Paralel yapının sözde Selam Tevhit soruşturması mercek altına alınınca kumpas üstüne kumpas çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı adım adım izleyen ve dış politikayı ilgilendiren toplantıları takibe alan çete, firari örgüt lideri Gülen’in talimatıyla MİT’in yardım TIR’larını durdurdu.
Paralel yapının yürüttüğü 17-25 Aralık darbe soruşturmalarının başarısız olmasından sonra deşifre olan sözde Selam Tevhid soruşturması üzerine soruşturma başlatan İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili İrfan Fidan önemli bilgilere ulaştı. Sözde Selam Tevhid soruşturması kapsamında Suriye’ye yardım götüren MİT TIR’ları için düğmeye basıldığı ortaya çıktı. 1 ve 19 Ocak 2014 tarihlerinde Hatay ve Adana’da başlatılan kumpas operasyonları engellendikten sonra Şubat ayında Selam Kumpası da deşifre edildi.
İnsani yardım konuşuldu
Savcılık paralel yapının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Bakanlar ile gazetecileri dinlediği sözde Selam dosyasında yer alan 554 GB’lık veriyi inceledikten sonra TIR’ların da Selam Kumpası kapsamında durudurulduğunu belirledi. Paralel çete, 24.11.2012 tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Fidan ile Suriye Ulusal Konseyi Başkanı Muaz El Hatip’in görüşmesini izledi ve kayda aldı. Burada Suriye’ye yapılacak insani yardımlar ve Suriye politikası konuşuldu.
Uydurma soruşturmalar
Dosyada bu görüşmelere ait paralel çetenin yaptığı teknik ve fiziki takip verilerine de ulaşıldı. Paralel yapının Dolmabahçe Başbakanlık Ofisininin güvenlik sistemlerine sızdığı ve buradan da görüntü aldığı belirlendi. Çetenin sözde Selam için delil olabilecek alternatif MOBESE kayıtlarını da dosyaya eklediği öğrenildi.Bu kapsamda yapılan çalışmada “Fethullah Gülen liderliğindeki FETÖ/PDY örgütünün devlet kurumları içerisine paralel bir yapılanma oluşturarak hazırladıkları uydurma soruşturmalarla üst düzey devlet yöneticilerini sözde Kudüs Ordusu terör örgütü ile irtibatlı göstererek yapacakları operasyonel çalışmalarla Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin görevini yapamaz hale getirmeyi planladıkları ve bu kapsamda kendi güdümlerinde olan ve örgüt içerisinde yönetici üye konumunda bulunan basın yayın kuruluşlarında dizi senaryoları ve köşe yazarları ile amaçları doğrultusunda kamuoyu oluşturmaya çalıştıkları” değerlendirmesi yapıldı.
Hedef Tayyip Erdoğan
Yine örgütün “kendi güdümündeki basın yayın kuruluşları aracılığıyla hem 17 Aralık 2013 öncesi hem de sonrasında kamuoyunda kabul ettirmeye çalıştıkları uydurma Selam Tevhid soruşturması kapsamında da MİT’i İHH üzerinden El Kaide’ye silah ve mühimmat yardımında bulunduğu ve böylelikle Türkiye’nin terörü destekleyen ülkelerden olduğu bu eylemlerden de doğrudan ve dolaylı olarak MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve MİT’in bağlı bulunduğu Başbakanlığın, dolayısıyla Erdoğan’ın sorumlu olduğu kurgusu oluşturmaya çalıştığı” belirtildi.
Paralel medya desteği
Savcılığın tespitlerine göre başta Emre Uslu olmak üzere örgüt güdümündeki basın yayın kuruluşlarının kamuoyu oluşturmaya yönelik yazılar yayınladıkları ve sosyal paylaşım sitelerindeki hesaplarından paylaşımlarından bulundukları Kasım 2013 tarihinde Adana’da yakalanan TIR ile 1 Ocak 2014 ve 19 Ocak 2014 tarihlerinde Hatay ve Adana illerinde durdurulan MİT TIR’larının durdurulması olayının öncesi ve sonrasında yine örgüt güdümündeki basın yayın kuruluşlarında da aynı kurgusal haberler yayınlandı.
ERDOĞAN’I TAKİP EDİN
Paralel yapı, firari terör örgütü lideri Gülen’in talimatının ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı yakın takibe aldı. Erdoğan’ın telefonu dışında gerçekleştirdiği önemli toplantıları da dinleyen örgüt, devletin teknik olanaklarını da kullandı.
HAKKINDA YAKALAMA KARARI ÇIKARILMIŞTI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu’nca, daha önce yürütülen ve takipsizlik kararı verilen ‘’Sözde Kudüs Ordusu Terör Örgütü’’ soruşturmasında usulsüzlükler yapıldığı iddialarına ilişkin 22 Temmuz’da yapılan operasyonda, aralarında eski İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün’ün de olduğu 11 emniyet görevlisi tutuklanmıştı. Soruşturmayı genişleten savcılık, yeni deliller doğrultusunda Şubat 2015’de, ‘’terör örgütü kurmak ve yönetmek’, “kurulan örgüte üye olmak”, “terör örgütünün faaliyeti kapsamında siyasal veya askeri casusluk”, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs’’ suçlarından 29 şüpheli hakkında gözaltı kararı vermişti. 22 Temmuz’dan bu yana yürütülen soruşturma kapsamında toplam 28 kişi tutuklanmış, Fethullah Gülen ve Emre Uslu hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmıştı.
34 MUVAZZAF ASKER GÖZALTINA ALINDI
Kamuoyunda “Selam-Tevhid” olarak bilinen sözde ‘Kudüs Ordusu Terör Örgütü’ adlı soruşturmada usulsüzlük yapıldığı iddialarına ilişkin ‘’Paralel Yapıya’’ yönelik yürütülen soruşturmada, hakkında yakalama kararı verilen 34 kişiden 24’ü gözaltına alındı, 10 şüpheliyi yakalama çalışmaları ise sürüyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında Ankara, Adana, Kayseri Hatay, Mersin ve Diyarbakır’da, 1 Jandarma Yarbay, 2 Jandarma Binbaşı, 2 Jandarma Yüzbaşı, 7 Jandarma Üsteğmen, 1 Jandarma Teğmen, 12 Jandarma Astsubay ve 8 Jandarma Uzman Çavuş rütbesinde 33 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Gözaltına alınan 24 şüpheli, MİT TIR’larının durdurulmasına ilişkin Adana Ağır Ceza’da ‘Casusluk’’tan da yargılanıyor. Bu operasyon kapsamında ise aynı şüpheliler hakkında ‘’Terör örgütüne üye olmak’’ ve ‘’Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya veya Görevini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs’ suçlarından göz altına alındı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu yaptığı açıklamada Toplam 34 şüpheli hakkında yakalama ve gözaltı kararı verilmiştir. MİT’e ait yardım tırlarının durdurulmasının sebebinin, aynı soruşturmada uydurma gerekçelerle şüpheli konumuna sokulan MİT ve İHH isimli sivil toplum kuruluşu üzerinden devlet kurumlarını terörle ilişkilendirmek olduğu anlaşılmıştır” ifadelerini kullandı.
(KEMAL GÜMÜŞ/STAR)
