MEDYAGUNDEM.COM- Daha geçtiğimiz gün şok bir mektupla Gülen örgütünün yurtdışındaki okullarında “Namaz kılamıyorsanız Hıristiyan olun” telkini yaptığını yazmıştık.
Dinlerarası diyalog masalıyla Hıristiyanlara ve Yahudilere yanaşan Fethullah Gülen’in sırf bu yüzden İslam’ı ve Kur’ani gerçekleri bile çarpıttığı ortaya çıktı.
“Hıristiyan hayranlığı” Gülen’de öylesine ileri gitmiş ki, 2009 yılında Ukrayna’da Favorit Dergisine verdiği röportajdaki sözleri kendisine ait resmi internet sitesinde şöyle haber yapılmış:
“Gülen, büyük yankı bulan röportajını şu sözlerle tamamladı:
Odessalı Hıristiyanların elbette rehberleri, din büyükleri vardır ve onlara söylenmesi gerekeni söylemektedirler. Bir Müslüman, yani dinlerin temel birliğine inanan biri olarak, onların söylediklerinin bir Müslüman’ın söylediğinden ve söyleyeceğinden farklı olacağını düşünmüyorum. Hz. İsa gibi, bizim nazarımızda ulü’l-azm, yani tarih boyu gelmiş peygamberler arasında en büyük beş peygamberden biri olan bir zatın ardından gitmek, onu takip etmek, yapılabilecek en güzel şeylerdendir.”
Bu cümleleri sarfeden Fethullah Gülen resmen, Hıristiyan din bilginlerini Müslümanlarla eşdeğer tutuyor. Hele hele bugün İslam’a göre tahrif edilmiş ve “teslis” ile şirk inancına dayanan Hıristiyanlık için böylesine cümleler sarfetmesi bir yana, Gülen resmen hıristiyanlığı hak din gibi göstermeye çalışıyor.
“Müslüman kardinal” olarak da nitelenen Gülen’in Kur’an-ı Kerim’in gerçeklerine aykırı biçimde Hıristiyan propagandası örgütün neye hizmet ettiği konusunda da ışık tutuyor.
Zırvalık! Birinin böyle bir iddiada bulunması için ya debriyajın sıyırması, ya da vitesten atmış olması gerekir. ‘onların söylediklerinin bir Müslüman’ın söylediğinden ve söyleyeceğinden farklı olacağını düşünmüyorum.’ Hayır, farklı; Müslüman ‘Lâ ilâhe illallah Muhammeden Resûlullah’ der. Onlar dediklerinden Hıristiyanlar ‘Baba, Oğul, Kutsal Ruh’ derlerken, Yahudilerin neye ne dedikleri bile belli değildir. Hz İsa Aleyhisselâm’ı, Ahkaf suresinin 35 ayetinde yer alan ifadeyle ‘Ulü’l-Azm’ olarak kabul etmesini biliyorsun da, Nisa Suresinin 59 Ayetinde geçen, Risale-i Nur’da da üzerinde ısrarla durulan ‘Ulü’l Emr’ neden görmemezlikten geliyorsun? Hatta savaş açıyorsun!
Teslis İnancı’nı Kabul Etmeyen Hıristiyanlar Uniteryenler ile Anti-Triniteryenlere (Allah’ın Birliğine İnanan ve Hz. İsa’yı Eski Ahid’deki Peygamberler gibi bir Peygamber Olarak Kabul Edenler ile Üçleme İnancını Kabul Etmeyenlere) topluluklar, 321 Yılında aforoz edilmedi mi? “Kimse Meryem’e Tanrı’nın annesi demesin, çünkü Meryem sadece bir insandı” diyen İstanbul Piskoposu Nestorius ise 431 senesinde aforoz edilmedi mi? Çıkmış çocuk kandırır gibi anlatıyoooor. Yav Hee Heee, değil işte! Bir insan da Allah korkusu olacak Allah!
‘’tarih boyu gelmiş peygamberler arasında en büyük beş peygamberden biri olan bir zatın ardından gitmek, onu takip etmek, yapılabilecek en güzel şeylerdendir.” derken, insanları Hz İsa Aleyhisselâm’ın arkasından gitmeye davet ederken, Hz İsa Aleyhisselâm’ın senin gibi düşünmediğini şu ifadeleri okursan ne demek istediğini anlarsın; ‘İsa havarileriyle Erden’in ötesindeki çöle gitti ve öğle namazı kılınınca bir palmiye ağacının yanına oturdu. Palmiye ağacının gölgesine de havarileri oturdular. Sonra İsa dedi: «Takdir öylesine gizlidir ki ey kardeşler, size diyorum ki bakın, o yalnızca bir kişiye açıkça bilinecektir. O, milletlerin aradığı, Allah’ın gizliliklerinin kendisine öylesine açık olacağı kimsedir; o dünyaya geldiği zaman, onun sözlerini dinleyecek olanlar kutsanacaktır.. Çünkü bu palmiye ağacının bizi gölgelendirdiği gibi, Allah da onları rahmetiyle gölgelendirecektir. Yaa, nasıl bu ağaç bizi güneşin yakıcı İsa kalp coşkusuyla cevap verdi: «O, Allah’ın Elçisi Muhammed’dir. Ve o dünyaya geldiği zaman, yağmurun, uzun bir süre yağmur almadıktan sonra yere meyve verdirmesi gibi, o da getireceği bol rahmetle insanlar arasında salih ameller için bir fırsat olacak. Çünkü O, Allah’ın rahmetiyle yüklü beyaz bir buluttur. Bu rahmeti Allah, mürşidler üzerine yağmur gibi fışkırtacaktır.»’ Hz İsa Aleyhisselâm’ın Peygamber efendimizi işaret etmesi senin için bir anlam ifade etmiyor olsa gerekir.
Buradaki sıkıntı İlahiyat veya Teoloji alanında konuşması gerekenlerin konuşmamasından kaynaklanıyor. Bunlar ya dilsiz şeytan, yada korkutularak dilsiz şeytanlaştırılmışlar. Olanlara seslerinin çıkmaması garip değil mi? Onların yazması gerekenleri bizler yazmaya çalışıyoruz. Hayret! İçlerinden Hayrettin Karaman gibi hocalarımız çıkınca da linç etmeye kalkıyorlar. İlminle öbür dünyada hesap çekilecekler sizlere sesleniyorum; sizlerin yükü, sorgusu, suali, hesabınız daha ağır olacağını bizlerden daha iyi biliyorsunuz.
bu fettoş ermenidir hristiyandır asla bir müslümanın yapamayacağı şeyler yaptırdı bu keriz müslümanlara. bu müslümanlar ne kadarda saf ya hemen herşeye inanıyorlar ulan siz bu adamın ne hizmetini ne iyiliğini gördünüzde bu kadar bağnazlık yapıyorsunuz fetoş fettoş diyosunuz başka bişey demiyosuz HAŞA ALLAH gibi tapmışsınız .lan adam neler yaptı yüzeysel geçmeyeceğim herşeyi madde madde söyleyecem ki bu millet uyansın artık.1- öncelikle bir müslüman bu kadar holdinglerle şirketlerle işi olmaz heleki bir cemaatin . ulan bank asyası var samanyolu tvsi var mehtap tvsi var zaman gazetesi var şirketleri dersaneleri var daha neler neler.2- bir cemaat siyasetle bukadar cebelleşemez yani bukadar ilişkili olamaz 3- LA İLAHE İLLALLAH diyipte MUHAMMEDÜN RESULALLAH demeye gerek yoktur diyen bir hoca zaten olammaz . eğer bunu derssek hristiyandan farkımız kalmaz zaten hristiyanlarda bunu kabul ediyor LA İLAHE İLLALLAH diyor ama gerisini söylemiyor.3-şu türkçe olimpiyatlarına gelince fetulah gülen olimpiyatlara gelmişti peygamberimiz s.a.v gelmişti dedi.bu o yüce peygamberimize büyük bir hakaretir çünkü ya bi düşünün ya olimpiyatlara islami olan ne var kadın erkek karışık oturuyor yabancılarla gavurlarla müslümanları harmanlamaları ,buluğ çağına ermiş kızların sesi haramdır bunlar söyletiyor kadın ve erkekleri dans ettiriyorlar , şarkı türkü var işin içinde bu ortama nasıl peygamberimiz gelebilir bir düşünün. aslında daha çok şey var ama şimdilik bukadar yeter eli yoruldu yaza yaza devamı gelecektir merak etmeyin bu bilgileri herkesle paylaşınki bu bağnazlıktan yanlış yoldan kurtulsunlar
Hocanın bu sözlerinden nasıl böyle bir yorum çıkarıyorsunuz anlayamadım. Siz kendi görüşlerinizin izahını yapıyorsunuz heralde? Hoca hıristiyanlar için konuşmuş. Allah size feraset versin. Kinleriniz gözlerinizi kapatmış, eğer illa da eleştirmek istiyorsanız daha sağlam şeyler bulun da eleştirin.
Umut Uyanık,yavrum soyadın gibi uyanık olmalısın.Bu taifeden adamın biri kitap yazıyor”La ilahe İllalah de kurtul ”diyor.Bu böylemidir?Kelime-i Tevhidi bölüyor.”Muhammed’ün resulullah”olmazsa olurmu?Zaten Hırıstiyan dünyası,Papa da bunların vasıtasıyla kendi dininin de hak olduğunu Müslümanların en meşhur alimine(!?)söyletmiş oluyor.Bu yolla katolik kilisesi inananlarının kaçmasını engelliyor.Değilse katolik kilisesi boşalacak.Zaten Avrupada kiliseler boşalıyor ve satılıyor biliyorsun.Bunu görüşleri hoca kendisi alenen söylemiyor.Ama müritlerden görevliler yürütüyor.Şöyle bir düşün Müslümanları kafir olarak kabul eden Vatikan Müslüman bir din adamına nasıl muhabbet besleyebilir.Adı geçene muhabbetlerini görüyoruz.Amerika Avenjeliklerin hakim olduğu bir devlet.Hiç gerçek bir Müslüman din büyüğü zulüm gördüğü için Amerikaya sığınsa,itibar görürmü?Ben duymuştum Almanyadaki bir karma toplantıda(Hırıstiyan,Yahudi ve bunların bulunduğu)Ezan-ı Muhammed’nin”Eşhedü enne Muhammed’ün Resulullah”sız okunduğunu.Sonra dinledim internette.Araştır bulursun.Dinlediğim ezanı yorumlayıp,tenkit edenlere karşı,bu fikre saplanan,kendini birşey biliyorum zanneden birisi(Bence acınacak zavallı birisi),o kısmın okunmayışını olumlu bularak diyor ki:”Ben”diyor ”Bu konuyu tartişacak seviyede insan isterim” dedikten sonra devam ediyor.”Şİmdi orada Hırıstiyan var,Musevi var,onların olduğu yerde bizim ezanı öyle okumamız ayıp olmazmı”mealinde fikir ileri sürüyor.Yavrum,adı üstünde”Ezan-ı Muhammed’i”yi onların hatırına kırpacağız.Adam dinden çıkıyor haberi yok.Siz iyi bir insana benziyorsunuz.Bu konularda çok saldırgan ve saygısızca karşı çıkıp o şahsı savunanlar var.Bence iyi düşün.Yanlıştan dön.Cenab-ı Hak hepimiziSırat-ı müstakimden ayırmasın,amin.Esselam-ü Aleykum
Hala bu köpege hoca diyorsunuz, pes doğrusu
Sevgili yavrum kusura bakma size yavrum diyorum,ben yaşlı bir insanım yanlış anlaşılmasın.Aslında bu aleti kullanmak beni yoruyor ama beyhude bir yorulma olmadığı için katlanmak gerektiğini düşünüyorum.Yazıyı kısa kesmek zorunda kaldım,zira neredeyse güneş doğacakmış.Konuyu biraz daha açmak gerektiği için yazıyorum.Bu dinler arası diyalog falan gerçekten bizlerin olmasını onaylıyacağımız şekilde yapılan şeyler değil.Dinler arası diyalogdan ne beklerim ben şahsen;Herkesin dini kendisinde mahfuz”Kafirun suresinde olduğu gibi,sizin dininiz size,benim dinim bana”olarak bir diyalog değil.Bizim dinimizin bildirdiğine göre Müslümanlık dışında bir dine inanan da hak bir dine inanmış olurmu?Kelime-i şehadet getirmeden ve İslamın diğer şartlarına da inanmadan insan cehennemde ebedi kalmaktan kurtulabilir mi?Bütün mesele burada?Yani bir Hırıstiyan veya Musevi de iyi insansa(Önce hak peygamberi kabul etmeden nasıl olacaksa,yani faydalı bir keşif,buluş yapmış ve insanlara yardım etmişse)cennete gidermi?İşte bu soruya verilen cevap işin püf noktası.Din alimi değiliz ama bunu öğrenmemiş bir Müslüman yoktur herhalde.İslamiyet geldikten sonra,yaşayan bir insanın İslam’a inanmadan ebedi cehennemden kurtulması mümkün değildir.Ama bu akıma yönlendirilen insanlar,dinler arası diyalogla ,İbrahimi dinler savsatası ile(İbrahimi din demek birinden diğerine geçmek suretiyle en son din olmalı,daha doğrusu Allah’ın peygamberleri vasıtasıyla gönderdiğ bütün dinler sırasıyla İslam’dır.Ancak herbiri bir öncekini neshetmiştir.Değilse yeni gelen dinin tebliği için verilen mücahedeler boşuna yapılmış olur)hepsine de inanmak haktır,ya da herbiriyle de iyi amel yaparak cennete gidilir deniliyor.İşte bu İslamiyete yapılan en büyük ihanettir.Bu yorum sonucu müslüman evlatlarımız bocalamaya itilirken,hak yolu seçmeyi düşünen diğer din mensubu insanların önü kesiliyor.İşte bunun için Katoliklerin başı Papa pek seviyor efendi(!)yi.Onu değilde benimi sevecek Papa.Boşalan kiliseleri karşısında panikleyen Papa rahat bir nefes alıyor.Kendi cemaatinden İslamiyete gitmek isteyenlere de diyorki”Nereye gidiyorsunuz,bakın gideceğiniz dinin en bilgili (!)din alimi ne diyor,Hırıstiyan da iyi insansa cennete gider diyor”diyor.Ama bizim gençler de bocalıyor.Bu konular bu kadar ortaya dökülmeden bir gazetede okumuştum.Babası bu akıma kapılmış bir ilahiyatçı prof.un başını örten kızı Hırıstiyan oluyor.Başkasının çocuklarını ifsad etmek kolay,iğne kendine batınca ilahiyatçımızı alıyor bir kaygı.Kızıyla bir türlü diyalog kuramıyor.Bir arkadaşına söylüyor”Yahu bizim kız Hırıstiyanlığa döndü.Ben anlaşamıyorum,sen bir görüş”diyor.Arkadaşı kıza neden din değiştirdiğini sorunca,kız diyor ki:”Amca siz demiyormusunuz ki iyi bir Hırıstiyan da cennete gider,benim başımı örterek katlandığım fedakarlık bir yana dışarıdan hor görülmekten dolayı çektiğim sıkıntyı biliyormusunuz.Mademki her iki din de Hak dindir,ben neden bu sıkıntılara katlanayım.”Gördünüzmü felaketin boyutunu.Bu akımda Hırıstiyanlığa cevaz verildiğine defaatle şahid oldum.Bundan 10 yıl kadar önce büyük şehirlerde bir misyonerlik faaliyeti başladığı basın ve yayında yer aldı.Samanyolu TV de kulaklarımla dinledim.”Misyonerlik faaliyeti söylemleri abartılmaktadır.Tüm zamanlarda Türkiyede bu güne kadar 280(Yanılmıyorsam yaklaşık bu civarda)kişi Hırıstiyanlığa geçmiş,bunların da büyük bir kısmının ataları Hırıstiyanmış,yani tekrar atalarının dinine dönmüşlerdir.”Misyonerliğin savunulması İslama hizmet iddiasındaki bir cemaate mi düşer.Yine çarpıcı bir örnek,10 yıl kadar önce Papa 7.miydi neydi Pol öldüğünde Zaman gazetesinin 1.sahife sağ alt köşede bir hanım yazar yazısında ”Papa öldü,biz şimdi hemen kolaya kaçarız ve tekfir ederiz(Papaya kafir öldü deriz).Ama bu adam Kur’anı öpüp başına koyan bir insanı”dedikten sonra fikrini destekler tarzda yazıyı devam ettiriyor.Yani öz cümle Papaya kafir demememizi(Ama Papa ve inananları tarih boyunca ve halen Müslümanlara kafir demişlerdir.Biz onlara yinede ehli kitap deriz.Onların gözünde Budist ya da Hindu daha makbuldür.Çünkü dinlerinin en büyük setti İslamdır)istiyor.Kimin nasıl olduğu ahirette belli olur demek istiyor.Şimdi özellikle sınırlı bilgiye sahip genç kafaları nasıl karıştırıyor.Düşünebiliyormusunuz,bugün iki milyar katoliğin ve bu kadar kardinalin,papazın krallardan daha şaşaalı bir törenle tahta oturttuğu Papayı, hepsini atlatarak ve aldatarak gizliden Müslüman yapmışlar,aman duyulmasın.Adama da bir laf söyleyip günaha girmeyelim.(!)Papa muhteremi(!)sevmesinde beni mi sevsin.Cenab-ı Hak bu rüzgara hiç bir menfaati olmadan kapılmış dünyanın en temiz,saf,ömrünü bu uğurda feda etmiş evlatlarımızı gafletten uyandırsın.Bir hususu daha yazacağım,İnternetten ”Dinler arası diyalog ve malum şahıs yazdım”çıkan açıklamalardan birinde Katolik kilisesi yetkilisine Müslümlarla diyalogun,samimi ilişkilerin nedeni soruluyor.Yetkili diyorki”Gerçek vahiy Hırıstiyanlıktır(Yani gerçek din Hırıstiyanlıktır)Ancak değişen konjüktürde biz yeni diyalog ve ilişkiler kurmak,stratejiler geliştirmek zorundayız(Yahu sizin umurunuzdamı Katolik kilisesi çöküyor.Kiliseler boşalıyor,Kimse kilise vergisi vermek istemiyor.Kilise binalarını satmak zorunda kalıyoruz.Herkes İslamiyete geçiyor,bunun önünü kesmek zorundayız.Bu konuda bize yardımcı olacak Müslüman dostlar(!)bulmak zorundayız demek istiyor.)diyor.Bu hikaye böyle başlıyor ve sürüyor.Kendi adamları olduğu için adam tek Türkiyede değil,dünyanın her yerinde parlatılıyor.Büyük ideallerle, boğaz tokluğuna ücretle,ailesini,çoğu zaman eşini,çocuğunu ihmal ederek dünyanın her tarafına dağılan bu fedakar gençleri kurtarmak lazım.Bu çok zor bir iş.Fi sebilillah hayatta hiç bir maddi varlık sahibi olmadan herşeyini buraya vakfetmiş bu insana diyorsun ki:”Senin şu ana kadar yaptığın bütün hizmetler boşa gitti.hatta batıla hizmet ettin.”O insanın yerine koy kendini.Ne olursun.Ya kendini kandırarak yola devam edersin ya da yıkılırsın.Ama ben bir yol daha öneriyorum.Netice siz bu gayreti Allah-ü Tealanın rızası için yaptınız.Ama altından Çapanoğlu çıktı.Sonuçta niyeti temiz insanlarsınız,sadece istismar edildiniz.Yapacağınız iş,tefekkür edin,kalbiniz size doğruyu buldurur.Eğer doğruyu bulursanız yapacağınız iş,daha işin başında olan gençlerimizi uyandırın,onlara en çok sizin sözünüz geçer.Bu yolla çok sevap kazanır,dinimize ve devletimize hizmet edersiniz.Sevgili gençler,gafletten uyanan sizden önce hizmete başlamış ağabeyleriniz var.Onları dinlerken bir menfaat uğruna yollarını ayırdıkları intibaını almıyorum.Hele Hüseyin Gülerce’yi düşününce,çarkların ne kadar acımasız olduğu apaçık ortada.Herkes bu hükumeti suçluyor,neymiş daha önce beraber hareket etmişmiş.Yahu tabii inanan insanlara öncelik verecekti.CHP li moğoltay ne demişti”Hakim kadrosuna MHP’lileri mi dolduracaktım.”Gerçi Erdoğanın basireti bağlandı,hepimizin gördüğü ama boyutunu kestiremedğimiz tehlikeyi hafife aldı.Ama bunda da bir hayır varmış.P.yapı kendini en güçlü hissettiği kıvama geldi ve son hamleyi yapmaya fakat sert kayaya çarptı ve çıban patladı.Yapılanması PKK’dan da önce başlayan Parelel Yapı’yı da temizlemek Erdoğan’a düştü.Birçok müzmin problemlerin yanında daha önemli bu iki problemi de çözmek(İnşaallah çözer)Erdoğan’a düştü.Akıl,insaf ve merhameti olan muhalefet diğer konular bir yana bu iki konuda hükumete %100 destek verir.Çünkü yönetime geçerlerse bu iki konuhem kendilerinin hem de milletin başına beladır ve çözebileceklerine inanmıyorum.Konuyu biraz sınırlarının dışına taşırdık.Ama sorunlar biribirinden bağımsız değilki.Cenab-ı cümlemize bize ve bizi yönetenlere akl-ı selim,basiret,feraset versin.Nefse ve seytana uymaktaktan muhafaza etsin.Devletimizi,milletimizi,yurdumuzu,ordumuzu iç ve dış düşmanların,hainlerin,münafıkların,kafirlerin şerrinden korsun.Amin,selamünaleykum.
Ben bu adam kadar köpek bir insan görmedim Allahından bulsun Allah böyle insanların belasını versin