Başbakan Erdoğan’ın davetlisi olarak katıldığı iftarda Erdoğan’dan özür dileyerek elini öpmek istediği iddia edilen oyuncu Şafak Sezer Beyaz Tv’de önemli açıklamalarda bulundu.
Pazartesi günü AK Parti İstanbul İl Başkanlığı’nın iftarına katılan oyuncu Şafak Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanına gidip Gezi Parkı eylemlerine katıldığı için özür dilediği ve Erdoğan’ın elini öpmek istediği söylenmişti. Sosyal medyada büyük tepki çeken bu iddiaya oyuncu Şafak Sezer açıklama getirdi.
Beyaz TV’de Ferda Yıldırım’ın sorularını yanıtlayan ünlü oyuncu Gezi Parkı’na gitmediğini söyledi.
İşte Şafak Sezer’in açıklamalarından satır başları:
“GEZİ PARKI’NA GİTMEDİM”
“Ben açıkçası Gezi Parkı’na hiç gitmedim. Yürüyüşlerin ilk günü bir yemekten dolayı oraya katıldım. Meraktan dolayı gidip baktım ne oluyor diye. Barbaros’tan Ortaköy’e kadar Gezi Parkı’nda yürümeye gittik. Ayağımdan ameliyat olmuştum. Açılır diye yürümüştüm. İnönü Stadı’nın oraya gittik. Biber gazını orada tattım. Oranın mizahı da var, acısı da var. İnsanlar öldü orada.
Ortada durma şansın yok. Devleti var… Halkı var…İsteyeni var, istemeyeni var… Önümüz Ramazan Bayramı. Tatlılık ve güzellikle biteceğini düşünüyorum. Duran adamlar, palalı adamlar… Bunların hepsi bitiyor galiba.
“ORADA GİZLİ GÜÇLER VARDI”
Mevzu burada bir ağaçsa herkes yürüdü. Herkes yürümese bile kornaya bastı, tencereye vurdu. Oradaki üniversiteli gençleri, sanatçıları gördüler… Ve ‘bir dakika durun’ böyle bir şeye izin vermiyoruz dediler. Devletin hizmeti orayla bağdaşmadı. Biz ya da oradakiler nereden bilsin devlet projesinin ne olduğunu, ne yapılmak istendiğini. Oralarda zaten gizli güçler vardı. Tabi biz de daha sonradan öğreniyoruz ‘varmış.’
Üstümüzde bir lider var. Sayın Başbakanımız hakikaten değerli bir lider. Ben bir Türk milliyetçisiyim. Kendi topraklarımda yaşayıp ölmek istiyorum. Benim ülkeme yabancının karışmasını istemiyorum. Bunlarla Atatürk de Osmanlı da savaşmış. Başbakanımızın da milliyetçi olduğunu düşünüyorum. İhaleler de hep Türk firmalarına gidiyor. Belki de bu yüzden…
Çocukluğumuzda böyle abiler gördük. Baktığınız zaman çekiyor sizi. Kusura bakmasınlar ama hakikaten iyi bir lider olduğunu düşünüyorum. Biz zaten o gün yemek yerken Ali Şen’le beraberdik. O da Türkiye’nin dış borcunu anlatıyordu. Biz de anlamadığımız için dinliyorduk. Entresan bir gündü açıkçası.
“BENİ BİR TEK HİZMET İLGİLENDİRİYOR”
Sİncan’da körüklü otobüse binip 1.5 saatte Ankara’ya gidiyorduk. Ben şimdi evime 15 dakikada gidip geliyorum. Beni hiç ilgilendirmiyor ki ne olduğu ne yaptığı. Beni bir tek hizmet ilgilendiriyor.
“15 YIL BİR LİDER GELMEZ”
Yarın değil bir 15 yıl daha bir lider gelmez. Bana Başbakanımız abi olarak geliyor. Benim abim gibi geliyor. Gittiğim zaman beni önemsiyor mu… Başbakanımız sizi gördüğü zaman ‘nasılsın evlat’ dediği zaman sen önemseniyorsun. Beni onun ticari ilişkileri, devlet ilişkileri, dışardaki muhalefeti hiçbir şeyi ilgilendirmiyor.
“TWITTER’IN YASAKLANMASINI İSTİYORUM”
Bana birisi mesaj attığı zaman duygulanıyorum. Bu programdan sonra da illaki atacaklardır. Bana ‘bunun yasaklanmasını istiyor musunuz?’ dediğinizde ben burada faşizan bir baskı yapmıyorum ki. Kesinlikle istiyorum. Sen iki tane işçi ailesinin, kendini çocuklarına adamış bir ananın ve kendini 6 tane çocuğa adamış bir babanın anasına babasına küfür edersen, sen insan değilsin kardeşim. Edemezsin. Şahsına karşı ne yaparsın, izlemezsin. İnsanların şahsi değerlerine hakaret edemezsin.
SEZER’DEN %50 YORUMU
Tehlikeli kalabalıktan nefret eden grupları devlet durdurdu. Bu taraf makara yaptı ‘%50’yi evde tutuyoruz’ diye. Halbuki doğru olan yapıldı. ‘Dur gitme’ hakkaten başka bir şey olacak diye. Beni ilgilendiren durum şuydu: Ak Parti hükümetinden telefon gelip de ‘Korkuyor musun’ falan filan gibi bir şeyler var ya… Ben ihale almıyorum, televizyon kanallarında torpille oynayan birisi değilim. Tiyatrocu, sinemacıyım ben.
“BAŞBAKANIMIZ HER ŞEYİ BİLİYOR”
Devlet hizmetçidir. Yapıyor mu hizmetini. Başbakanımızın her şeyden haberi var. Her şeyi biliyor. Her ne olursa olsun bir hastayı da takip ediyor, yurtdışını da sanatçıyı da futbolu da… Abi gibi görülüyor. Başka taraf onu diktatör olarak sert biri olarak algılıyor. Oysa ki duygusal bir insan.
‘ORADAKİLER ÇOLUK ÇOCUKTU’
Çocuk çocuktu oradakiler. Tribünden… Ben hayatta 2 kez kalabalığa girdim. Biri tribünde maç izlemek diğeri de buraya gitmem. İlk defa ben insanları izledim. Polislerimiz şehit oldu, genç çocuklarımız öldü. İnanılmaz mizahları yapıldı bu işin. Bunlar gelip geçici şeyler… Duran adamlar falan… Hükümet istifa diye bağırmadım. Gezi Parkı’na da çıkmadım. Hükümet istifa ile ağacın ne alakası var. Oradaki eylemin de ne olduğu anlaşılmadı. Polis bekliyor, sen bekliyorsun gaz atılıyor… 3 çocuk yapmama karışma, alkolüme karışma, onu yapma bunu yapma… Sokakta magazin var açıkçası. Çoluk çocuk ya… Oradaki çocuklar polisi gördüğü zaman oyun zannediyor. Sapanla gidiyor…
“PARA FALAN ALMIYORUM”
Ben sevdiğim bir abi olarak görüyorum Başbakanı. Benim ortak bir şeyim yok. Para almıyorum, devlet sanatçılığım yok… Hiçbir şey yapmıyorum. İstediğin herkese ulaşabiliyorsun bu devletle ilgili. Gürsel Tekin’i de çok severim. MHP’den de sevdiklerim var. Her partiden var. ‘Biz Ak Parti’nin bayrağını aldık. 3-5 televizyon programı verecek’ öyle bir durum yok. Biz sadece başarımızla, yeteneğimizle geliyoruz. Gizli kasalar gelip bize para vermiyor. Bize baskı uyguladıkları da yok.
ALKOL DÜZENLEMESİ HAKKINDA
Biz sette alkol kullanmayız. Oyuncu ezber yapamaz. Elma suyu, vişne suyu ya da süt kullanırız. En büyük ‘yönetmen’ de yasak koyuyor. Günahtır diyor. Devletin belirlediği yasak da o. İyi niyetli. Yasak da yok düzenleme o. Alkol yasası çıktı onaylandı. ‘Artık alkol içilemecek’ diye bir haber düşüyor. Daha Meclis’ten çıkmadan. Bunu duyan insanlar da ‘bizim alkolümüzü yasaklıyorlar’ diye başlıyor. Bütün mesele bu. Olağanüstü toplantı deniyor, 5 dakika sonra internete düşüyor.
MEMET ALİ ALABORA’NIN CNN INTERNATIONAL’A KONUŞMASI
Benim bildiğim Alabora Amerikan emperyalizmine karşı çıkan ama CNN’de 1.5 saat yayın yapan bir adam oldu. Mehmet Ali’nin 1.5 saat çıkıp da başka bir ülkenin kanallarına böyle bir şey yapması… ‘Arkamızdan vurulduk…’ falan filan… Hoş bir şey olmadı açıkçası.
“SANATÇI SANATÇILIĞINI YAPACAK”
Mesleğin harici her şeyi bırakmak lazım. Ufak da olsa politika muhabbeti yapıyoruz ama ondan bile rahatsız oluyorum. İş adamları iş adamlığını yapacak, sanatçılar da sanatçılığını yapacak. Şimdi ben Başbakanımızı diş reklamında oynatabilir miyim ya da Melih Başkanımız’ı… Politikacı politika yapıyor. Sanatçının da böyle siyasetin içinde bilmem ne… Yani değerleri vardır. Mesela Emek Sineması… Çıkıp konuşabiliriz. Bununla ilgili her şey konuşulabilir.
“ALABORA DÜNYANIN EN KORKAK ADAMIDIR”
Devlet de bir namustur. Sen neden namusunu yurt dışına anlatıyorsun. Mehmet Ali Alabora dünyanın en korkak adamı ya. Ne yapabilir yani. Cesaret hapı mı içti ne yaptı.
“AK PARTİ’YE OY VERDİM”
Ailemde bir tek ben oy verdim. Referandum’da ‘evet’ dedim bir de Hakan Şükür’e oy verdim. Ben karşıma geçip de Ak Parti’ye oy verdim diye eleştirecek bir adam göremiyorum. Ben bozarım o adamları.
ÇÖZÜM SÜRECİ
İnşallah güzel bir sonuç verir. Bu davalar biter. Gelip geçici şeyler ama büyük bir hadise. Binlerce şehit var. Önümüz Ramazan Bayramı. İnşallah herkes güzel dostluklar yaşar.”