Takvim gazetesi genel yayın yönetmeni Ergün Diler, bugün çok dikkat çekici yazıyla gizemli bir haber kaynağının Rodos’ta kendisine anlattıklarının yazdı.
Geçtiğimiz günlerde Pensilvanya’daki çiftliğinde Gülen’i perişan eden Neo-conlar, Neo-conların Gülen’e verdiği yeni görev, TSK’da rütbe kazanan iki paralel paşa… Neler neler…
İşte bir solukta okunacak yazı:
HAKAN FİDAN’I BİR BAŞKA ÜLKENİN SEVME ŞANSI YOK!
Dostumla güneşin altında İbrahim Paşa Camii’nin önünde mola verdik! Arnavut olduğunu söyleyen kadın Türk olduğumuzu anladı ve yanaştı!
Kırık Türkçesiyle çay ikram etmek istediğini belirtti! Sıcaktan uzaklaşıp klimalı taş yapının içine girdik! İçeride, resimlerden gördüğümüz Fatih Sultan Mehmet’in birebir benzeri karşımızda duruyordu! Hiç çekinmeden söze girdi: “Sizler bizim burada ne çektiğimizi bilemezsiniz! Ada’da yaşamak zorunda olduğumuz insanların yanında Türkçe konuşamıyoruz! Yoksa ne ticaretimiz ne de huzurumuz kalır. Ama bütün baskılara rağmen biz OSMANLI torunlarıyız gitmedik kaldık! Artık sizlerin buralara eğilme zamanı gelmedi mi?”
Sustuk! Cevap veremedik! Ama haklıydı!
Bahçeye açılan kapının önündeki yeşilliklerle örülü masaya sessizce oturduk!
Soracağım çok şey vardı!
Aklıma yine gündeme getirilen Selam Tevhid Örgütü ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan geldi! Buradan başlamanın uygun olduğunu düşündüm ve konuyu açtım!
Dostum anladı ve sözü aldı.
Hakan Fidan’ı bir başka ülkenin sevme şansı yok! ABD için de geçerli bu!
İtibarsızlaştırılması büyük bir projeydi! İşin içinde Türkiye’nin bilmediği aktörler vardı!
Kapalı kapılar arkasında alınan ve sonuçlarına çok güvenilen bir eylem planı hazırlandı! Ama tutmadı!
ARKASINDA FETULLAH GÜLEN VAR
Açar mısınız?
Bu planların arkasında kabul etmek istemeseler de Fethullah Gülen vardı! Ona verilen ve onun da severek aldığı görevdi bu!
Açık dedikçe kapanıyorsunuz vallahi?
Tamam başlayalım o zaman!
İyi olur!
Biz Pensilvanya’yı CIA ve FBI ajanlarına rağmen gayet yakından takip ettik! Onların anlamadığı buydu! Gülen’in kritik aşamalarda davet ettiği bir ABD’li doktoru vardı! Önemli müdahaleleri bu yapardı! Biz de müdahaleyi ona yaptık!
Eeee?
Doktor Gülen’in durumunun çok kritik olduğunu söyledi! Aslında Erdoğan için çıkarılan dedikodular Pensilvanya için geçerliydi! Türkiye’de kimsenin bilmediği büyük bir baskı altında kendisi!
Ne baskısı?
Günde birkaç ilaç alan Gülen, bunu 40’ın üzerine çıkardı! Bu kadar ciddi ilaç kullanan biri sağlıklı olamaz!
Ayakta kalamaz! Ama bunun sebebi psikolojik!
NEO-CON EKİP GEÇEN GÜN ÇİFTLİĞE GİDİP GÜLEN’İ PERİŞAN ETTİ
Nasıl yani?
Amerika’da onun kalmasını sağlayanlar inanılmaz baskı kurdu üzerinde! Doğduğuna pişman ettiler! Neo-Con bir ekip geçtiğimiz günlerde çiftliğe gidip ağızlarına geleni söylediler! O yaştaki adamı perişan ettiler!
Neden ve ne için?
Gülen, Türkiye’de hiçbir gücün kendini yıkamayacağını anlatıyor ve her operasyonu yapıp istenilen sonucu alacağını söylüyordu! Bu adamlara söz verdi! Sözden öte büyük garanti sundu! Bu Amerikalı grup da buna inanıp düğmeye bastı! Sonuç hiç de istenilen gibi olmadı! Gülen’in arkasındaki güç belki de ilk defa yanıldı!
GÜLEN AMERİKALILARI BİR KEZ DAHA İNANDIRDI
Şimdi durum nasıl?
Gülen, Amerikalılar’ı bir kez daha inandırdı! Bir şans istedi! Verildi! İçeride ve dışarıda birlikte yeni ve son oyunlarını oynayacaklar! Türkiye’den gelen ekip Neo-Conlar’la iç içe! Hala Erdoğan’ı götürebileceğini düşünüyorlar! İşin kötüsü ABD’li bu grup da hala inanıyor! Ve her desteği veriyor! Amerikalılar her ne olursa olsun son bir şans daha verdiler! İnanarak!
Ve bu planı kendi aralarında konuştular! İşin ilginci şimdi de sonuçtan eminler!
ABD İSTEDİ GÜLEN EKİBİ YAPTI
Tamam anladım! Gelelim İran meselesine!
Fethullah Gülen’in, Hakan Fidan’ı veya hükümette yer alan birilerini İran’la yakın gibi göstermesinin tek nedeni, ABD’nin isteğinin bu yönde olmasıdır! Yani ABD istedi Gülen ve ekibi de yapmaya çalıştı!
Tamam ama neden?
Evet burası önemli! Bu grup İran’ın ABD’den tamamen kopup İngiltere’ye yanaştığını belli yerlere anlattı ve ikna etti!
İran’ın Türkiye ile yakınlığı bir de üzerine İngiltere iddiası Washington’u salladı! Bu yoldan hareketle eğer ABD, Gülen’e “Fidan’ı Fransa ile irtibatlandır” deseydi ortaya atılan bütün iddialar FRANSA ile yakın olacaktı! Durum buydu! Neo-Conlar başka aktörler üzerinden Washington’u yalanlarla aldattı! Büyük kumpas kurdular!
İngiltere’yi hedef gösterip Erdoğan’ı ve Fidan’ı harcamaya kalktılar! Washington’ı zayıf yerinden vurdular!
ERDOĞAN HALA HEDEFTE
Bitti mi oyun?
Hayır! Erdoğan hala hedefte! Bunu bilmemiz şart! Kimlerin geleceğini ve neden saldıracağını da artık aklımızın bir köşesine koymamız gerekiyor! Oyun büyük!
Bölgesel yani?
Erdoğan’ın yönettiği Türkiye, AB üyesi 25 ülke ile birlikte BÜYÜKLERİ de rahatsız ediyor!
Erdoğan’ın İslam vurgusu, Ortadoğu’da ve Türki Cumhuriyetleri’nde kabul gördü.
Birçok Balkan ülkesi de Türkiye’nin arkasında. Bunun engellenmesi öncelik.
Ne yapacaklar?
Akılarından geçen birkaç hamleleri var!
Biri partinin içine yönelik! Orada karışıklık ve nifak peşinde koşacaklar! Buna eğilimli isimler de yok değil! Bu isimler içeride ve dışarıda YAHUDİ DÜNYASININ çok önemli isimleriyle paslaşıyor! Siz bilmiyorsunuz! Gelen gideni anlatsam şaşırsın! Takipteyiz!
Yakın bir tehlike var mı?
Ne zaman olur bilemem ama birileri bir şeyler pişiriyor!
BAZI ÖNEMLİ İSİMLERİN ÖZEL KAYITLARI VAR
Nasıl bir şey?
AK Parti’de görev yapan ya da yakın duran bazı önemli isimlerin özel kayıtları var!
Bunların önemli bir bölümü ABD’ye götürüldü! Ve Gülen’e destek veren YABANCI SENATÖRLERİN elinde hazır tutuluyor! Kim bunlar diye sorma, çünkü Gülen’e destek verenlere baktığında bunları bulma şansın çok yüksek! Ciddi bir kayıt arşivi var! Eğer partide bir operasyon yapılacaksa bunlar devreye girecektir! O gün için bekletiliyor! Günü geldiğinde düğmeye basacaklar! Hoşgörü diyen senatörler de kaset arşiviyle öğünüyor!
Etkili olur mu sizce?
Batı’da etkili olmuyor! Avrupa’da ve ABD’de çok sonuç alındığını görmedim!
Çok önemli belediye başkanlarının gay ilişki içinde oldukları ortaya çıktı, ciddiye alan olmadı! Ama Türkiye farklı! Bunlar etkili olabiliyor! Dediğim gibi böyle bir arşiv var!
Senatörlere teslim edildi! Çok uzun olmayan bir süre içinde yayınlayacaklardır! Yoksa ellerinde tutmalarının bir anlamı yok!
Peki ABD’nin yeni büyükelçisi nasıl tavır alacak? Ricciardone’yi aratır mı?
John Bass, Erdoğan’la çok sıcak ilişkiler kuracak, kurmak zorunda. Çünkü Ricciardone’nin verdiği zararı toparlamak en az 2 yıl sürer.
Başbakan Davutoğlu için ne düşünüyorsunuz?
Davutoğlu kimsenin çözemeyeceği problemleri küçük bir sorun gibi görüp üstesinden gelebilen ender kişiliklerden!
Erdoğan’ın gücü arkasında! Ama unutma partinin içinde bile başarısız olmasını bekleyen isimler var! Ama Davutoğlu çok farklı davranacak ve Türkiye’yi ileri götürecektir! Bunu yapacak kapasite fazlasıyla onda var!
Peki YAŞ kararlarına ne diyorsunuz? Çok konuşulmadı ama?
YAŞ’tan önce bazı paşaların bazı gazeteler aracılığıyla PARALEL olduğu iddiası gündeme getirildi! Haksız değillerdi!
İKİ PARALEL PAŞA RÜTBE KAZANDI
Ne oldu peki?
Vallahi işaret edilen paşalardan öte PARALEL OLDUĞUNU ORDUDA HERKESİN bildiği iki PAŞA rütbe kazandı! Terfi etti! Bunda bir gariplik vardı!
Sanki bir el onları korudu! Yakında anlaşılır zaten!
Çalışma mı var?
Tabii ki! 6 ay sonra Pensilvanya ile bağlantılı bütün isimleri tek tek dökeceğiz!
Ordunun içindeki güçlerini bilmemiz gerekiyor! Bu ülkenin geleceği için de önemli! Özel Paşa, arkadaşlarının içeriden çıkması ile rahatladı! Hükümetle arasında hiçbir sorun yok!
Peki başka tehlike var mı bizim için?
Evet! Suriye’den gelenler!
Nasıl diye sormayın!
Yarın bunun için yapılan gizli toplantıların ayrıntılarını sizlerle paylaşacağım! Uyanık olmakta fayda var!
Hiç boş durmuyorlar!
Sayın Hakan Fidan’ı İran’la irtibatlandırmak yüzyılın en aptalca irtibatlandırılması olsa gerek! Dünya hakimi bir ülke olsa, eh, bel ki, acaba… gibi, bir düşünceye değil, duyguya kapıla bilinir gibi…Ama yanı başımızdaki kaç defa ‘Osmanlı Tokatı’ yemiş, Türkiye dedin mi altını bağlayıp gezen bir ülkeyle irtibatlandırma girişimini ‘Cehaletin Şahikası’ olarak görmek gerekir. Daha doğrusu bu toplum öyle de görüyor. Sayın Fidan’ın adının söylendiği ilk gün İsrail’in paniğini, çığlığını görmedik mi, duymadık mı?
İstediği kadar özel kayıtlar olsun! Hatta noter tasdikli olsun, hatta ve hatta uluslararası standart belgeli olsun ne yazar, kaç yazar? Bu toplum biz Recep Tayyip Erdoğan’ı tanırız, biliriz dediği müddetçe! Yanlış mı? Bu devleti hiç kimsenin özel-spesiyal kayıtlarla yıkamayacağı defalarca test edilmedi mi? Bitti! Batı’da etkili olamıyorsa defalarca testi yapılmış bizim ülkemizde hiç etkili olamaz, sadece iki gün zağarlıklarını hatırlayıp çeğinilemek kadar etkisi ancak olur.
PARALEL OLDUĞUNU ORDUDA HERKESİN bildiği iki PAŞA’nın rütbe kazanması, sanki bir el onları koruyorsa, o el onları da anından oradan alacak güçte olduğuna inanalım. Devletten kimse daha güçlü değildir.
Yıllarca dış güçler, cuntalar üzerinden vesayetini sürdürürdü. Egemen yapı ve odaklar da cuntalara bağlı politika ve eylem yapardı. Aralarında sıkı işbirliği vardı. Gel zaman git zaman cuntaların yerini bir cemaatin aldığı gözlendi. “Dünya gemisinin kaptanı Amerika’dır. Dünya Amerika’dan yönetilir” diyen bir vaiz önce ABD’ye göz kırptı, sonra da yörüngesine girdi, daha sonra hükümetçilik oynamaya soyundu. Gizli gizli bilgi aktarımlı yoluyla ABD’lilere özellikle neocon ve Siyonist çevrelere iyi hizmet etmiş olacak ki, cuntaların tahtına oturtulup taç giydirildi. Ama diyeceksiniz ki, kainatın yaratıcı ve hakimi, insanlara rahmetiyle muamele eden yüce Rabbimizin dinine hizmet etmek üzere yola çıkanların bir anda iblisin tuzağına düşüp nasıl ABD’yle maşa oldu. Olacak iş mi? Olur efendim. Bediüzzaman 26. ve 29. Mektupta böyle mutasavvuf taslaklarının böyle vartalara düşebileceğini hatta ehl-i dalalet ve bid’aya taraftar olabileceklerini ve de taraftarlarını buna zorlayacaklarını yazmış. Açıp okuyabilirsiniz. Orada bir de benzetme var. Allah’ın rızasını ve muhabbetini kazanmak için yola çıkan birinin nasıl olur da böyle bir vartaya düşebilir. Onu da Bediüzzaman açıklıyor. Sinek iken kendin tavus kuşu sanma hatasına düşmekle açıklar. Sebebi de enaniyeti ve hodfuruşluğu terk etmemek. İşte böyle en yüksek mertebeden iblis çukuruna düşülür. Anlaşıldı mı efendim. Cibali Baba da böyleydi unutmayın.
baronlar artık hocayı gozden cıkarmalı ve hoca asılmalı artık hocanın miadı doldu ne ıslama hızmet ettı ne de baronlara hızmet ettı safı bellısız safsız adamın tekı