MEDYAGÜNDEM- Reha Muhtar Vatan gazetesindeki köşesinde bugün son derece çarpıcı bir yazı kaleme aldı.
Dün 1 Mayıs’ta yaşananları Muhtar, “1 Mayıs’ı adım adım ‘Sokak çatışmalarının yaşandığı belalı bir kanlı terör gününe dönüştürmek’ amacıyla kolları sıvadılar…” şeklinde yorumladı.
Muhtar, “1 Mayıs’ı güya Taksim’de ‘kutlamak’ uğruna, taşlı sopalı, sapanlı, biber gazlı sokak meydan muharebesine çevirenler, ‘derin ve gizli bir planın operasyonel unsuru’ haline geliyorlar…” diye yazdı.
Muhtar’ın, “Emeğin ve işçinin hakkını, sloganlarla, mitingle, İstanbul’u sarsacak yüzbinlerce insanı sesiyle tüm ülkeye ve dünyaya anlatmak varken, niye sapan eylemine polisin yapacağı su sıkmadan ve biber gazından medet umuyorsun? ‘İşçi sınıfının evrensel mücadelesini’ taş atan gençlerin üzerine sıkılan “biber gazına” indirgemeyi, Sol’un büyük ustalarından öğrenmediklerine göre, kimlerden öğrendiler acaba?” şeklindeki soruları medyadaki “sol şiddet ve sol faşizm fetişistlerini” kızdıracak cinsten…
Muhtar Türkiye’de oynanmak istenen oyuna da şöyle dikkat çekti:
“Türkiye’de oynanan oyun gayet bilinçli bir oyundur… Amaç 1 Mayıs’ları terörize etmek, onların kitlesel bağlarını koparmak, ‘emeğin ve işçi sınıfından çıkacak gür ses yerine’ biber gazı sıkılmış gençlik eylemlerinin ‘kavgacı’ görüntüsü eşliğinde muhtemel kitlesel eylemlerin ateşini söndürmektir… Bazı eski solcu geçinen gazetecilerle, siyasetçiler bu abuk eylemlerin kremasıdırlar…”
Muhtar’ın tehlikeli oyunda bazı eski solcu gazetecilerin kirli rolüne de şöyle dikkat çekti:
“’Gençlik yıllarında yeterince solcu, devrimci, eylemci olamamış’ ürkek bir hayatın, mücadeleye bulaşmayan!! arka koridorlarında, ‘seyirci’ kalmış olanlar bugün ‘güvenlikli sularda cesaret şov’ yapmaktalar… Konformist ‘gazeteci ve siyasetçi’ profili, ‘arkasına aldığı gazeteci gücü ve siyasetçi kartvizitiyle’ gençlik yıllarında mücadele arenasında yapamadıklarını, bugün yapar gibi görünerek, ‘solcu olduklarına’ kendilerini inandırmaya çalışmaktadır… Bugün gazeteci kartvizitiyle ‘solculuk’ yapmak, iş değil… Milletvekili kontenjanından ‘bana bile biber gazı sıktılar’ diye ağlaşmak da solcu bir kitle çizgisi değil… Bir kendinize gelin artık!..”