Türkiye’de ezber bozacak soru Kürt yazar Muhsin Kızılkaya’dan geldi. Ruşen Çakır’a döndü ve sordu; “Ben Kürt’üm, peki sen niye benden fazla Kürtler’i seviyorsun?”
MEDYAGUNDEM.COM- Bugün Yeni Şafak’ta Salih Tuna’nın şu satırlarını okuyalım önce:
“Sözcü adlı gazetenin geçen günkü manşeti son derece manidardı: ‘Terör örgütü PKK, Türkiye Cumhuriyeti’ne diz çöktürdü.’
Bu kafanın tersyüz edilmiş halinin malum networkte neşvünema bulması için Cemal Hasangillerin nasıl çırpındıkları, bu uğurda kendilerini nasıl dağlara vurduklarını biliyoruz.
Tabii öyle bodoslama değil, suret-i haktan görünerek. Yani, usturuplu, revnaklı, hülasa, kamuflajlı. Güya yüce insanlık idealleri uğruna…
‘PKK, Türkiye Cumhuriyeti’ne diz çöktürdü’ yerine, ‘Demokrasi olmadan barış olmaz’ diyerek mesela.
Bunlardan bir muhterem, geçenlerde bir televizyon programında, Kürt yazar arkadaşımız Muhsin Kızılkaya ve Diyarbakır eski vekillerinden Abdurrahman Kurt’a (Kürt meselesi üzerinden) ‘bu kadar devletçilik yapmayın’ demişti de, Kızılkaya feveran etmişti: ‘Niye sen benden daha çok Kürtleri seviyorsun?..’
Bunlar böyledir…
Hem Kürt’ten çok Kürt, hem de Türk’ten çok Türk olma kabiliyetleri vardır.
Bunlar böyledir…
Yeri geldiğinde ‘Terör örgütü PKK, Türkiye Cumhuriyeti’ne diz çöktürdü’ diyenlerle, yeri geldiğinde ‘Faşist Türkiye Cumhuriyeti, PKK’ya diz çöktürdü’ diyenlerle el ele kol kola girerler.
Ekmeleddin İhsanoğlu’nda birleşmeleri de Gezi’de yan yana gelmeleri de hep bu kabiliyetlerinin göstergesidir.
‘İç güvenlik paketi’ dolayımında, ‘Terör örgütü PKK’yla barış olmaz’ diyenlerle, ‘Faşist Türkiye Cumhuriyeti’yle barış olmaz’ diyenleri örtüştürecek yegâne kabiliyettir bu!
Son umutları sokaklar hareketlendirerek darbeye zemin hazırlamaktır.”
RUŞEN ÇAKIR GİBİLER NEDEN KÜRTLERİ KÜRTLERDEN DAHA ÇOK SEVİYOR GÖRÜNÜR?
Salih Tuna’nın “…suret-i haktan görünerek, kamuflajlı” dediği isim Ruşen Çakır. Habertürk TV canlı yayınında Çakır barış süreciyle ilgili konuşmasında Abdurrahman Kurt ve Muhsin Kızılkaya’nın tepkisini çekmişti.
Çakır, Abdurrahman Kurt ve Muhsin Kızılkaya’yı devletçi olmakla itham etti. Bu sözler üzerine Kurt ve Kızılkaya “Sen bizi nasıl devletçi olmakla suçlarsın.” diyerek tepki göstermişti.
Kızılkaya’nın Ruşen Çakır’a yönelik “Ben Kürt’üm, sen niye benden daha fazla Kürtler’i seviyorsun?” sözleri, Ruşen Çakır, Hasan Cemal, Cengiz Çandar, Aslı Aydıntaşbaş gibi tiplerin asıl dertlerini ortaya dökecek doğru sorudur.
Ruşen Çakır medyanın görüp görebildiği en sinsi operasyon çocuğudur. Ve bugün Kürtler’i Kürtler’den daha çok seviyor görünüyorsa, önce Kürtler bunu sorgulamalıdır. Ruşen Çakır kimin adamıdır ve kimin hesabına çalışır?
Gezi kalkışmasında çalıştığı NTV’nin yakılan canlı yayın aracı önünde gülerek poz veren ve sonra da Gezi’yi “kahramanlık destanı” gibi sunan bir adamın hakkaniyet, demokrasi, özgürlük gibi dertlerinin olmadığını söylemeye gerek bile yoktur.