Beyaz Saray ve Cumhurbaşkanlığı’nın “Obama-Erdoğan” görüşmesine ilişkin yaptıkları farklı açıklamalar için Yenişafak yazarı Abdülkadir Selvi’den önemli bir perde arkası bilgi geldi. Selvi, Beyaz Saray yetkililerinin “Obama’nın YPG açıklamasını sansürlediğini” iddia etti.
Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Barrack Obama Suriye’deki son gelişmelerle ilgili bir telefon görüşmesi gerçekleştirmiş, görüşme sonrası Beyaz Saray’dan ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndan yapılan “Görüşme konusuna” ilişkin açıklamadaki ‘farklılıklar’ dikkat çekmişti. Cumhurbaşkanlığı kaynakları, Obama’nın “Suriye rejiminin ve YPG’nin kuzeybatı Suriye’deki ilerlemesinden endişe ifade ettiğini” belirtirken; Beyaz Saray, Obama’nın sadece “Suriye rejiminin ilerlemesinden endişe duyduğunu” bildirmişti. Yani Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada “YPG vurgusu” vardı. Yine Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada yer bulan “Obama’nın Türkiye’den de ‘aynı bölgeye yönelik top atışlarını kesmesini istediği’ ifadesi Cumhurbaşkanlığı’ndaki açıklamada yer almamıştı.
OBAMA’NIN SÖZLERİNE BEYAZ SARAY’DAN SANSÜR!
İşte bu çelişkiye bugün çarpıcı bir yorum geldi. Yeni Şafak gazetesiyazarı Abdülkadir Selvi bugünkü köşesinde “yaşanan o çelişkiyi” değerlendirdi. Selvi, Obama’nın açıklamalarının “Beyaz Saray tarafından makaslandığını” iddia etti.
İşte Selvi’nin yazısındaki ilgili bölüm;
“…Türkiye, karşılıklı teyitleşmelerden sonra gece 22′de ortak açıklamayı yaparken, ABD’nin 4 saat sonra saat 02′de Türkiye’ye haber vermeden, bazı bölümlerini çıkararak bir açıklama yapması devlet ciddiyetine sığıyor mu? Bu son derece yanlış ve devletler arası ilişkiler açısından şık bir tavır değil. ABD, YPG’nin metinde yer almasını istemiyorsa, döner iki liderin konuşma tutanaklarını inceler, gerekirse süre talep eder, talepler karşılıklı olarak ifade edildikten sonra bir açıklama yapılıyor.
O gece ilginç bir şey yaşanıyor. ABD her cümlesini, harfini, hatta noktalama işaretlerini bile gördüğü, karşılıklı olarak oluşturulan ortak metnin yayınlanması için önce onay veriyor sonra Türkiye’den habersiz bazı bölümleri çıkararak, ayrı bir açıklama yapıyor. Sonra da bazı gazetecilere iki açıklama arasında farklar olduğuna dair uyarı mesajı gönderiliyor. Dünyanın süper gücünden devlet ciddiyetine yakışmayan bir durum.”