MEDYAGÜNDEM- Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç, bugün çarpıcı bir yazıyla basının haysiyetsiz kesiminin yürüttüğü bir kirli propagandayı yerle bir etti.
Yazısında isim vermedi ama Hürriyet yazarı Ahmet Hakan’ın utanmazlığından girdi, haysiyetsizliğinden çıktı.
Ama yazısında en önemli bölüm, “Gezi kalkışması” ile “kan hesabı” yapanlara hesap sordu.
Yazısından bazı bölümler şöyle:
(…)
BASININ HAYSİYETSİZ KESİMİ
Basının haysiyetsiz kesimi zannediyor ki, Gezi Parkı eylemleri sırasında hayatını kaybeden insanlar için, halkın bir kesimi “Oh olsun” diye sevinç naraları atıyor.
Haberlerini böyle sunuyorlar…
Bunu demeye getiren yazılar yazıyorlar.
Hürriyet gazetesinde yazan bir zavallı da, fırsat düşürdükçe, hayatını kaybedenler üzerinden, “karşıt barikat” yorumları yapıyor.
Bu arkadaşı okuduğunuzda şöyle bir çıkarım yapıyorsunuz:
Her ölüm, “oleeeyyy” çığlıklarıyla karşılanıyor halkın bir kesiminde.
Kafayı yemiş ve gözünü kan bürümüş bir “yandaşlar topluluğu”, polis gazı bastıkça “Erol Taş kahkahaları” atıyor, TOMA’lar saldırdıkça zevkten dört köşe oluyor, “Ali İsmail Korkmaz öldü” haberi gelince mutluluk gözyaşları döküyor.
Bunu yazıyorlar…
Bunu çalıp söylüyorlar…
Biri de, ölenler için “hükümet tarafından” hiç başsağlığı gelmediğini, buna çok şaşırdığını ama aslında şaşırmaması gerektiğini yazıyor. Hâlâ utanmadan piyasa kızıştırıyor.
Birileri görev sayıp, bugüne kadar hükümet yetkililerinin ve sözcülerinin, ölenler için dilediği başsağlığı mesajlarını (metinlerini) toplayıp bu arkadaşın gözüne sokar mı, bilmem.
Ben hükümet olsam, bunu yapardım.
İnsan içine çıkamaz hale gelinceye kadar eylemimi sürdürürdüm işbu kızıştırıcı ve fırsatçı arkadaş üzerinde…
Utanma duygusunu tümüyle kaybettiği için, bildiğini okumaya devam ederdi, orası ayrı…
(…)
ÖLÜMLER ÜZERİNDEN HESAP YAPTINIZ
Kusura bakmayın ama o insanlar sadece devletin ölçüsüz şiddetine değil, biraz da sizin “ergen düşlerinize” kurban gittiler.
O ölümler üzerinden hesap yaptınız.
O ölümler üzerinden “hükümet devirmece” oyunu oynadınız
O ölümler üzerinden “Erdoğan nefretini” siyaset diline çevirdiniz.
O ölümler üzerinden “devrim”hayalleri kurdunuz.
O ölümler üzerinden “demokrasi sandık demek değildir” nutukları attınız.
Daha kaç kişinin ölmesi gerekiyor?
Kaç ölü işinizi görür?
(…)