirken, Ramazan, oruç demeden hala nefret vaizliği yapan bir Cumhurbaşkanı adayı olmak. Hayır işleri için hırsızlığı, rüşveti, komisyonu meşru gören dindar bir Cumhurbaşkanı adayı olmak.” Bu ifadeler sana ait değil mi?
Sana ait! Şimdi Tilki Ekrem’in ifadesiyle sana söylüyorum; ‘-şayet namus ve haysiyet hâlâ bir anlam ifade ediyorsa-’ yukarda yazdıklarını ispat edersin. Edemezsen en azından namus ve haysiyetin senin için ne anlam ifade ettiğini ifade edersin. Yok öyle çıkıp twit dite iftira atacaksın, millete sesini çıkartmayacak heee! Geç oni!
Sırık senden bir bok olmaz, olsa olsa deve kıçı yağlamaya yarayan sırık olur. Hazmedemediğin herkesi mahkemeye veriyormuşsun beni de versene la sırık! Ramazandan sonra görüşürüz.
Biraz önce Gizli Arşiv’deki haberi merak edip ilk defa sırığın hesabına baktım. Önüne geleni mahkemeye veriyor ne iş la! Eline ne geçiyor? Bir şey geçiyor olmalı herhalde! Hodja’sının yolunda mahkeme ile sindireceğini zannediyor. İşin garibi şerefsizce, kahpece twitinde de görüleceği gibi AKP, Sayın Başbakanımıza iftira, hakaret, suçlama…ne ararsan yapabilmesidir. Önce kendi yediğin halta bak yediğin, öyle isim vermeden uyanıklık yaparak suç işlemeni, insanları suçlamanı sana kim öğretti la? Kendi yapınca eyi, pek güzel, başkası kendine yapınca önce Allah’a, sonra mahkemeye havale ediyor, nassssıl, eyi ayak değil mi? Müslüman kardeşim Hodja’sından öğrendiği bütün hileleri aynen uyguluyor. Ramazandan sonra görşürük la Hakan!