Anasayfa / GENEL / Pensilvanya tetikçisi Taraf’ta Gülen örgütüyle ilgili öyle bir yazı çıktı ki!
gulen2

Pensilvanya tetikçisi Taraf’ta Gülen örgütüyle ilgili öyle bir yazı çıktı ki!

“Gülen Cemaati maalesef dünyanın en bencil cemaatidir.” diyen Taraf yazarı Mücahit Bilici son zamanların en sert Gülen örgütü eleştirisine imza atarken “özeleştiri” çağrısı yaptı…

Gülen Cemaati’ne yakın olduğu iddialarına konu olan Taraf gazetesi yazarı Mücahit Bilici günün en çarpıcı cemaat eleştirisiyle dikkat çekti.

Bilici “Gülen Cemaati için özeleştiri vakti” başlıklı yazısında seçim öncesi ve sonrası oluşan tabloyu yorumlarken cemaatin son 10 yıllık sürecini analiz etti. Gülen Cemaati’nin siyasetle kurduğu bağ ve güç zehirlenmesi nedeniyle bir başkalaşım yaşadığını kaydeden Taraf yazarı “Cemaat, geçmişte kendi yaptığı sansür ve talep ettiği tarafgirlikten dolayı özür dilemelidir.” dedi. “Gülen Cemaati maalesef dünyanın en bencil cemaatidir.” diyen Bilici, cemaatin Kürt sorunundan iktidarla ilişkilerine uzanan yanlışlarını sıraladı ve “özeleştiri” çağrısı yaptı.

İşte Bilci’nin yazısındaki ilgili bölüm:

GÜLEN CEMAATİ DÜNYANIN EN BENCİL CEMAATİDİR

Evvelce yazdım, tekrar yazayım: Gülen Cemaati maalesef dünyanın en bencil cemaatidir. İslam’a hizmet misyonu ile hareket ediyor olması bu gerçeği değiştirmiyor. Birey olarak en fedakâr insanlardan oluşan bu cemaat, grup olarak son derece bencil bir şekilde hareket edegeldi. Cemaat haksız yere her şeyi sadece kendine istediği, başkalarını dikkate almadığı için bugün her şeyden haksız yere dışlanıyor. Şu anda resmî olarak size karşı yapılan şeyi, siz sivil olarak diğer cemaat ve gruplara yaptınız. Dışlanma aynasında gördüğünüz sevimsizlik, sizin başkalarına görünen suretinizdir.

NURCU İKEN İSLAMCILIĞA TENEZZÜL ETTİNİZ

Cemaat bugün “başbakana layık olmadığı (gayrimeşru) bir muhabbet gösterdik onun cezası olarak tokat yedik” diye düşünüyor. Bu da yanlış. Bence bir siyasiye veya partiye değil, siyasetin kendisine gösterdiğiniz yanlış muhabbetin tokadını yediniz. Nurcu iken İslamcılığa tenezzül ettiniz. Evet, Cemaat her zaman siyasetin içindeydi. Bunu yeni keşfetmiş gibi yapanların hepsi ya çok cahiller ya da düpedüz yalan söylüyorlar. Özellikle de “ayy, bu cemaati böyle bilmiyorduk” havasındakiler. Bu cemaat her zaman (İslam’a hizmet etmek için)gücü ve iktidarı önemsedi. İslam’a hizmet etmek için güçlü olunması gerektiğine inandı. Ve gücü elde etmek için dürüstlükten taviz verdi. [Şunu da not etmeli: Cemaat’in dine hizmet etmek için içi yanarak içki içmek zorunda olduğunu düşünen bir mensubu, içki içmenin masum kaldığı dünyevilikte olup da siyaseten İslamcı geçinen ve ayet (veya halifeye biat deklarasyonu) sallayan politik soytarılarından daha dindardır.]

CEMAAT İTİCİ

Cemaat tıpkı bir siyasetçi gibi, hakkaniyetin ve doğrunun yanında durmaktansa ayakta kalmanın, kazanmanın cazibesiyle hareket etti. Bugün Başbakan’ın davranışları ne kadar itici ise Cemaat’in de davranışları o kadar iticiydi. Ama tıpkı şimdi hükümete olduğu gibi Cemaat’e kimse sesini çıkartamıyordu. Çünkü Cemaat güçlüydü ve o insanlar da gücün önünde şimdi olduğu gibi boyun eğiyorlardı.

SİYASET YAPAN DOĞRULUKTAN TAVİZ VERİR

Hakikat şudur: Gücü kullanan, gücün tesirine de açık hâle gelir. Silahın güç olursa, daha büyük bir güç karşısında mağlup olursun. Bugün “bizim elimizde hakikat, hükümetin elinde ise yalan varken nasıl oluyor da necip Türk milleti yalanı seçiyor” diye sormanızın sebebi budur. Siyaset yapan doğruluktan taviz verir. Beklentilere, reytinglere hakikati rüşvet verir. Cemaat’in bir dönem Türk milliyetçiliği ile yaptığı popülizmi, şimdiki hükümet Müslüman milliyetçiliği ile yapıyor. İkisi de boş hamasettir.

CEMAATİN KAMUOYUNA ÖZÜR BORCU VAR

Bugün her yerden dışlanan Cemaat’in daha önce her yerde bencilce kadrolaşma, hatta tekelleşme eğiliminde bulunmuş olmaktan dolayı kamuoyuna özür borcu var.

Bugün medyada sansür ve yalakalıktan mustarip olan Cemaat, geçmişte kendi yaptığı sansür ve talep ettiği tarafgirlikten dolayı özür dilemelidir.

CEMAATİN KÜRT POLİTİKASI İFLAS ETTİ

Geçmişte Cemaat, kendi selameti için başkalarını rahatlıkla kamyon tekerlerinin altına atmaktan çekinmezdi, bugün başkaları kendi selametleri için Cemaat’i kamyonun altına atıyorlar. Bu zulmü tecrübe eden Cemaat’in geçmişte sebep olduğu haksızlıklardan dolayı kamuoyundan özür dilemesi, istiğfar etmesi Cemaat’in hayrınadır. (Ayrıca Cemaat, Kürt politikasının iflas ettiğini ve eski ezberlerin terk edilmesi gerektiğini görmelidir.)

EY CEMAAT KİBİR DEĞİL ÖZÜR DİLEME ZAMANI!

Evet, Cemaat kısa vadede kaybetmiştir. Çünkü kaderin tokadını yemiştir. Uzun vadede tasaffi ederse kazanacaktır. Hiçbir sinek uzun süre tavus kuşu gibi görünemez. Uzun vadede herkesin kalitesi ortaya çıkacaktır. Tasfiye çabaları kaderin bir ikazı olarak okunmalıdır. Ey Cemaat, geçmişteki kibir ve hatalarınızdan dolayı özür dilemek için iyi bir zaman değil mi? Kamuoyuna yönelik özeleştiri fazileti göstermekle kaybedecek bir şeyiniz olmayacak; geçmiş yanlışların yükünden başka.

MEDYAGUNDEM

soner-enis

FETÖ’nün Hürriyet ve CHP imamı!

Soner Yalçın Sözcü gazetesinde “Cemaat’in CHP imamı” başlıklı yazısıyla CHP milletvekili Enis Berberoğlu’nun FETÖ bağlantısını …

feto-robot

Nasıl robotlaşıyorlar?

15 Temmuz darbe girişimi, meselenin psikolojik boyutuyla ilgili bir çok soruyu da beraberinde getirdi: Gülen …

ilker4

Askeri darbe iyi bir şey öyle mi İlker Bey?

CNN TÜRK’te Tarafsız Bölge programında Ahmet Hakan’ın programına konuk olan 26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, …

1 Yorum yapıldı

  1. Taraf yazarı Mücahit Bilici’nin kelimesi kelimesine her yazdığına doğru dememiz mümkün değil. Bazı cümlelerini kısaca eleştirmekte fayda var.

    İslam’a hizmet misyonu ile hareket ediyor olması bu gerçeği değiştirmiyor./ Nasıl bir İslam’a hizmet misyonu bu ya? Yatak odalarının görüntülerini şantaj malzemesi olarak mı İslam’a hizmet ediyorlar. Saçmalık! Kendilerinin burjuva hayatlarına hizmet etmek için İslam kullanıyor dersek daha doğru olmuş olmaz mı?

    Nurcu iken İslamcılığa tenezzül ettiniz./ O neydi? Her tarafa, istediğin gibi çekilecek bir ifade!

    Evet, Cemaat her zaman siyasetin içindeydi./ Olmaması gerekir. Başka Cemaatler, tarikatlar neden siyasetin içinde değiller? Siyasetin içinde olurlarsa ülkenin yaşadığı bu durumu yaşarız. Cemaat Cemaatliğini, Tarikat Tarikatlığını bilmediği sürece bu ülke kaostan kurtulamaz.

    Bu cemaat her zaman (İslam’a hizmet etmek için) gücü ve iktidarı önemsedi. Diğer Cemaatler ve Tarikatlar sizlerle aynı görüşte değiller. Devleti yönetenlerin gücü ve iktidarı ellerinde tutması gerektiğine inanıyorlar. En azından ben öyle inanıyorum.

    [Şunu da not etmeli: Cemaat’in dine hizmet etmek için içi yanarak içki içmek zorunda olduğunu düşünen bir mensubu, içki içmenin masum kaldığı dünyevilikte olup da siyaseten İslamcı geçinen ve ayet (veya halifeye biat deklarasyonu) sallayan politik soytarılarından daha dindardır.]/Kendini gizlemek için içki içenlerin varlığı kabullenilmiş görünüyor. Ayet sallama nasıl oluyor? Tipik Cemaatçi sallaması bu olsa gerekir. Tövbe haşa, Peygamebere Kıble şaşırtanlarda bu Cemaatçilerdi değil mi?

    Bugün Başbakan’ın davranışları ne kadar itici ise/ Sana öyle geliyor. Mesela bir tane örnek versene!

    Ama tıpkı şimdi hükümete olduğu gibi Cemaat’e kimse sesini çıkartamıyordu./ Hııı belli oluyor. Hükümete ses çıkaramadınız dan17 Aralık Darbe Operasyonları yapıldı ya! Her gün hakaretler, iftiralar, küfürler onun için havalarda uçuşuyor ya!

    Siyaset yapan doğruluktan taviz verir. Beklentilere, reytinglere hakikati rüşvet verir. Doğru demiş! Bakara Suresinin 188. Ayeti Rabbim şöyle buyuruyor; ‘Aranızda birbirinizin mallarını haksız yere yemeyin. İnsanların mallarından bir kısmını bile bile günaha girerek yemek için onları hâkimlere (rüşvet olarak) vermeyin.’ derken, Fethullah Gülen Hakimleri satın alın, rüşvet verin den bahsetmiş herhalde!

    Bugün “bizim elimizde hakikat, hükümetin elinde ise yalan varken nasıl oluyor da necip Türk milleti yalanı seçiyor” diye sormanızın sebebi budur./ Elinizde ki o hakikat ney? Bize de gösterinde cahilliğimizi giderelim. Geç oni! Hükümetin elindeki yalanda merak konusu olup, toplumun gözüne gözüne çakında görelim. Her gün manşetlere çektiğiniz yalan dolandan bahsediyorsun galiba!

    hükümet Müslüman milliyetçiliği ile yapıyor./ Oni de geç! Aldığın tedrisatın etkisinden kurtulamamışsın. İslam da, Müslümanlıkta Milliyetçilik kavramının yeri yoktur. Müslüman’la için sadece vatanın bölünmez bütünlüğü Milliyetçiliği olur. Gerisi tırışkadan nameler.

    Son sözüm; özür dileyerek işin içinden sıyrılma çabalarınız nafile! Herkesin bir bedel ödenmesi gerekir. Masum binlerce insana yaptığınız zulümün bu dünyada da, ahrette de bir karşılığı olması gerekliliğine inanırım.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir