Paralel örgütün tetikçisi Mehmet Baransu’nun soyadının ‘Delibalta’ olduğu fakat babası tarafından 1986 yılında değiştirildiği ortaya çıktı. Baransu’nun geçmişiyle ilgili nasıl sahtekarlık yaptığı da Yeni Şafak’ta yer alan haberle gözler önüne sergilendi. İlginçtir Baransu’nun tetikçi abisi Emre Uslu da soyadını değiştirmişti, onun da soyadı eskiden “Deli” idi. İki “deli”, paralel örgütün tetikçisi olarak Türkiye’nin başına çorap örmeye kalkıştı. İşte Yeni Şafak’ta yer alan Baransu haberi:
Gazeteci Mehmet Baransu’nun babası Bahattin Delibalta’nın, Oltu Tapu Kadastro Müdürlüğü’nde kardeşiyle beraber çalıştıkları anlaşılmasın diye 1986 yılında soyadını ‘Baransu’ olarak değiştirdiği öğrenildi. Baransu soyadındaki sır ise 1986 yılında dönemin Erzurum Milletvekili Hilmi Nalbantoğlu’nun TBMM’ye yazdığı soru önergesi ile ortaya çıktı. Soru önergesinde, Baransu’nun 1986 yılına kadar soyadları Delibalta iken, babası Bahattin Delibalta ile amcası Nurettin Delibalta’nın Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Personel Dairesi’nde iki kardeşin beraber çalıştıkları anlaşılmaması soyadını Baransu olarak değiştirdiği bilgisi yer alıyor. Bunu öğrenen dönemin devlet bakanı ise Baransu’nun babası ve amcasının aynı yerde çalıştığını tespit ederek Mehmet Baransu’nun babasını Hınıs Kadastro Müdürlüğü’ne atamasını gerçekleştirdi.
Baransu başka türlü anlatmıştı
Daha önce bir televizyon programında yaşadıklarını anlatan Mehmet Baransu, “İlkokul 4’e kadar Erzurum’un Oltu ilçesinde okudum. Oltu eğitim seviyesi açısından çok iyi bir ilçeydi. Tam bir Karadeniz ikliminin yaşandığı bir yerdi. Sonra babamı terör bölgesine sürdüler. Babam devlet memuru, tapu kadastrocuydu. Babamı sürmelerinin nedeni de şuydu: Babam tapu kadastrocu olduğu için aralarında siyasetçiler de var. Yine bugünkü gibi iktidarı elinde tutanlar fakirin tarlasını, hazine arazisini kendi üzerlerine geçirmek istiyorlar. Babam da bunu karşı çıktığı için Erzurum’un Hınıs ilçesine sürüldü. O ilçe de o dönem terörün en yoğun olduğu ilçelerden biridir. Babam orada da aynı şeyi yaşadı. Orada da aşiretler, ağalar vardı. Babam hayatta kalmak için geceleri nöbet tutuyordu. Akşam eve sağ dönüp dönmeyeceğini bile bilemiyorduk. Ben de abimle beraber nöbet tuttum. Ben bunları yaşadım. Çünkü aşiret ağaları vardı. Tarla meselesi yüzünden cinayetler işlendi orada” demişti.
Soyadını değiştirip kardeşliğini gizledi
17 Kasım 1986 tarihinde SHP Erzurum Milletvekili Hilmi Nalbantoğlu tarafından hazırlanan soru önergesinde yer alan ifadeler şöyle:
“Erzurum, Oltu ilçesi Kadastro Müdürü Nurettin Delibalta ile kadastro komisyon üyesi Bahattin Baransu (Delibalta) öz kardeş olduklarından aynı ilçede aynı teşkilatta neden senelerden beri çalıştırılıyorlar? (Bahattin Delibalta durumu Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Personel Dairesi’nden saklayabilmek için mahkeme kararı ile soyadını Baransu olarak değiştirmiştir) Kadastro komisyonunda bu iki kardeşin birlikte oldukları sürede verdikleri yargısal kararların hukuki sonucu ne olacaktır? Üçüncü derece kan hısımlığına kadar yakın akrabaların böyle bir yargısal komisyonda görev yapmaları hukuken mümkün müdür?”
Bakan hemen Hınıs’a sürdü
Dönemin Devlet bakanı M. Tınaz Titiz tarafından cevaplanan soru önergesin ise Mehmet Baransu’nun babası ve amcasının kardeş olduklarının tespit edildiğinin ve farklı yere atamasının yapıldığı yazıldı. Verilen cevapta, “Erzurum Oltu ilçesi Kadastro Müdürü Nurettin Delibalta ile komisyon üyesi Bahattin Baransu kardeş oldukları bilinmemekte idi. Kadastro Komisyonu Başkan ve üyesinin kardeş olmalarının verdikleri kararların hukuki sonuçları itibariyle yasal bir sakınca bulunmamaktadır. Buna rağmen kardeş oldukları tespit edildiğinde Bahattin Baransu’nun Hınıs Kadastro Müdürlüğü emrine ataması yapılmıştır” denildi.
(YENİ ŞAFAK)
alın size bir haber daha. kesin haber yapın. komediye bakın komediye.
http://www.zaman.com.tr/politika_bahceli-17-25-aralik-defteri-kapanmayacaktir_2273851.html
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yurtdışındaki okulları kapatma girişimini değerlendirdi. Bahçeli, “Siyasi iktidar, bir husumet zehri içmiş. Her tarafta, bir yere bu zehri akıtmakla meşguldür. Söylenecek söz yoktur. Yaptığı doğru da değildir” dedi.
bir de geçmişe bakın !!! bahçeli ne demiş gülene. kapat okulu dememiş mi
Size akıllı diyenin…. diye zamanında çok dedik! Bu kadar isabetli olacağını nereden bilelim? Emre yıllarca memleketini saklamasının altında güvenlik falan hikayesi anlatıp durdu, memleketini gizlemesinin altında ‘Deli’ soyadının ne gibi etkisi olduğunu merak ediyorum.