MEDYAGUNDEM.COM- Yeni Şafak’ta Abdülkadir Selvi bugün Kemal Kılıçdaroğlu’nun başörtüsü ile sınavını öyle bir yazdı ki, Kılıçdaroğlu’nu sokağa çıkamayacak hale getirdi.
Selvi hiç uğraşmadı, sadece Kılıçdaroğlu’nun yakın dönemdeki sözlerini hatırlattı.
Selvi’den aktaralım:
CHP’NİN ÇARŞAF AÇILIMLARI
17 Kasım 2008.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Sultanbeyli’de çarşaf açılımı yaptı.
27 Kasım 2012
CHP Genel Başkan Yardımcıları Adnan Keskin, Gürsel Tekin ve Genel Sekreter Bihlun Tamaylıgil İzmir Buca’da ikinci çarşaf açılımı yaptı.
7 Mart 2010
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Mersin’de bir grup partili kadının çarşafı yırtma eylemi yapmasını eleştirerek, ‘CHP’nin böyle yırtma, yakma, yok etme gibi bir siyasi üslubu yoktur’ dedi.
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ise Mersin’deki çarşafı yırtma eylemindeki görüntülerin çok rahatsız edici olduğunu belirterek, ‘Bu CHP’ye karşı provokasyondur’ dedi.
Çarşaf, CHP ilişkisine dair eski ve mevcut genel başkandan örnekleri uzatmak mümkün.
Ama burada kesiyorum.
Seçim öncesinde çarşaf açılımı yapıp, seçimden sonra başörtüsünü yasaklatmak için Anayasa Mahkemesi’ne ve Danıştay’a koşan CHP gerçeğine dönüyoruz.
Dönüyoruz dönmesine de burada bir farklılık var.
KILIÇDAROĞLU’NDAN TÜRBAN SÖZÜ
Hükümetin kamuda başörtüsü yasağını kaldıran düzenlemesinin dahi, Kılıçdaroğlu’nun ılımlı politikasına bağlayanlara hürmeten Kılıçdaroğlu-türban ilişkisine değinmek istiyorum.
22 Ağustos 2012
Kılıçdaroğlu’ndan türban sözü.
TÜRBANI DA BİZ ÖZGÜR KILACAĞIZ
‘Türbanı da biz özgür kılacağız’
CHP Genel Başkanı adına önemli bir güvence. İddialı bir söz.
Kılıçdaroğlu, türban sorunun çözmekte kararlı. Hem de öyle ki, ‘Sayın Başbakan siz türbanı da engellediniz. Söz veriyorum türbanı da biz özgür kılacağız’ demişti.
Nerede demişti bunları? Habertürk’ün canlı yayınında. Ahmet Hakan’ın CNN-Türk’teki, ‘Tarafsız Bölge’sinde.
BENİM ADIM KEMAL GÜVENCESİ
Hatta bir de güvence vermişti. ‘Benim adım Kemal’ güvencesi.
‘Benim adım Recep değil adım Kemal. Halkın Kemali’yim ben. Sözümün arkasında duracağım.’
Doğrusu da bu. Bir liderin halkına güven vermesi için sözünün arkasında durması gerekiyor.
‘Kılıçdaroğlu’ndan, Meclis’te türbana yeşil ışık’ başlıklı haberde ise, Kılıçdaroğlu’nun, ‘Kılık kıyafet konusu Anayasa konusu değildir. İçtüzükte de bir sorun yok’ sözleri yer alıyor.
Peki Merve Kavakçı’nın yemin etmesinin engellendiği gün Meclis’te olsa Ecevit’in yaptığını yapar mıydı?
‘Milletin oyuna ve seçtiği kişilere saygı göstermek her siyasi partinin görevidir.’
Net olmasa da Kılıçdaroğlu’nun Ecevit gibi hareket etmeyeceğini gösteriyor bu cümle.
Ha Ecevit, ‘Bu hanıma haddini bildirin’ diye kürsüye fırladı ne oldu? İlk seçimde millet ona haddini bildirdi. Yüzde 22’den yüzde 1’e indirmek suretiyle.
KİM DEMOKRAT ŞİMDİ GÖRECEĞİZ?
AK Partili 3 kadın milletvekilinin Meclis’e başörtülü gelme kararıyla birlikte bu iş bir turnusol kağıdına döndü. Kim demokrat, kim özgürlükçü göreceğiz.
CHP milletvekilleri, Ecevit’ten aşağı kalmayacak bir tepki göstermeye hazırlanıyor.
Ecevit gösterdi de ne oldu? Millet bunlara da hesabı sandıkta sorar.
‘Halep oradaysa arşın burada’ Kemal bey. TV kanallarının canlı yayınlarında ettiğiniz özgürlükçü sözleri bir anlamı olacak mı göreceğiz
Meclis Başkanı Cemil Çiçek’le konuştum. ‘İçtüzükte, başörtülü giremez diye bir hüküm yok. O nedenle içtüzük engel değil’ dedi. TBMM İç Tüzüğü’nün 56. Maddesi’nde sadece, ‘Bayanlar tayyör giyerler’ diye bir ibare yer alıyor.
Bu durumda CHP’nin Esed muhibbi Genel Başkan yardımcısı Faruk Loğoğlu neye göre, ‘Meclis’te başörtüsüne izin vermeyeceğiz’ diyebiliyor?
Bu yetkiyi nereden alıyor?
KILIÇDAROĞLU SÖZLERİNİ YUTACAK MI?
Cumhuriyet’in 90. yılında Cumhurbaşkanı eşi Meclis’in dinleyici localarına girebildi. Anayasa ve yasalarda hiçbir engel olmamasına rağmen seçilmiş milletvekillerinin Meclis’e girmeleri CHP milletvekillerince engellenmek istiyor.
Bakalım CHP’nin Genel Başkanı ne yapacak? Sözlerini yutacak mı, yoksa liderliğini gösterecek mi?
Türban işi Kılıçdaroğlu’nun samimiyet testine dönüştü.
SELVİ’NİN YAZISI İÇİN TIKLAYIN
Ya nerden çıkarttınız, Kemal öyle birşey demiş olabilir mi? O başka birşey demiştir. Siz, biz yanlış anlamışızdır. Kemal yalan mı söyleyecek!