MEDYAGUNDEM.COM- Ertuğrul Özkök bugün yine ilginç itiraflarla dolu bir yazı kaleme aldı. “İçimde bir teke var. Keçi yani… Bir de şeytan…” diye itirafta bulunan Özkök, bir de “şeytanın askerleri”ni saydı.
“Kafam Marvel karakterleriyle dolu… Türk basınında bazı isimleri okudukça Marvel karakterlerinden oluşan ‘Yenilmezler’ filmi geliyor aklıma.” diyen Özkök köşesinde “askerleri”ni listeledi.
Listedeki isimlere bakıldığında hepsinin “arkasındaki” isim Özkök olarak bilinirdi ve itiraf da Özkök’ten geldi. Listede Ahmet Hakan adının olmayışı ise şaşırttı!
Özkök listesinde yer alan isimlere Özkök’ün düştüğü notlar şöyleydi:
HASAN CEMAL
İşte Hasan Cemal…
“Kâğıt üzerinde” üstünü çizseniz, yok etseniz bile, hayattan yok edemeyeceğiniz bir isim.
O bir Marvel kahramanı…
En Iron Man hangisidir derseniz? İşte o…
“Yenilmez”, “yenilemez” bir gazeteci.
NURAY MERT
Nuray, Mert soyadını hak eden kadındır. Herkes giderken Mersin’e, o tersine gitmeyi bilir.
Meydan okuyarak, riskini alarak, bedelini ödeyerek…
O da bir “Yenilmez”, “yenilemez”, “yok edilemez”…
Dimdik bir siyasi duruşun, kadınlıktan asla vazgeçmek anlamına gelmediğini, giyimiyle, duruşuyla, bakışıyla her an ispatladığı için, Natasha Romanoff diyeceğim…
CAN DÜNDAR
O “Captain Amerika”…
Yani “Captain Türkiye”…
Elindeki kalkan, onu kemgözlere karşı hep korudu… Koruyacak da..
O da bir “yenilmez”, “yenilemez”…
ORAY EĞİN
İlk gördüğümde karşıma dikilmiş, parmağını gözüme sokmuş, beyaz pantolonlu ve beyaz tişörtlü 16 yaşında bir gençti.
“Babıâli’nin bütün dinozorlarına savaş açacağım” demiş ve devam etmişti:
“Bu listeye siz de girerdiniz ama pazar yazılarınız sizi kurtarıyor” demişti.
Medyaya geldi ve dediğini yaptı.
Bazen Don Kişot gibi yaptı, bazen gerçekten yaptı.
Yani bazen Hulk oldu, köşe yazarlığında devrimler yaptı, yumruğunu vurunca kırdı döktü…
Bazen Dr. Bruce Banner haline döndü.
Her iki halinde de “yenilmez”di, “yenilemez”di…
ECE TEMELKURAN
İzmirli olacak, kadın olacak ve “yenilir, yutulur lokma” olacak… Olmuyor işte, olamıyor. Köşesini kaybetti, kalemini daha da kazandı. Romanları best seller. Köşesi susturuldu, vicdanı, bir de vicdanının sesi susturulamadı.
Türkiye’den kayboldu, Tunus’ta çıktı… Sonra bir de Gezi’den çıktı.
Korkakların, boyun eğmişlerin, biat ahvadının “karadulu”…
Soktumu öldürmese bile fena acıtıyor, iz bırakıyor. Aşağılık erkek raconunu zerre kadar umursamadığım için ona Natasha Romanoff diyorum.
SONER YALÇIN
Silivri’ye ziyarete gittiğimde onu kilo vermiş, azimli ve kararlı görmüştüm.
“Ekibin Loki’si bu” demiştim. Thor’un üvey kardeşi.
Sonra düşünmüştüm.
Aslında Thor da o.
Yani kendi kendinin hem öz hem üvey kardeşi bir kişilik.
Ne yazsa tutuyor… Ne dese okunuyor. Silivri zindanına tıkıyorsunuz, Allah vergisi yazma kabiliyetiyle parmaklıkları açıyor, kıvırıyor, oradan bir best seller olarak çıkıyor. Yıkıcı, ama aynı zamanda yıktığını yapıcı…
Tuttuğunu koparıcı…