Aydın Doğan’ın da aralarında bulunduğu 47 kişinin akaryakıt kaçakçılığı suçlamasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması yapıldı. POAŞ’ın iki davası birleştirildi.
İşadamı Aydın Doğan ile birlikte 47 kişinin Petrol Ofisi’nde (POAŞ) örgütlü bir şekilde akaryakıt kaçakçılığı yaptıkları suçlamasıyla Mersin ve İstanbul’da açılan iki ayrı dava birleştirildi. İstanbul’da devam eden yargılamada sanıkların savunmalarının alınmasına başlandı. Örgüt yöneticisi olarak yargılanan dönemin İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, özellikle 15 Temmuz’dan sonra açığa çıkan gelişmelerin dikkate alınarak müfettiş ve bilirkişi raporlarının savcılığı yanıltmış olabileceği ihtimalinin değerlendirilmesini istedi. 13 Temmuz’da İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlanan POAŞ davasında sanıklar, aynı konuyla ilgili daha önce Mersin’de de dava açıldığını belirterek, İstanbul’daki davanın Mersin’deki dava ile birleşmesini istemişti.
Dün görülen ikinci duruşmada ise mahkeme başkanı Mustafa Karayıldız, Mersin’deki davanın bu dosya ile birleştiğini bildirdi. Duruşmaya dönemin İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince ve Jan Nahum’un aralarında bulunduğu 25 sanık katıldı. Aydın Doğan ve kızı Hanzade Vasfiye Doğan Boyner ile birlikte toplam 22 sanık ise duruşmaya katılmadı. Mahkeme başkanı Karayıldız ilk duruşmada savunmalara geçilemediğini anımsatarak, sanıkların savunmalarını yapmalarını istedi. Duruşmadaki 25 sanık, suçlamaları reddetti.
ÖZİNCE’DEN FETÖ İMASI
Sanıklardan Ersin Özince, ortada bir örgüt olamayacağını, şirketinin yapısının da buna müsait olmadığını savunarak, Türkiye’nin iktisadi ve siyasi buhran içinde olduğu bir dönemde özelleştirmesi yapılan Petrol Ofisi’ni ulusal bir konsorsiyum halinde aldıklarını söyledi. Özince, “Ülkemizin geleceği için elimizi taşın altına koyduk. O buhranlı dönemde yurtdışından petrol getirdik. Ben Petrol Ofisi’nin yönetim kuruşunda bile yer almadım. Ben neden örgüt lideri olarak gösteriliyorum anlayamadım. Genel müdür olmam nedeniyle ise benim üstümde yönetim kurulu başkanı var” dedi.
Özince, özellikle 15 Temmuz’dan sonra açığa çıkan gelişmelerin dikkate alınarak müfettiş ve bilirkişi raporlarının savcılığı yanıltmış olabileceği ihtimalinin değerlendirilmesini istedi. İddianamede, Doğan ve Özince hakkında “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet” ve “Resmi belgede sahtecilik” suçlarından 8.5 yıldan 24.5 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
-SABAH-