Eski bir Cumhuriyet çalışanı 2014’ten sonra yaşananları anlattı: FETÖ’cü savcıların odalarına girip çıkan Atalay, aldığı talimatları yazarlara dikte etti.
ZEKERİYA ÖZ’LE BAĞI:
Ergenekon, Balyoz ve Poyrazköy kumpas davalarını başlatan, yönlendiren ve organize eden firari savcı Zekeriya Öz’ün odasına rahatça girip çıkabilen tek avukat Akın Atalay’dır. Buna adliyede çalışan tüm gazeteciler şahit. Atalay, Öz’den aldığı bilgiler ışığında gazetedeki yayın politikasına da müdahale etmek için girişimlerde bulunuyordu. Ancak o dönemki yayın yönetmeni ve yöneticiler buna karşı çıkıyordu. Hükümete karşı açıktan sözde savaş başlatan FETÖ için Cumhuriyet, altın madeniydi.
CUMHURİYET’TE YAPRAK DÖKÜMÜ:
Ergenekon sürecinde aktif yayınlar yaparak gündemi yönlendiren Taraf gazetesinin deşifre olmasından sonra Cumhuriyet’i ele geçirme operasyonu başlatıldı. Bu operasyon Akın Atalay öncülüğünde gazetedeki Atatürkçülere yapıldı. Yılların Alev Coşkun’u bir çırpıda gazeteyle yollarını ayırdı. Yine gazetenin 14 yıl en uzun yayın yönetmenliğini yapanlardan biri olan İbrahim Yıldız’a yayın politikası baskısı yapıldı. Kabul etmeyince mobbing yapmaya başladılar ve görevine son verildi.
DÜNDAR’LA SERVİS:
Cumhurbaşkanlığı seçimine günler kala Can Dündar elinde tapelerle yazı işlerine geldi. Dündar, “Bunlar yayınlanırsa seçimlerin sonucu değişir” diyerek önemli belgeler olduğunu söyledi. Belgelere bakıldığında hepsi, 17 Aralık sonrası sosyal medyadan derlenenlerdi. Dönemin Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Yıldız, “Bunları tekrar yayımlamak, gazetecilik etiği ile bağdaşmaz. Doğru bir gazetecilik olmaz. Tayyip Erdoğan kaybetsin diye bu etik çiğnenmez” diyerek karşı çıktı. Bunun üzerine Dündar üst yönetimle temasa geçti. Sonra hızlı bir dönüşüm süreci başladı. Cumhuriyet Vakfı’nın genel kurulu usulsüz yöntemlerle yapılarak yönetim devrildi. Vakfın başına Atalay geçti. Bir anda maddi sıkıntı çeken gazeteye çuval çuval para akmaya başladı. Gazetede hiçbir ekonomik sıkıntı kalmadı. Aynı dönemde yayın politikasına müdahaleler başladı. Yıldız’a mobbing uygulandı. Bir ay sonra Yıldız istifa ettirildi. Yerine Atalay’ın organizasyonunda Can Dündar atandı. Ondan sonra hem tapeler, hem de FETÖ’cü savcı ve hâkimlerle röportajlar yayımlandı.
YAZARLARA BASKI:
Sorgusuz sualsiz FETÖ’cü savcıların odalarına girip çıkan Atalay, oradan aldığı talimatları yazarlara dikte etti. Yazarlar korkudan yazılarını değiştirmek zorunda kaldı. Özellikle de Hikmet Çetinkaya. Fetullah Gülen konusunu Türkiye’de sık sık yazan Çetinkaya’nın o dönemki yazılarına bakılırsa müdahale çok net anlaşılır. Çetinkaya, askerleri eleştiren yazılar kaleme almaya başladı. Bazı yazarlar yazılarını yumuşattı.
-SABAH-