Şimdi soralım:
– Milliyet, Ergenekon soruşturmaları sürecinde “soruşturmanın gizliliği”, “özel hayat” yaygaralarının başını çekiyordu. Ama şimdi iddianame bile ortada yokken Danıştay Başkanı’nı hedef gösteriyor. Hakkında hiçbir soruşturma ya da suçlama olmayan Danıştay Başkanı’nı çete bağlantılı göstermeye çalışıyor. Neden?
– Yİne Milliyet, Ergenekon soruşturmaları sürecinde telefon konuşmaları üzerinden yapılan suçlamaların en büyük düşmanıydı. Soruşturmaları itibarsızlaştırmak için mahkeme kararıyla yapılmış telefon görüşmelerini küçümsüyordu. Ama şimdi kendisi suç konusu bile olmayan telefon konuşmaları üzerinden Danıştay Başkanı’nı yıpratmaya çalışıyor.
-Milliyet, Ergenekon soruşturmaları sürecinde yapılan haberlerle ilgili olarak “Polis gazetecilere servis yapıyor” diye yaygara koparıyordu. “Daha davası bile açılmamış soruşturmaların içeriği basına nasıl sızıyor?” diye soruyordu. Peki, daha iddianamesi bile tamamlanmamış bir soruşturmanın içinde yer alan görüntüler Milliyet gazetesine nasıl ulaştı? Bu fotoğrafların suç konusu olduğuna Milliyet nasıl karar veriyor?
– Milliyet’in bu tavrı tamamen iki yüzlülük ve ilkesizlik değil midir? Medyanın diğer bölümü Ergenekon soruşturmalarında gösterdiği telefon konuşmaları ve soruşturma gizliliği hassasiyetini Danıştay Başkanı için niye göstermiyor? Kaldı ki Danıştay Başkanı’nın hakkında hiçbir suçlama, hiçbir soruşturma ve hatta hiçbir şüphe yok…