Yayın hayatına başladığı 11 Mart 1999’dan bu güne yaşayan tüm gelişmeleri halka doğru bir şekilde aktaran STAR, adım adım gerçekleşen reformlarla Yeni Türkiye’nin de doğuşuna öncülük ve tanıklık etti.
Türkiye, son 14 yılda baş döndürücü değişimlere, gelişmelere sahne oldu. 2000’li yılların başına kadar süren siyasi arenadaki çok parçalı hükümetler dönemlerini geride bırakan Türkiye, AK Parti iktidarı ile istikrara kavuştu. AK Parti iktidarının ilk yıllarında AB yolunda önemli adımlar atan Türkiye, ülke içinde demokratikleşme ve yargısal alanda çok büyük hamleler gerçekleştirdi.
Yeni Türkiye’nin doğuş serüveni
Ekonomik ve siyasi gelişmeyle birlikte dış politikada da atılım yapan Türkiye, yumuşak gücüyle dünyanın etkin ülkeleri arasında yer aldı. Bölgesel güç konumundan hızla küresel güç olma yolunda ilerledi. Abdullah Öcalan’ın yakalanarak Türkiye’ye getirilmesi, sivilleşme hamleleri, AK Parti’nin zincirleme seçim zaferleri, Gül’ün cumhurbaşkanı olması, Ergenekon başta olmak üzere darbe yargılamaları son 14 yılın baş döndürücü olaylarındandı.
Öcalan yakalandı AK Parti tek başına iktidar oldu
-1999 Şubat ayında PKK lideri Abdullah Öcalan Kenya’da yakalanarak Türkiye’ye getirildi.
-Ardından 18 Nisan’da genel seçimlerde oldu. Bülent Ecevit başkanlığında DSP, MHP ve ANAP’tan oluşan üçlü ANASOL-M koalisyon hükümeti kuruldu.
-Koalisyon hükümeti arasındaki kavga ve Ecevit’in ağır sağlık problemleri, hastanede geçirdiği haftalar sonucunda Türkiye’ye tarihinin en büyük ekonomik ve siyasi krizlerini yaşadı.
-Ülkede büyük bir istikrarsızlık yaşanırken, 14 Ağustos 2001’de AK Parti kuruldu.
-Türkiye, 3 Kasım 2002’de erken seçime gitti. Seçimlerde AK Parti büyük bir sürpriz yaparak yüzde 35’lik bir çoğunlukla seçimi kazandı.
-CHP hariç diğer tüm partiler Meclis dışında kaldı. AK Parti tek başına iktidar oldu.
-Recep Tayyip Erdoğan, okuduğu bir şiir nedeniyle siyasi yasak getirildiği gerekçesiyle seçime sokulmadı.
-Abdullah Gül hükümeti kurdu. Yeni Meclis yasal değişiklikle Erdoğan’a seçilme hakkı iade edildi. Erdoğan ara seçimle Siirt’ten milletvekili seçilerek Başbakanlığı Gül’den devraldı.
-Türkiye Aralık 1999’da Helsinki Zirvesi’nde, resmen AB’ye aday ülke statüsünü kazandı ve 3 Ekim 2005’te üyelik müzakereleri süreci başladı.
-2002’de iktidara gelen AK Parti Avrupa Birliği Reformlarını fırtına hızıyla uygulamaya koydu. Recep Tayyip Erdoğan 15 günde bütün Avrupa’yı turladı.
Hükümeti kuran partiye kapatma davası açıldı
-Cumhuriyet mitingleri, Danıştay Baskını ve e-Muhtıra’yla durdurulamayan AK Parti’nin yükselişi karşısında son hamle olarak parti hakkında kapatma davası açıldı.
-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından hazırlanan iddianame 14 Mart 2008 tarihinde Anayasa Mahkemesine sunuldu.
-Kamuoyunda Google Davası olarak adlandıran kapatma davasına şiddetli tepki yükseldi.
-Davayı görüşen Anayasa Mahkemesi AK Parti’yi kapatmadı; ancak Hazine yardımından yoksun bıraktı.
28 Şubat’ın paşaları tutuklandı
-12 Eylül 2010 yılında yapılan referandumla Cumhuriyet tarihinin en büyük anayasa değişikliği gerçekleştirildi. CHP, MHP ve BDP’nin karşı olduğu referandumla halkın yüzde 58’lik kesimi ‘evet’ dedi.
– Türkiye tarihinin en büyük demokrasi hamlesiyle, askeri vesayet iyice geriletildi. Darbecilere yargı yolu açıldı.
– AK Parti 12 Haziran 2011’de yapılan genel seçimlerde yüzde 50’lik oy oranı üçüncü kez tek başına iktidar oldu.
-12 Eylül Darbesi yargılanmaya başladı. Bir numaralı sanık Kenan Evren yatağında bile olsa mahkeme huzuruna çıkartıldı ve darbenin hesabını vermeye başladı. Eş zamanlı olarak 12 Eylül işkenceleri de il il yargılanmaya başladı.
-Post Modern darbe 28 Şubat ise soruşturma konusu oldu. Sembol isim Orgeneral Çevik Bir ile YÖK Başkanı Kemal Gürüz tutuklandı.
-Batı Çalışma Grubu personeline yönelik zincirleme operasyonla neredeyse tamamı tutuklu ya da tutuksuz olarak soruşturmaya dahil edildi.
Türkiye’nin Gladiosu Ergenekon
-İstanbul Başsavcılığı tarafından 2007’de İstanbul’da bomba dolu bir sandık üzerinden başlayan soruşturma sonucunda Ergenekon Operasyonları başlatıldı.
-Ergenekon’un devletin güvenlik güçleri içerisinde örgütlendiği bünyesinde asker, polis, gazeteci, akademisyen üyeleri olduğu iddia edildi ve “silahlı terör örgütü” suçlaması üzerinden dava açıldı.
-Ergenekon operasyonlarında Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek tarafından tutulan “Darbe Günlükleri” önemli rol oynadı. Bu günlükler sayesinde çok sayıda darbe planı deşifre edildi.
-AK Parti ve Gülen Cemaatini bitirmeye yönelik “İrticayla Mücadele Eylem Planı” isimli belge ortaya çıktı
-Org. Çetin Doğan’ın önderliğinde 2003 yılında 1. Ordu Komutanlığı’nda darbe hazırlandığı belgeleriyle yayınlandı.
-Balyoz Davası olarak bilinen Türkiye tarihinin ilk darbe yargılaması başlatıldı.
-Aralarında generallerin de bulunduğu subaylar darbeye eksik teşebbüs suçundan çeşitli cezalara çarptırıldılar. Sanıklar davayı Yargıtay’da temyiz etti.
Terörü bitirecek proje devrede
– Başbakan Reçep Tayyip Erdoğan 2009 yılında ‘Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi’ni başlattı. Bu çerçevede gayrimüslimler, Kürtler, Aleviler, Romanlarla ilgili açılımlar sağlandı. TRT Şeş 24 saat Kürtçe yayın hayatına başladı.
– Süreç kapsamında Başbakan’ın özel temsilcisi Hakan Fidan ve MİT yetkilileri Oslo’da PKK’nın üst düzey isimleriyle görüşmeye başladı. Ancak PKK aniden şiddetin dozunu artırdı. * Sürecin önemli aktörlerinden Hakan Fidan önce MİT Müsteşar yardımcılığına ardından da Müsteşarlığı’na atandı.
– 7 Şubat 2012’de Fidan dahil 5 MİT görevlisi, KCK davası kapsamında talimatla ifadeye çağrıldı. Büyük bir siyasi kriz çıkarken, Hükümet yasal yolla sorunu çözdü.
– 2013 yılının en önemli gelişmesi ise 100 yıllık Kürt sorunu 35 yıllık terör sorunun çözümü için başlatılan süreç oldu. Devletin sivil yetkilileri İmralı’da Abdullah Öcalan ile görüşmeler başlattı.
– Başbakan Erdoğan, yaklaşık 5 ay önce başlayan ve iki BDP heyetinin Ada’ya gittiği süreci “Çözüm süreci olarak” nitelendirdi.
– Devlet bu görüşmelerle aşama olarak önce örgütün aşamalı olarak sınır dışına çekilmesine ardından silah bıraktırmayı hedefliyor.
Pro-aktif dış politikayla dünya gücü
-Ahmet Davutoğlu’nun, Başbakan Erdoğan’ın dış politika danışmanlığı ile başlayıp, Dışişleri Bakanlığı’nı sürdürdüğü bugüne kadar varan sürede, Türkiye’nin “Model Ülke” gösterilmesine kadar varan köklü değişikliklere yol açtı.
-Soğuk Savaş dönem ilişkilerine son veren “Komşularla 0 sorun” ilkesi, daha kriz çıkmadan önleyici adımları içeren “Pro-aktif” politika olumlu etkisini gösterdi.
-Türkiye, Sırbistan-Hırvatistan-Bosna Hersek; Rusya-Gürcistan, Pakistan-Afganistan, İran-AB, El Fetih-HAMAS, Libya’daki farklı görüşteki gruplar arasında arabulucu ve kolaylaştırıcı ülke rolü oynadı.
-Türkiye, Tunus, Libya, Mısır, Yemen ve Suriye’de yaşanan Arap Baharı’nda demokrasi isteyen halkın yanında oldu.
-Türkiye, hastalık, kıtlık ve açlığın kol gezdiği ülkelerdeki insani durumu da dünya sahnesine taşıyan ülke oldu.
-Latin Amerika ve Afrika açılımıyla Türkiye buralarda ciddi bir partner ülke haline geldi.
-ABD Başkanı seçilen Barack Obama, ilk gezisini Türkiye’ye yaparak Başbakan Erdoğan ile kişisel dostluk geliştirdi.
Cumhurbaşkanlığı krizi erken seçimle aşılabildi
-Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ile AK Parti arasında diyalog süreci sürerken, kuvvet ve ordu komutanları hükümete medya üzerinden tarruza geçti.
-STK Andıcı üzerinden AK Parti’ye kuşatma başladı. Cumhuriyet Mitinglerinde “Ordu Göreve” pankartları taşındı.
-Cumhurbaşkanı Sezer’in görev süresinin bitmesi ve Köşk Seçimleri endeksli yükseltilen gerilimin ortasında 17 Mayıs 2006’de Danıştay saldırısı oldu.
-Alparslan Arslan isimli avukat, başörtüsü hakkında yasaklama kararını veren Danıştay dairesine baskın düzenledi. Ancak saldırgan yakalandı ve saldırının kaos ortamı yaratarak, hükümeti yıkmaya dönük eylem olduğu belirlendi.
-Cumhurbaşkanı seçimi sancılı oldu. Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa Mahkemesi’nin tarihe ‘367 garabeti’ diye geçen kararıyla iptal edildi.
-Seçimin yapıldığı gece Genelkurmay 27 Nisan e-bildirisi yayımladı. Bildiri muhtıra olarak yorumlandı.
-Hükümet ertesi gün sabahın erken saatlerinde karşı bir bildiriyle cevap verdi, askerin yerini ve görevini hatırlattı.
-Türkiye erken seçime gitti. 22 Temmuz 2007’de AK Parti yüzde 47 ile yine tek başına iktidar oldu.
-Ağustos ayında ise Abdullah Gül, Cumhurbaşkanı seçildi. Ekimde yapılan referandumda ise cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine karar verildi.
2 referandum ve 5 seçimde halk ‘AK Parti’ dedi
-14 Ağustos 2001’de kurulan AK Parti 3 Kasım 2002’de yüzde 34,63 oy alarak birinci parti oldu.
-2004 yerel seçimlerinde yüzde 41.67’lik oyla birinci parti oldu.
-2007 yılında yapılan genel seçimlerde yüzde 46.58 oy alan AK Parti, Tunceli hariç 80 ilden milletvekili çıkardı.
– 2009 yerel seçimlerinde yüzde 38.8 ile oy oranı düştü ancak yine birinci parti oldu.
– 2011 genel seçimlerinde ise yüzde 50 oranında oy alarak seçim zaferlerinin sonuncusunu yaşadı.
-AK Parti yine bu süreçte iki referanduma imza attı. İkisinden de istediği sonucu çıkardı. (STAR)
