Yeni Şafak yazarı Salih Tuna üç gün önce “Şapşal” deyip, Star gazetesi yazarı Mustafa Akyol’un ipliğini pazara çıkarmıştı. Taha Akyol’un oğlu olan Mustafa Akyol, siyonist Al Monitor sitesine yazdığı yazıda Başbakan Erdoğan’ı “otoriter” ve “İslamcı” diye eleştirmişti.
Tuna da Akyol’un çelişkileri ve tutarsızlıkları üzerinden sağlam bir eleştiri yazısına imza atmıştı.
Tuna bugün de Akyol’un dün kendisine verdiği cevaba karşılık verdi bugün. Tuna bu kez de Akyol’u resmen şebeleğe çevirdi.
İşte yazısı:
DAHA ZEKİCE CEVAP BEKLERDİM
Star gazetesi yazarı bana cevap vermeyi denemiş. Ama olmamış. Oysa ben ondan daha zekice bir cevap beklerdim.
Tahkir edildiği iddiasıyla verdiği cevapla kendi kendini iptizale uğratmaktan maalesef öteye geçememiş.
Baştan sona Erdoğan’ın otoriterleştiği üzerine kurguladığı (‘Erdoğan’ın artan otoriterliği Batı’yı afallatırken’ gibi ifadelerle de süslediği) Al-Monitor’daki yazısını, ‘Asıl mesele, Erdoğan’ın otoriterliği değildi, bir başka deyişle, ‘İslamcılığı’ hiç değildi…’ şeklinde tevil etmeye çalışmış.
Üzüldüm, gerçekten çok üzüldüm! Zor duruma düşmesini inanın istemezdim. Bu çapta bir teville inkâr arasında pek fark yok çünkü. (Yazık ki, yazı arşivde duruyor, onu ne yapacak?!)
Toplumsal olaylar karşısında hiç savrulmadığını, hep sabit durduğunu iddia ediyor ama daha üç beş gün önce dercettiği mezkur yazı üzerinde bile gördüğünüz gibi sabit duramamış, savrulmuş.
STAR YAZARININ YENİ GARABETİ
Söz konusu yazımın ağırlıklı kısmı şu soru etrafında şekillenmişti: Erdoğan neden henüz yayımlanmamış Ahmet Şık kitabının kovuşturmaya tabi tutulduğu dönemde değil de, demokratik paketlerin açıklandığı, yargı reformlarının yapıldığı, barış sürecinin başlatıldığı, Özel Yetkili Mahkemelerin kapatıldığı dönemde ‘otoriter’ ilan edildi?
Star yazarının buna bir cevabı olsaydı, sanırım yeni bir garabete daha imza atmaz; ‘Erdoğan’ın İslamcılığını’ otoriterlikle eşitlemezdi.
Madem eşitliyor soralım: Erdoğan’a ‘otoriter’ demeyi nerdeyse amentü haline getiren kimi liberal yazarlarla birlikte, Erdoğan’ı yere göğe sığdırmadığınız dönemde Erdoğan İslamcı değil miydi? Sonradan mı İslamcı oldu?
Star yazarından AK Parti’yi savunmasını da propagandisti olmasını isteyen yok. Benim bir hobi olarak bile ilgimi çekmez bu. İsterse CHP’yi, isterse MHP’yi savunsun her gün bana ne!
Bir de, fakiri ‘çirkin söz sahibi’ olmakla suçluyor. Hangi sözüm çirkindi, söyler mi?
BU KADAR SAVRULACAĞINA…
Bu kadar savrulacağına, keşke vaktiyle müridi olduğu Adnan Hoca’yla eski günlerdeki gibi ‘evrim teorisine’ karşı bilimsel argümanlar geliştirmeye devam etseydi, demem mi, yoksa, hangi ünlü köşe yazarının mahdumu olduğunu ihsas etmem mi?
HAAA “ŞAPŞAL” İFADESİ Mİ?
Haa, o ifade mi?
Pardon ama, Star gazetesinin yazarı olduğu halde, Yeni Şafak’ı, ‘Erdoğan yandaşı gazete’ şeklinde nitelendirmenin lügatte başka bir karşılığını bulduğumda o sözü geri alacağım, söz.