İş dünyasının gayri meşru güç odağı Pensilvanya’ya karanlık ziyaretleri yeni sorgulamaları beraberinde getirdi: Devlet ne yapıyordu?
Her dönemde bir güç odağına eklemlenen iş dünyasının son yıllardaki rotası da Pensilvanya oldu.
Sabah yazarı Sevilay Yükselir’in, Fethullah Gülen’le Neo-Con dostu batık bankacı Mustafa Süzer’in buluşmasını geçen hafta deşifre etmesinin ardından bugün de köşe komşusu Mahmut Övür, Gülen’in el-eteğini öpmek için Pensilvanya’nın yolunu tutan ünlü işadamlarını sıraladı; Mustafa Koç’tan Bülent Eczacıbaşı’na, Ferit Şahenk’ten Zeynel Abidin Erdem’e, Mehmet Nazif Günal’a kadar…
Bir işadamının yaptığı itiraf ise her şeyi özetledi: “Bu ülkede dün asker güç odağıydı bugün Pensilvanya… Nasıl gitmeyeyim? Bu ülkede iş yapıyorsanız güç odaklarıyla iyi geçinmeniz gerekiyor. Geçmişte şirketleriminyönetimine asker almıştım. Herkes aldı. Şimdi durum değişti ve biz de Pensilvanya’ya gidiyoruz…”
Bu itiraftan da anlaşılacağı üzere Fethullah Gülen’e yoğun ilgi, siyaset dışı bir güç odağı olarak kabul görmesine dayanıyor.
Hukuk ve demokrasi “siyaset dışında bir güç odağı”na izin vermez, vermemeli.
17 Aralık süreci de göstermiştir ki; devlet karanlık güç odaklarına karşı duyargalarını yeteri kadar çalıştırmamış, gereken önlemi almamış, denetim mekanizmalarını devreye sokmamıştır.
Merak edilen şu ; 10 yıldır paralel yapılanmanın temellerini atıp, siyasi iktidara meydan okuyacak kadar güçlenen kirli yapı hiç mi denetime alınmadı?.
Siyasi iktidar dururken, iş adamları neden ve hangi talepler için siyaset dışı güç odağı olan Pensilvanya’nın kapısını çaldı?.
Darbe-ekonomi ilişkisi bilindiği halde, Gülen grubunun düğmeye bastığı “hükümete karşı 17 Aralık darbesi”ne kadar, iş dünyasının Okyanus ötesi karanlık ziyaretleri neden takip edilmedi.
Başta hükümet ve MİT olmak üzere, emniyetten yargıya, muhalefet partilerinden demokratik tüm kurum ve kuruluşlara kadar herkesin şapkasını önüne koyup hesabını yapmasında yarar var. (HABER 10)