Abdülkadir Selvi’den çok sert bir yazı… Selvi diğer alimlerle kıyasladığı Fethullah Gülen için ‘derin gırtlak’ tanımlaması yaptı! Selvi’nin yazısında öne çıkan unsur sadece bu değildi.
Yeni Şafak gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, Fethullah Gülen ve ona gönül verenleri kızdıracak bir yazı kaleme aldı. Selvi, ortaya çıkan dinleme listeleri için sert girdi. İslam dünyasındaki alimlerin isimlerini sayan Selvi onlara alim, mazlum dendiğini ancak “derin gırtlak” denmediğini vurgulayarak Gülen’e çok sert gönderme yaptı.
SKANDALIN ADI: GÜLENGATE
Selvi bu skandalı ABD’nin en büyük siyasi skandallarından Watergate skandalına benzetti. Selvi’ye göre bu skandalın adı Gülengate!
BİR FİSKELİK CANI KALMIŞ
Paralel yargının savcıları, özel yetkili mahkemelerin verdiği olağanüstü yetkileri kullanmak suretiyle, bir örgüt adı altında bir soruşturma dosyası açmış, bunun içine en ulusalcısından en dindarına kadar hedefe aldığı kişileri doldurmak suretiyle bir operasyon hazırlığı yapmış.
Yıllara dayalı dinlemeler gerçekleştirilmiş, arşivler yapılmış, tapeler çözülmüş, kasetler oluşturulmuş. Geriye ne kalmış.
Kendi ifadeleriyle Başbakan’ın, ‘Bir fiskelik canı’ kalmış.
Bu Türkiye’nin derin gırtlağının ortaya çıkması demek.
ABD’de Watergate skandalı patlak verdiğinde Başkan Nixon istifa etmek zorunda kalmıştı.
Richard Nixon, rakip partinin genel merkezini dinletmişti.
Şimdi Watergate skandalından daha büyük bir dinleme skandalı ile karşı karşıyayız.Derin bir kulak siyasetçisinden, gazetecisine, işadamından, akademisyenine kadar insanları, kanunsuz bir şekilde dinlemiş.
ŞANTAJLARLA ANILIYOR
Biz istedik ki, insanlar Hocaefendi’ye kulak versin, vaazlarını dinleyip, nasihatlarından istifade etsinler. İstedik ki bir cemaat vaazlarıyla, hizmetleriyle gündeme gelsin.Ama geldiğimiz noktada bir cemaatin lideri vaazları, hizmetleri, nasihatları, ilmi, ibadeti, kelamalatı üzerinden değil, operasyonlarla, dinlemelerle, kasetlerle, şantajlarla anılıyor.
Bizim çok değerli din alimlerimiz oldu. İmamı Rabbani, Abdulkadir Geylani, Mevlana Celalettin-i Rumi ve Bediüzzaman Said Nursi gibi. Onlar ilimleriyle, irfanlarıyla, çektikleri çileler, gördükleri zulümlerle anıldılar.
DERİN GIRTLAK
Onlara alim denildi, mazlum denildi. Ama hiçbir zaman, ‘Derin gırtlak’ denilmedi, şantajların arkasında isim olarak gösterilmedi.
40 yıllık hizmetin sahibi Fethullah Gülen, ‘Altın nesiller’ yetiştireceğim diye yola çıkmıştı. Çok güzel hizmetleri de oldu. Ama finali hiç iyi olmadı. Hele hele bir din alimine, kanaat önderine yakışan bir final hiç olmadı.
Şimdiye kadar bir Watergate skandalı vardı.
Şimdi ‘Gülengate’ skandalımız oldu.