Silahlı Kuvvetler’e sızan paralel yapıyı bulup işlem yapan ilk ve tek savcı Albay Zeki Üçok, “Hedefleri, hükümet, ordu ve istihbarat” dedi Kumpasla 33 yıla mahkûm edilen eski Askeri Başsavcı: “Ellerinde her türlü gizli bilgi var. Terör örgütleri gibi kod adı kullanıyorlar.”
Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ’un SABAH’a verdiği söyleşide “Kayseri kumpasıyla” ilgili işaret ettiği Albay Zeki Üçok, paralel yapı için “Bu çok karanlık bir örgüt” dedi. Paralel örgütün TSK’daki yapılanmasına ilişkin işlem yapan ilk ve tek savcı olan eski Hava Kuvvetleri Askeri Başsavcısı Üçok, “Ortada seçilmiş hükümeti, milli orduyu, istihbaratı direk hedef alacak, karanlık bir örgüt var. Bu örgütle ancak bu hükümet mücadele edebilir. Yoksa devletin tüm kurumlarına daha köklü yerleşirler” diye konuştu. Gülen cemaatinin TSK’ya sızıp sahte belgeler ürettiğini ve fişleme yaparak casusluk faaliyetlerinde bulunduğunu tespit eden Albay Üçok, daha sonra paralel yapının hedefi haline geldi. Hakkında 10 ayrı dava açıldı, yüzlerce yıl hapis istemiyle yargılandı. 10 davada 724 yıl hapsi istendi. Sonuçlanan 3 davada 33 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Paralel yapıyı deşifre edecek bilgilere ulaştığı için demir parmaklıklar arkasında tutulan o Albay, cezaevinden SABAH’ın sorularını yanıtladı. İşte Albay Üçok’un cemaatle ilgili verdiği önemli açıklamalardan satırbaşları:
HÜCRE YAPILANMASI VAR:
Bugün gündemde olan paralel yapıya ilişkin ordu içinde ilk soruşturmayı yürüten benim. TSK’da paralel yapı hakkında işlem yapmış tek kişiyim. Kayseri’deki 2’nci Hava İkmal Bakım Merkez Komutanlığı’nda Işık Evleri soruşturmasını yürüttüm. Bu kadar şiddetli cezalandırılmamın nedeni bu. Beni adeta tokatlayıp susturdular. Bir daha sesim çıkmadı. İlk Kayseri’de yakalandılar. Başka örneği de yok. Emniyet ve yargıda nasıl yapılandıklarını bilmiyorum. TSK içinde hücre yapılanması şeklinde, üçerli gruplar halinde hareket ediyorlar. Kimse kimseyi tanımıyor. Bu nedenle çözmek kolay değil.
HER GİZLİ BİLGİ ELLERİNDE:
Mesela hepimizin AHKİL (Asli İhtisas) numarası vardır. Kimse bilmez bunu. Ben bile kendi AHKİL numaramı bilmem. Ama cemaatin astsubaylarının elinde, komutanların AHKİL numaralarına kadar her türlü gizli bilgiler çıktı. Çok şaşırdık. Nasıl bir yapıyla karşı karşıya olduğumuzu çözmeye çalışıyorduk. Bazı verilere ulaştık. Ancak tam olarak deşifre edemedik.
KOD ADI KULLANIYORLAR:
Hep kod ismi kullanıyorlar. Işık Evleri soruşturmasını yürütürken ifadesini aldığım astsubaylardan birine bir fotoğraf gösterdim. Bana ‘Kod adı Yusuf’ dedi. Gerçek adını o da bilmiyor. Terör örgütleri gibi kod adı kullanıyorlar. Kayseri’deki ekibin başı bu Yusuf kod adlı kişiydi. Eczacı olduğunu belirledik, ancak kimliğini tespit edemedik. Fırsat vermediler.
İŞADAMINDAN ŞANTAJ:
Hava Kuvvetleri’nde Işık Evleri soruşturmasını yürütürken cemaat, değişik kişiler aracılığıyla birkaç kez bana mesaj gönderdi. Bir işadamı bana gelip ‘Sen Fethullah Gülen’e mi ulaşmaya çalışıyorsun? Buna gücün yetmez’ dedi. Öyle bir niyetim yoktu. ‘Bir soruşturma yürütüyoruz. Nereye ulaşacağını bilemem’ dedim. Başka biri aracılığıyla da ‘TSK içinde yeniden yapılanma olacak. Tarafını doğru seç’ diye uyarı gönderdiler.
HÂKİME ŞANTAJ:
Bunlar paralel, gölge, bütün yargının içine sinmiş. Askeri Yargıtay 4. Dairesi’nde sahte evrak düzenleme suçlamasından yargılandığım davada beraat ettim. Üye hakime, kadınlarla çıplak resimlerinin olduğu bir mektup gönderip kararı bozdurdular. Tahmin edilenden daha tehlikeli bir yapı var.
17 ARALIK BELDEN AŞAĞI VURMAK:
Bu kesinlikle yolsuzluk operasyonu değildir. MİT yöneticileri üzerinden hükümete karşı 7 Şubat 2012’den beri en belden aşağı operasyondur. Ben de olsam bu hakimler ve savcılara kendimi bırakamazdım. Çünkü burada belli amaca hizmet eden yargı mensuplarıyla karşı karşıyasınız. Adil bir sonuç çıkmasını bekleyemezsiniz. (SABAH)