Sözcü gazetesinin sahibi Burak Akbay, yüzbinlerce liralık vergi borcunu ödemedi. Tüm lüks araçları icra dairelerince haczedildi. Ancak kendisi, eşi ve annesi aynı araçlara binmeye devam etti. İstanbul polisi ise bu durumu görmezden geldi.
İşçi, memur ve emeklileri her gün istismar eden Sözcü’nün sahibi Burak Akbay, bir vergi skandalına imza attı. Akbay’ın ve ailesinin hacizli araçlarla İstanbul sokaklarında rahatça dolaştığı tespit edildi. Buna herkes hayret etti. Bir zamanların “Gölge adamı” Ertuğrul Akbay‘ın oğlu Burak Akbay, sahibi olduğu Sözcü gazetesiyle hükümete ayar vermeye çalışıyor. Özellikle attığı manşetlerle, direkt Erdoğan’ı hedef alıyor. Haberlerde Erdoğan’a kahve diliyle hakaret üstüne hakaret ediyor. Ama dönüp kendisine bakmıyor. Çünkü, kendisi borç içinde yüzen bir patron. Ama buna rağmen lüks hayatından taviz vermiyor. Vergi borçları nedeniyle 3 lüks aracı hacizli olan genç patron, bir yolunu bulup “Yediemin”de olması gereken bu araçlarla her gün trafikte boy gösteriyor. Burak Akbay’ın kullandığı 2011 model 34 EAB 55 plakalı Audi marka otomobil, kayıtlara göre 21.04.2014’te Marmara Kurumlar Vergi Dairesi tarafından haczedildi. Ruhsatında gri renkli gözüken bu aracı siyaha boyatan Akbay, trafikte polisleri atlatmayı başarıyor. Her sabah 09.45’te Ulus’taki evinden yola çıkan Akbay, gazete merkezine gidene kadar hiçbir polis tarafından çevrilmiyor.
ZEYNEP HANIM AVM’DE
Hacizli araçlardan bir diğeri ise Akbay’ın eşi Zeynep Akbay‘a tahsis edilmiş durumda. Yine Marmara Kurumlar Vergi Dairesi’nce 21.04.2014’te haczedilen 2006 model 34 BEA 15 plakalı Mercedes aracı Akbay’ın şoförü kullanıyor. Hafta içi 3 gün 15.00’te evden çıkan Akbay, İstinyePark’a geçiyor. Hacizli araç galerisi bu kadarla da kalmış değil. Bir üçüncü araç olan 2010 model 34 EU 3060 plakalı VIP Mercedes, 26.06.2013’te Kayseri 3. İcra Dairesi tarafından hacizli görünüyor. Aynı araç, diğer ikisinde olduğu gibi, bir de Marmara Kurumlar Vergi Dairesi’nce haczedilmiş durumda.
ANNE BEBEK’TE
Burak’ın annesi Mine Akbay‘a tahsis edilen araç, bazen 12.30- 16.00 arası Bebek’teki Kitchenette Restaurant‘ın önünde görülüyor. Anne Akbay, bu saatler arasında arkadaşlarıyla toplantı yapıyor, gününü geçiriyor. Şimdi vatandaş soruyor. Aynı durumda sade bir kişinin aracı haczedilse, nerede olurdu? Elbette, bir “Yediemin’de parka çekilir, icra yoluyla satışa çıkarılır. Satılıp alacaklı kurum, parasını tahsil ederdi.
Burak Akbay’ın eşi Zeynep, aynı zamanda gazetenin reklam işlerini de yürütüyor. Her gün İstinyePark’a geliyor. Zamanının büyük bölümünü buradaki AVM’de geçiriyor. Özel şoförü, hacizli Mercedes’te onu bekliyor. (TAKVİM)
Çetin hırsız ev sahibini bastırırmış veya bastırmaya kalkarmış! İşte taktikleri ortada, hırsızlıklarını nasıl bastıracaklar? Zamanında kadın vücudundan, etten para kazananların kazanç kapıları kapanınca şahsi çıkarları için hükümeti yaylım ateşine tutmaları bu toplu artık çok iyi görmüştür. Mehmet Ali Alabora ‘Mesele Gezi Parkı değil, sen hala anlamadın mı arkadaş!’ mantığı gibi, mesele gazetecilik değil arkadaş sen hala anlamadın mı? Gazetecilik kılıfıyla bostandan hıyar toplayıp yeme meselesi arkadaş! Afiyet olsun! Bizim memleketin tekke önünün sulu hıyarı da pek meşhurdur ha, Sözcü isterseniz kargoyla bi çuval göndereyim. Zıkkımlanabildiğiniz kadar zıkkımlanırsınız!