Usta gazeteci Avni Özgürel, Yeni Şafak’a verdiği röportajda Milliyet’in “İmralı zabıtları” haberinin gazetecilik olmadığı bir “operasyon” olduğunu söyledi.
İşte Özgürel’in açıklamalarından o bölüm:
(…)
Bu gazetecilik başarısı mıdır?
Ben öyle olduğunu düşünmüyorum. Bir gazetecinin hele hele konuyu yakından takip eden bir gazetecinin eline geçen böylesi bir belgenin yaratacağı etkiyi düşünmemesi mümkün mü? Değil. Gazeteci bu belgeleri yayınlamanın sonuçlarını bilir. Daha önce Oslo deneyimi var. Üstelik sadece muhabir değil, genel yayın yönetmeni, Ankara temsilcisi yılların gazetecileri. Onların da bunları düşünmemesi imkansız. Bence bu riskler alınarak yayınlanmış bir haber. Ve bunu gazetecilik olarak savunmaları da inandırıcı değildir. Yayınlanan metne baktığınızda zaten bunu fark ediyorsunuz.
Nasıl?
Kurgulanmış bir metin. Görüşme metninin daha uzun olması gerekiyor. İşe yarar, süreci provake edebilecek bölümler özellikle seçilmiş. Sürece düşman üretecek biçimde kurgulanmış. Bu açıdan kimse bu metni gazetecilik başarısı ya da gazetecilik faaliyeti olarak sunamaz.
METNİ YAYINLAYIN DEMİŞLERDİR
Nedir peki?
Ellerine verilen metni yayınlama işidir.
Nasıl olabilir bu?
Yayınlayın demişlerdir, yayınlamışlardır. Talimatla yayınlamışlardır. Bu yayından Milliyet Gazetesi’nin sahibi Demirören’in mutlaka haberi vardır. Yani yayınlayın talimatı Demirören’e de gitmiştir. Bu çözüm sürecine kurulmuş bir tuzak, bir provokasyondur. Bilerek, isteyerek. Sürecin akamete uğraması için yapılan istihbarat operasyonudur. Üstelik Hürriyet Gazetesi’nin sonraki günlerdeki yayını da ayrıca soru işaretidir.
(…)