Gazeteci Ardan Zentürk, Başbakanlığını Mesut Yılmaz’ın yaptığı hükümeti bir kasetle nasıl devirdiğini anlattı.
SENİ ÖLDÜREBİLİRLER HER ŞEYİ KASETE KAYDET!
TVNET’te Veyis Ateş’in sunduğu Son Baskı’ya konuk olan Zentürk, Mesut Yılmaz’ın Başbakanlığını yaptığı hükümetin İçişleri Bakanı Kutlu Aktaş’ın Nesim Malki cinayetiyle ilgili hedef gösterdiği işadamı Korkmaz Yiğit’in doldurduğu kaseti yayınladıktan sonra iktidarın nasıl yıkıldığını açıkladı.
Zentürk, Kanal 6’da yayınladığı kaseti izleyen Deniz Baykal’ın dışarında desteklediği hükümet için,’Ben bu kepazeliğin üstünde durmamam’ dediğini ve Mesut Yılmaz hükümetinin düştüğünü söyledi.
İşte Zentürk’ün tarihe ışık tutan açıklamaları:
Baykal aradı, dışarıdan destek veriyordu hükümete. ‘Benim için bu hükümet bitmiştir. Desteğimi geri çekiyorum, bu kepazeliğin üzerinde duramam’ dedi. Dediğini de yaptı.
Seni öldürebilirler her şeyi bir kasete kaydet
Eski İstanbul Valisi Kutlu Aktaş’ı bağımsız seçim hükümetinde İçişleri Bakanı yapmışlardı. Nesim Malki cinayeti ile ilgili bir sansasyonel bir açıklama yaptı. Kaçak bir iş adamının o şahsı öldürttüğünü söyledi. Hedefteki kişi Korkmaz Yiğit’ti. Bu onun ölüm fermanı gibi bir şeydi. Ertesi sabah kendisine gittim dedim ki: ‘Bak bu skandal çok derin ve çok güçlü bir olayla karşı karşıyayız. Seni öldürebilirler, seni ortadan kaldırabilirler ama bir gazeteci olarak senden ricam yaşadığın her şeyi bir kasete okuman. Bunu arkana bırak. Eğer öldürülürsen o kasetin sahiplenicisi ben olacağım.’ ‘Tamam, nerede çekeceksin?’ dedi. ‘Ben çekemem’ deyince ‘niye?’ diye sordu. ‘Ben sarı basın kartı sahibi bir gazeteciyim. Çektiğim şeyi 24 saat içinde yayınlamam lazım. Sen kendin için bir kaset yapıp, çekip bir yere saklayacaksın. Ben o kaseti çektikten 24 saat sonra yayınlamazsam mesleğime ihanet etmiş olurum. O yüzden sen kendin hazırla bu kaseti ve güvendiğin insanlara dağıt, onlar bana ulaştırsın. Eğer bu kaset benim elimde olursa o zaman benim yayınlamam lazım’ diye gerekçemi sundum. Nitekim elime geldikten 2,5 saat sonra yayınladım.
‘Ardan’a kaseti ulaştırın’
Korkmaz Yiğit’i içeri almışlardı. O sırada Terörle Mücadelede sorgulanıyordu. Kötü muamele görmüş anlattığına göre. Avukatına ‘Ardan’a kaseti ulaştırın’ demiş. Yaşamından endişe etmiş anladığım kadarıyla, kötü muameleden dolayı. Onun üzerine kaset bana aile tarafından getirildi.
Baykal kaseti izleyince Hükümetten desteğini çekti
Sonra bizim kanalın (Kanal 6) etrafı polislerle çevrildi. Benim çalıştığım idari bölümle stüdyo arasında uzun bir mesafe var. Aldıkları emir: ‘Benim kasetle beraber stüdyolara gitmemi engellemek’. O yüzden biz binanın önüne beş tane araba getirdik, hepsinin kapıları açıldı. Aynı anda beş arabaya, ben dahil beş kişi bindik ve yere yattık. Aynı anda beş araba hareket etti. Beşini birden yakalayamayacakları için biz stüdyolara ulaştık. En uzakta hiç kimsenin bulamayacağı bir vericimiz vardı. Elimle kasetle oraya koştum. Ama bütün reji odalarında da canlı yayın görev başında gibi görünüyordu. ‘Polis onlarla uğraşırken biz yayına gireriz’. Diye düşünüyorduk. Nitekim en sona gittim en sondan yayını ben verdim. Ama tabi polis basmadı kanalı. 15. dakikada Sayın Baykal aradı beni. O sırada dışarıdan destek veriyordu hükümete. ‘Benim için bu hükümet bitmiştir Ardan, artık ben desteğimi geri çekiyorum, bu kepazeliğin üzerinde duramam’ dedi. Dediğini de yaptı.
4 yıl işsiz kaldım
Biz gazeteciliğimizi yaptık ama şartlar o hükümetin daha fazla ayakta kalmasını engelledi Ondan sonra 4 yıl işsiz de kaldım.