MEDYAGUNDEM.COM- Paralel örgütün medyadaki en önemli üssü Hürriyet gazetesi, yeni bir paralel kumpasın merkezi oldu. Bugün internet sitelerine Yılmaz Özdil’in yazısının sansürlendiği bombası düştü.
Hürriyet Özdil’in Başbakan Erdoğan aleyhindeki yazısını yayınlamamış.
Normalde sürekli Erdoğan ve partisine saldıran gazetenin şimdi Özdil’i sansürlemesi de neyin nesiydi?
Haberlerin arka planına bakınca Hürriyet’in Erdoğan ve iktidarı üzerinden Türkiye’de “basın özgürlüğü” tartışması başlatacak paralel bir senaryo yazdığı anlaşılıyor.
Şimdi gelin iz sürelim…
HABER PARALEL SİTEDEN DUYURULDU
Özdil’in sansürlendiği haberi paralel örgütün internetteki operasyon sitelerinden t24’de yayınlandı.
T24’ün haberinde, Hürriyet’in en çok okunan yazarlarından olan Yılmaz Özdil’in Başbakan Tayyip Erdoğan‘ı eleştiren son yazısına müdahale edildiği iddia edildi.
t24 sitesi daha önce Doğan medyasında kurulan bir siteydi. Doğan Akın’ın sahibi olduğu site Hürriyet’te özellikle Mehmet Y. Yılmaz ve Okur Temsilcisi Faruk Bildirici ile de yakın ilişkilere sahip. Özdil haberine bakıldığında t24’e Hürriyet içinden sızdırma yapılmış.
Mesela haberdeki şu ifadeler Hürriyet içinden verilen bilgilere işaret:
“Diğer yandan, Berberoğlu’nun Genel Yayın Yönetmenliği’nden istifasının ardından Hürriyet Gazetecilik Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı’nın gazetedeki toplantılara katıldığı, sayfaları yayından önce kontrol ettiği, bazı haber ve yazıların değiştirilmasini istediği öğrenildi. Berberoğlu’nun beş yıl yürüttüğü genel yayın yönetmenliği işini patron olarak Vuslat Doğan Sabancı’nın fiilen üstlenmiş gibi bir görüntü doğduğunu belirten Hürriyet çalışanları, Özdil krizi yaşanabileceğini söylediler.”
OPERASYONU DEŞİFRE EDİYORUZ
Paralel örgütün kontrolündeki Hürriyet gazetesi Türkiye’yi uluslararası kamuoyunda basın özgürlüğü tartışmalarında zora sokmak için bir senaryo hazırlamış görünüyor.
Yılmaz Özdil her ne kadar çok okunsa da Aydın Doğan’ın Özdil’den pek de hazzetmediği medya kulislerinde konuşulur.
Hürriyet Özdil’den kurtulmak için “hükümet baskısı” algısıyla bir senaryo yazdı.
Buna göre Özdil’in önce yazısı yayınlanmadı, haber tüm medyada patladı, yetmedi Özdil’in yayınlanmayan yazısı sızdırıldı. Yazısı paralel örgütün 17-25 Aralık darbe girişiminde kullandığı tape-şantaj-montaj kasetlerindeki iddialardan oluşuyordu.
PARALELLER ÖZDİL’Cİ OLDU
Haberlerde Vuslat Doğan Sabancı’nın özellikle yazıya müdahale ettiği algısı oluşturulmaya çalışıldı. Oysa Vuslat Doğan Sabancı Hürriyet’teki paralel çizginin mimarlarından biridir.
Hürriyet sevmediği bir yazardan kurtulurken, onu da hem kahramanlaştırıp, hem de sorumlusu hükümetmiş gibi göstererek asıl Hürriyet’i tartıştırmak yerine, “ne yapalım baskı altındayız” gibi bir algıya hizmet etti.
Özdil’e sansür iddiasını ilginç olansa en çok paralel medya ve paralel gazeteciler köpürttü.
Paraleller birden Yılmaz Özdil’ci kesildi.
Bakın Bülent Keneş isimli en azgın haşhaşi bizi nasıl haklı çıkarıyor:
Oysa ortadaki tam bir senaryoydu.
Eyüp Can başta olmak üzere tüm kritik kadroları paralel örgütün elemanlarının elindeki Hürriyet’in Özdil üzerinden operasyonu tam bir numara. Daha paralel örgüt militanlarını kovmayan Hürriyet, Özdil’i “hükümet korkusu” ile sansürlediğini iddia etse de buna kimse inanmaz.
PARALEL ÖRGÜTE ALTIN TEPSİDE SUNULAN MALZEME
Yapılan tam bir paralel operasyon… Hem Özdil’i yine paralel örgütün gazetesi Sözcü’ye yollayacaklar, bu süreçte hükümeti tartıştırıp, paralel örgüte malzeme verecekler… Paralel örgüt Özdil üzerinden Batı kamuoyunda da “Hükümet Türkiye’nin en çok okunan yazarını kovdurdu, bir de Cemaat ile uğraşıyor, biz o kadar haklıyız ki” algısı yaratacaklar. Yani Hürriyet Özdil operasyonu ile paralel örgüte altın vuruşluk malzeme verdi.
Gülen örgütü kendini kurtarmak için önümüzdeki süreçte “hükümeti gayrimeşru” gösterme operasyonlarına hız kazandıracak. Özdil’e hükümet dokunmuş gibi gösterilerek, Gülen örgütü kendini kurtaracak kalkanlar peşine düşecek. Yazar sansürleten, gazeteci kovduran bir hükümet algısıyla Gülen örgütü kendini mağdur ve meşru göstermeye çalışacak. Hürriyet de Özdil sansürü ile bu paralel operasyonun düğmesine bastı.
Yani mesele Hürriyet’in hükümete yanaşma çabası falan değil… Hükümet baskısı hiç değil…
Eyüp Can, Bülent Mumay, Candaş Tolga Işık ve diğer tüm kritik kadrolardaki paraleller Hürriyet’te durduğu sürece Özdil operasyonunu hükümete tahvil etme tezgahını kimse yemez…
İddia ediyoruz bu operasyonun bir parçası da Özdil’dir. Hürriyet’te yayınlanmayan yazısı tamamen paralel örgütün yalanlarına dayanan Özdil hükümete karşı Pensilvanyacı bile olmuştu.
Dolayısıyla yürütülen paralel operasyon Özdil’e Hürriyet sansürü değil Hürriyet’in paralel bir kumpasıdır..
Anlaşılan Aydın Doğan durumun vahametinden habersiz kafa çekip duruyor. Gazetecilik gibi görünse de Aydın Doğan’ın nasıl bir derin yapılama içine girdiğini şimdi daha iyi anlayabiliyoruz. Fırsatını bulduğu an darbe üstüne darbe vurmak için böyle bir kadrolaşma içinde olduğuna göre, hedefi hükümetin en zayıf anını yakalamaktı, olmadı, olmuyor. Hükümetin, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın her seçimden zaferle çıkması kadroların yavaş yavaş tasfiye edilmesine neden olduğu izlenimi ediniyorum. Aydın Doğan’ın bu kadrolaşması pek hayra yorulacak bir girişim olmadığı kesin, şu an yaşanan da bu süreçte bunları doğrular mahiyettedir. Olay sadece Pensilvanyalı vatan hainin gurubuyla değil Aydın doğan medya gurubuyla da ilintili olduğu ortaya çıkmıştır. Başarısızlıkla sonuçlanan operasyon artıklarından olan Yılmaz Özdil’in tasfiye girişiminden şunu anlamak gerekiyor. Hem Hükümeti yıpratmak hem de Hükümeti en zayıf anında yakalayıp darbe yapamayan kadroların tasfiyesine gidildiğini söyleyebiliriz. Hükümeti yıpratmak, zayıf düşürmekle görevli Aydın Doğan ekibi artık tasfiye edilmelidir kararını Baronların kararı olarak da görebiliriz. Tasfiye edilmezse yarın bir gün bütün pislikleri, darbe girişimleri ortaya çıkar korkusu, endişesi Yılmaz ineğinin çayıra salıverilmesine neden olmuş gözüküyor. Bülent Keneşinkof itini konuşmaya bile değmez. Haşhaş+Kolonya+İspirto’nun dibinde sabahlayan zağarı adam yerine bile koymamak gerekir.