MEDYAGUNDEM.COM- Yıldıray Oğur bugün Türkiye gazetesindeki köşesinde merkez medyada patron parasıyla “devrimcilik oynayan gazetecilerin”, merkez medyada patron parasıyla faşistlik yapanların ipliklerini pazara çıkardı.
“Merkez medya ‘merkez’e!” başlıklı yazısında Mustafa Mutlu’dan giren Oğur, Ruşen Çakır, Can Dündar ve Ece Temelkuran’dan çıktı.
Oğur’dan bazı alıntılar şöyle:
BİR PATRON MUSTAFA MUTLU’YU NİYE FİNANSE ETSİN?
Bırakın “ipini çekin” çağrısı yapılan iktidarla ilişkisini bozmak isteyip, istememe meselesini, “beynini kullan” diye aşağılanan halka hem gazete hem tüp satmaya çalışan bir patron neden finanse etsin böyle bir fikri?
Gazetelerin çoğu kâr etmiyor. Patronlar çeşitli motivasyonlarla o gazeteleri finanse ediyor. Patronun bu motivasyonuyla, gazetecinin, köşe yazarının motivasyonu uyumluysa medya hep bağımsız, hep özgür. Peki bir gün o motivasyonlar birbirini tutmadığında?
Merkez medya düzeni esas patronun asker olduğu eski düzene göre kurulmuştu. O düzende askerler ve büyük patronlar dışında atış serbestti. Kadrolar o atışları yapacaklarla dolduruldu. Laik merkez medyaya sosyalist parti gazetelerinden bile yollar çıkıyordu. Eski devrimciler yeni holding gazetelerini doldurdu. Düşman ortaktı.
Ama artık Türkiye’nin merkezi değişti. Merkez medya da değişiyor. Patronların objektifleri 2010’dan beri Ankara’nın yeni patronuna çevrili. Fazla mahçuplar, çünkü bu olmasın diye generallerle gazetecilik bile oynadılar.
Değişen sadece tepeler değil. Artık sadece “vatandaşlar” değil, ”halk” da gazete okuyucusu. Yani halka bidon kafalı, beynini kullan, ensestçi demek eskisi kadar rahat değil. Etrafta pek çok radar var. Birinden birine takılıp, cezayı yemek an meselesi.
BU İFADELER RUŞEN ÇAKIR’LAR, ECE TEMELKURAN’LAR İÇİN
Medya özgürlüğüne darbe değil yeni durum. Radarların olmadığı hızın serbest olduğu boş alanlar da var. Ay sonu bu hız merakınıza yüklü bir ödeme yapılmamasına razıysanız tabii.
Yıllarca büyük holdinglerin medyalarında çalışıp ilk gördüğü halk ayaklanmasına devrim demek isteyen, yıllarca çalıştığı büyük bir finans devi olan holdingin kanalının bir ayaklanmada hurdaya çevrilmiş canlı yayın arabasının önünde hatıra fotoğrafı çektiren gazeteciler artık devrimci hayallerinin peşinden mallarına el koymayı düşündüğü burjuvazinin yüklü maaşları olmadan gidecek. İşe hizmetçi parası kadar olan topuklularla değil, metrobüsle gitmeyi göze alanlar için medya sonuna kadar özgür.
OĞUR’UN YAZISI İÇİN TIKLAYIN