Avrupalı Milli Görüşcüler, 16 Nisan 2017’de Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Değişikliği hakkında yapılacak referandum için yaptığı basın açıklamasında ‘EVET’ çağrısında bulundu. İşte Avrupalı Milli Görüşcüler’in yayınladığı basın açıklaması:
Saygıdeğer basın mensupları, değerli misafirler, muhterem dava kardeşlerim,
Bugün burada bulunan biz Milli Görüşçüler, başta Almanya olmak üzere Avrupa’nın muhtelif ülke, eyalet ve bölgelerinden bir araya gelmiş bulunuyoruz. Burada bulunan kardeşlerimiz yaşadıkları Bölge ve Ülkelerde (Almanya, Fransa, İngiltere, Avusturya, Hollanda ve Belçika)’da Milli Görüş davasına hizmet etmiş kıymetli şahsiyetlerdir.
Bizler Avrupa’da yaşayan gönlünü ve ömrünü Milli Görüş davasına vermiş, davasından ve iddasından vazgeçmemiş Milli Görüşcüler olarak, Türkiye’mizde yapılacak olan, halk oylaması hakkında, kamuoyu ile fikirlerimizi paylaşmayı, üzerimize milli bir görev kabul ettik. Zira toplumumuzda 1982 darbe anayasasının değişmesi gerektiği hakkında, büyük bir toplumsal mutabakatın varlığı inkar edilemezken, geçmişte yapılan çalışmaların siyasi ihtiras ve hilelere kurban edilişini hep birlikte üzülerek izledik. Türkiye’nin coğrafi konumu ve toplumsal çeşitliliği, ülkemizin kendine has özellikleri, bize ait yeni bir yapılanmayı elzem kılmıştır.
Herşeyden önce bizler 18 maddelik anayasa değişikliğinin halka sorulmasını demokrasimiz açısından önemsiyor, konuyu milli iradeye sunan AK Parti ve MHP’ye buradan teşekkürlerimizi iletiyoruz. Bu iki siyasi partinin, ülkemizi olası siyasi kirizlerden kurtaracak bir mutabakatı halkımıza sunduğuna inanıyoruz.
Halkımız tarafından seçilen Cumhurbaşkanı’nın yürütmenin başına geçmesi ve yine halk tarafından seçilen, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yasama ve denetleme faaliyetlerine odaklanması, Türkiye’mizdeki olası sistem tıkanıklıklarını tarihin çöplüğüne gömecektir. Burada uyumsuz farklı iki liderin devletimize yaptıkları tahribatları hatırlatmakta fayda var. Ayrıca size sormak isterim, son beş yılda yaşadığımız ekonomik ve siyasi krizler, kalkışmalar hükümet sistemindeki eksiklikleri hissettirmeyen, güçlü bir iktidar olmasaydı nasıl sonuçlanırdı? Bunun en iyi örneğini 15 Temmuz 2016 Kalkışmasında gördük. Bu manada sistem değişikliğinin Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın şahsında değerlendirilmesini son derece yanlış buluyoruz. Burada esas olan Cumhuriyetimizin, milletin seçtikleri tarafından idare edilmesidir. Atanmışlar, bürokratlar veya seçkinler tarafından değil.
Avrupada yaşayan Türkler olarak bizler, ülkemizde istikrar ve huzur istiyoruz. Savaşların hakim olduğu coğrafyamızda, parçalanmış bir Türkiye istemiyoruz. İstikrarın ve refahın güçlü bir iktidarla geleceğine inanıyoruz. Halkın beş yılda bir karnesini vereceği, zayıf ve kırılgan koalisyonlara mecbur olmayan, güçlü ve kararlı iktidarların, bizleri hükümet krizlerinden ve siyasi entrikalardan kalıcı bir şekilde kurtaracağı ortadadır. 7 Haziran 2015’deki seçimlerden sonra, ülkemizin üstüne koalisyon gölgesinin düşmesinin dahi, ne tür felaketlere yol açtığına hep birlikte şahit olduk.
İşte bunun için kararımız olumludur
İşte bunun için kararımız istikrardan yanadir ve
Kararımız EVET’tir.
Bizler, ülkemizin kalkınmasında istikrarın ve güçlü hükümetlerin önemi kadar hükümetlerin (iktidarların) oy yüzdeliklerinin % 51’in üzerinde olmasının da demokrasimiz için önemli olduğuna inanıyoruz. Yapılacak olan değişimle birlikte hiç bir hükümet ve Cumhurbaşkanı halkın çoğunluğunun desteğini almadan iktidar olamayacaktır. Bu da ülkemiz ve geleceğimiz için daha çok istikrar ve daha çok demokrasi demektir.
Referandumda anayasada yapılacak olan bu değişikliğe Evet derken bir hususu da özellikle belirtmek isteriz. Önümüzdeki yasama döneminde yapılacak çalışmalarla seçim barajının makul bir seviyeye %3 indirilmesi, parlamentonun temsil gücünü artıracaktır. Ayrıca milletvekili adaylarının parti başkanları tarafından değil, il teşkilatları tarafından belirlenmesi, arzumuz ve beklentimizdir. Milletvekillerinin yürütmeden uzak olması, yasama çalışmalarına odaklanması ve yürütmeyi denetleyici konumuna gelmesi, erkler ayrımı prensibinin kamil manada yerleşmesine vesile olacaktır. Ayrıca yurtdışında yaşayan seçmenlerin vekil adaylarını nüfus oranları nisbetinde bulundukları ülkelerden TBMM’ne göderebilmeleri beklentimizdir.
Avrupa’da yaşayan Türkiyeliler olarak, AK Parti iktidarları tarafından yurt dışında seçme hakkı tanınmasından sonra, doğal olarak siyasetin ilgi odaklarından biri olduk ve elbette bizlerde ülkemizin siyasi kaderine oylarımız nispetinde etki edeceğiz.
Bu durumun farkındayız ve fikrimizi halkımızla bir kez daha paylaşıyoruz.
Kararımız EVET’tir.
Bununla birlikte halk oylaması çerçevesinde Avrupa’da yaşanan antidemokratik ve adil olmayan karalama çalışmalarını siz değerli basın mensupları huzurunda kınamak istiyoruz. Avrupa’da yaşayan Türklere hayır oyu verilmesi doğrultusunda psikolojik ve siyasi baskı yapılmasını kabul etmiyoruz. Bu referandumda Evet diyenlerin de en az Hayır diyenler kadar kendilerini hür ve güvende hissetmeleri demokratik ülkelerin sorumluluğundadır. Yarım asırdan fazla bir süredir Avrupa’nın her yerinde alınteri olan Avrupalı Türklerin gerek burada gerekse Türkiye’deki siyasi gelişmelere katkı sunmaları olgunlaşmış Demokrasinin bir tezahürüdür. Avrupa devletlerini Türkiye vatandaşlarına karşı tarafsızlığa ve herkesin düşüncesine saygılı olmaya davet ettiğimiz gibi Türkiyeli siyasilerden de Avrupada yaşayan Türklerin toplumsal huzurunu bozacak aşırı söylemlerden kaçınmalarını önenmle rica ediyoruz.
Avrupalı Türkler, Türkiye ile Avrupa arasında ticari, siyasi ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesinde güçlü bir köprüdür ve bu rolünü ısrarla sürdürecektir.
Burada hazır bulunan biz Milli Görüşcüler, burada olamayıp ama kalbi bizimle olan kardeşlerimizinde adına, tabanımıza basın aracılığı ile seslenmek istiyoruz. Türkiye’mizin anayasasında yapılacak olan değişikliklere ülkemizin istikrarı için, huzur ve refahı için, daha iyi bir gelecek için anayasa oylamasında EVET diyelim.
Avrupada yaşayan tüm halkımızı Pazartesi itibari ile sandığa gitmeye çağırıyor, sonuç ne olursa olsun çıkan sonuca herkesin saygılı olmasını bekliyoruz.
Avrupalı Milli Görüşcüler
Referandum İnsiyatif Grubu