Terörist aklayan gazeteciler
Sanırsınız PKK adına psikolojik bir savaş yürütüyorlar. Terör örgütünün başındaki bazı isimleri aklamak için çırpınıp duruyorlar…
Neymiş, iki ayrı PKK varmış. Biri barıştan, diğeri savaştan yanaymış.PKK‘nın başındaki Murat Karayılan savaşın içinde olamazmış.
PKK aslında silah bırakmaya hazırlanıyormuş.
Karayılan, belli ki örgütte hakimiyetini yitirmiş; son saldırı o yüzden gerçekleşmiş. Akan kanın tek sorumlusu Bahoz Erdal denilen adammış.
Vesaire, vesaire…
Bütün bunlar, gerçeklerden uzak ve ciddiyetsiz değerlendirmeler!
PKK, büyük bir eyleme hazırlanıyor. Uzun süredir bölgeye ağır silah yığınağı yapıyor. 300 civarında militanını harekete geçiriyor. Ancak, bütün bunlardan örgütün en tepesindeki Murat Karayılan‘ın haberinin olmadığı iddia ediliyor.
Olacak iş mi bu?
Karayılan, birilerini özel olarak görevlendirse, “hadi beni aklayın” dese, onlar bile bu kadarını yapamazdı!
* * *
Neymiş, Karayılan gazeteci Avni Özgürel‘e “barıştan yana olduğunu” söylemiş. Bütün referansları bu.
İyi güzel de suçladıkları Bahoz Erdal bile zaman zaman “barış” diyor. Buna karşılık, “HPG Komuta Konseyi Üyesi” olarak kan dökmeye devam ediyor. Biz, yıllardır Abdullah Öcalan ve Murat Karayılan da dahil olmak üzere PKK‘lıların “barış nutukları” dinliyoruz.
Bu da yürüttükleri “psikolojik harekatın” bir parçası!
Ne oldu, ne değişti?
Üstelik, Türkiye‘de hak ve özgürlükler adına son derece önemli adımlar da atıldı. Buna rağmen PKK saldırıları devam ediyor.
* * *
Öylesine yorumlar yapıyorlar ki, dünyadan bi haberler!..
Onlar “iki ayrı PKK”dan bahsededursun, terör örgütünün resmi yayın organlarında “savaş” naraları atılıyor.
Koruyup kolladıkları güvercin postuna büründürdükleri Murat Karayılan, bunlardan da mı habersiz?
Son saldırıların ardından KCK Yürütme Konseyi Başkanı Cemil Bayık, bakın ne diyor:
“Bu ortamda sadece AKP politikalarına karşı mücadelenin her yerde yükseltilmesinden söz edilebilir. Bunun dışındaki her düşünce ve eğilim, en hafif değimle gaflettir.”
Yani, “savaş” diyor.
Bizimkiler, “Karayılan silah bırakmaktan yana” yorumları yaparken, terör örgütünün internet sitelerinde “HPG Komuta Konseyi Üyesi” Bahoz Erdal‘ın sözleri yer alıyor:
-Hiç kimse ateşkes ya da silah bırakmaktan söz edemez. Üstelik, bu sözler manşetten ve “Gündemimiz direnişi yükseltmektir” başlığı ile yayınlanıyor.
Hemen altında da HPG adına yapılan bir açıklama yer alıyor:
“Şemdinli ilçesinde işgalci T.C Ordusuna ait üç noktaya yönelik gerillalarımız tarafından kapsamlı eylemler gerçekleştirilmiştir. Çok sayıda düşman askerinin öldürüldüğü çatışma hakkında ayrıntılı bilgiler, halkımız ve kamuoyu ile paylaşılacaktır.”
Son saldırı “kontrol dışı güçler” tarafından gerçekleştirilmişse, PKK neden resmen sahipleniyor?
* * *
Doğru, Karayılan gazeteci Avni Özgürel‘le yaptığı görüşmede sık sık “barış” dedi. Ancak, aynı söyleşide verdiği başka mesajlar da var…
Örgütün bir bütünlük içinde hareket ettiğini söyledi. “Bizde herkes ılımlı, herkes şahin” dedi. “Kürt camiasında kimsenin kendilerinden farklı bir şeye cesaret edemeyeceğini” söyleyerek, herkesi tehdit etti.
BDP‘yi ve kendilerinden farklı söylemlerde bulunan Kürt aydınlarını adam yerine koymadı.“Silah bizde, kararı biz veririz”ifadelerini kullanıldı. Kendileri dışlanarak sorun çözmenin imkansız olduğunu anlatmaya çalıştı…
PKK da bu söylenenleri ispat etmek için vurdu. Mesele bu kadar basit!
Birileri gerçeklerden uzak değerlendirmeler yapsa da içimizde ne olup ne bittiğini çok net görenler de var. Bakın Ertuğrul Özkök, Hürriyet‘teki dünkü yazısında ne diyor:
“Gündüz Kandil’e gelen gazeteci ile barış mesajı gönderip, gece dağdaki silahlı adamına vur emri veren o adama güvenmiyoruz. Çünkü, artık bu kalleş pusuları üzerine yıkacağı derin devlet yok.”
Zaten o da kalleş pusuları kimsenin üzerine yıkmıyor. Şimdilerde bu işi bizimkiler, yani medya yapıyor!
EMİN PAZARCI/TAKVİM
