MHP’de genel başkan adayı Koray Aydın, olağanüstü kurultay tartışmalarıyla ilgili dün yaşananlar nedeniyle Meral Akşener’i eleştirdi. Aydın, “Oradan erken ayrılmışız gibi bir imaj yaratılması yürütülen mücadeleye gölge düşürmek anlamına gelir. Bu üçümüze de haksızlıktır” dedi. Koray Aydın, isim vermeden Akşener’e paralel örgütün destek verdiğini de öne sürdü.
MHP’de kongre tartışmaları sürüyor. Dün Ankara’da muhaliflerin kurultay yapmasına izin verilmezken, yaşananlar da parti içinde yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi. MHP Genel Başkan Adayı Koray Aydın isim vermeden Akşener’i cemaatin desteklediğini söyledi. ‘Bahçeli’nin bir adayı cemaat destekliyor’ yönündeki sözlerinin sorulması üzerine Aydın şunları söyledi: “Soruyu dolandırmaya gerek yok. Bu konunun muhattabı ben değilim. Bu konunun muhatabıı ortaya çıktı. O kesim bir arkadaşımıza destek verdiği açıktır. Biz de bunu görüyoruz ama kendisi cemaatçi mi değil mi onu bilemem. Bu her kesimden siyasi destek alma olarak da açıklanabilir ama bu sorunun muhatabıı kendisidir” dedi.
MHP’de genel başkan adaylarından Koray Aydın, NTV canlı yayınında soruları yanıtladı.Koray Aydın, şu ifadeleri kullandı:
Partimizin genel başkanın yaptığı açıklamalar üzerine benim yorum yapmama ihtiyaç olmadığı kanaatindeyim. Kendi durumuna göre olayları anlatmış görünüyor.
Ben dün orada yaşananları demokrasi mücadelesi olarak görüyorum. Çünkü oraya binlerce insan koşarak geldiler. Bunlar hareketin temsil yerinde olan arkadaşlarımız. Bu demokrasi mücadelesine destek veren binler vardı orada. Bir amaç uğruna fedakarlık yaparak oraya gelen bu arkadaşlarımızın demokrasi mücadelesini yürekten kutluyor, tebrik ediyorum.
Biz orada bir mahkemenin aldığı kararın uygulaması neticesinde toplandık. Karşılıklı alınan kararlara ve bir mahkemenin aldığı kararın icraasının Adalet Bakanlığı’nın uygulamamaya koyulmaması üzerine polis barikatları oluşturuldu. Biz de bunu saygıyla karşıladık. Biz bir gün önce adı geçen 4 arkadaşla birlikte bir toplantı yaptık. O toplantıda hukuka saygı gösterilmesi gerektiği, lehimize karar almış olan mahkemenin icraasının uygulanıp uygulanmadığını yerine gidip görerek tespit ettirmek, eğer bu uygulama orada yapılabilecekse devam etmek, bu uygulamanın hukuken yapılamayacağı mümkün olduğu takdirde ise gerekli açıklamaları yaparak oradan ayrılmak şeklinde aramızda bir görüş, bir mutabakat oluştu.
SONRASI İYİ OLMADI
O mutabakata uygun olarak, delegeleri temsilen Yusuf Halaçoğlu orada açıklama yaptı. Daha sonra durum tespiti yapıldı. Avukatlar tutanaklar tuttu. Tunanaklar tutulduktan sonra biz oradan ayrılmaya başladık. Ondan sonraki süreç bizim mutabakatımızda olan bir süreç değildir. Meral Hanım’ın demiri tutarak “Bir karar gelinceye kadar ben buradan ayrılmayacağım, hadi gelsinler ayırsınlar” şeklindeki sözleri bizim mutabakatımızın dışındadır. Kendisinin bizden ayrıştırarak izlediği bir yol.
Bir gece önce de toplandık, aramızda mutakabat sağladık. Ümit Özdağ televizyon programını erteledi, hanfendinin basın toplantısı vardı, ertelendi. Öğleden sonra Anadolu Oteli’nin önüne geldi. Kurultay her yerde yapılır dedi. Kongreyi nerede olursa yapacağını söyledi. Bir gün sonra yine farklı bir yol izleyerek, 4 kişinin mutabakatıyla olan şeyi daha sonra otobüsün üstüne çıkarak sürdürdü. Böyle bir yol izleneceği bilinseydi arkadaşlarımız da farklı bir yol izlerdi. Üç arkadaşla yapılan toplantının ruhuna, işin ciddiyetine uygun olmadığını düşünüyorum.
ANLAŞILIYOR Kİ FARKLI YOL ÇİZECEK
Elbette kendisinin ayrı bir yol izlemesi haklıdır. Anlaşılıyor ki farklı yol çizecek. Bundan sonraki çabalarına biz karışamayız, bizim ilgi alanımıza girmiyor. Toplumda yanlış anlamalara neden olmuştur, sanki biz oradan erken ayrıldığımız gibi bir imaj yaratılması hakkaniyetle, dürüstlükle, samimiyetle yürütülen bir mücadeleye gölge düşürmek anlamına gelir. Bu hem Ümit Hoca’ya, hem Sinan Bey’e hem de şahsıma haksızlıktır. Biz mutabakata uygun olarak süreci tamamladıktan sonra oradan ayrıldık. Erken ayrıldılar gibi bir söylem doğru değildir. Hakkaniyetli değildir, ahlaki de değildir.”
BAŞPARALELCİ TARTIŞMASI BAŞLATMIŞTI
MHP lideri Devlet Bahçeli muhalif adaylar için söylediği “Bunların içinde birisi var ki gelecekte hepiniz göreceksiniz, durumu Fethullah Gülen hareketinin siyasi figürü olarak MHP’de görevlendirme meselesidir. Bu da ne ona ne de bir başkasına fayda getirmez. Herkes aklını başına alsın” demişti. Bahçeli cephesinden Bahçeli’nin suçladığı ismin Meral Akşener olduğu iddia edilmişti. Suçlamaların odağında bulunan Meral Akşener ise yaptığı açıklamada şunları söylemişti: “Eğer Devlet Bahçeli beni kastettiyse yadırgadım. Herkes bilir ki; hiçbir Cemaat, tekke ve grupla ilişkim olmaz veya irademi 3. kişilere teslim etmem. Zaten Cemaat diye bir şey kalmadı, dağıldı. Ömrümde ilk kez 1997’de Tansu Çiller’in görevlendirmesiyle Amerika’ya gittim. Ondan sonra bırakın Pensilvanya’yı, Washington’a da New York’a da gitmedim.”MHP Genel Başkan adayı Meral Akşener, Devlet Bahçeli’nin kendisini ‘paralel yapı’nın yönlendirdiği yönündeki iddialara, O zaman Bahçeli de baş paralelci’ diye yanıt vermiş hakkında disiplin incelemesi başlatılmıştı.