MEDYAGUNDEM.COM- Sabah gazetesi yazarı Rasim Ozan Kütahyalı’nın bugünkü Emniyet-Yargı cuntasına dair yazısında Aydın Doğan’a da önemli bir çağrı vardı.
Kütahyalı, “Böyle bir demokrasi imtihanında Mehmet Y.Yılmaz ve yazdığı Doğan Grubu’nun tamamı vesayete karşı çıkmak yerine meşru hükümete tavır almayı tercih ediyor. Yılmaz bürokratik vesayet ile sivil siyasetin kavga ettiğini iyi bildiği halde böyle davranıyor. Diyelim ki haklısınız bu hükümet bütün o yanlışları yaptı ve yapmaya devam ediyor. Diyelim ki hükümetin 100 icraatından 99’u yanlış. Yazdıklarınızın hepsi doğru. Yine de soru değişir mi… Emniyet-Yargı cuntasının sivil siyasete yönelik vesayet girişimi haklılaşır mı… Meşru ile gayrimeşru arasındaki mücadele gerçeği değişir mi…” diye yazdı.
KÜTAHYALI’DAN DOĞAN’A UYARI
28 Şubat darbesinin medya lokomotifi Doğan medyası için “sert uyarı” niteliğindeki yazısında Kütahyalı aslında “Gelin bu kez darbeye ve cuntaya karşı durun” çağrısı yapıyordu. Sırf Ak Parti iktidarına karşı olmak adına dün asker cuntasının “tetikçisi” olan Doğan medyasına Kütahyalı “Bari şimdi polis ve yargı cuntasına teslim olmayın, demokrasi safına gelin” demek istedi.
“Unutmayın bugün 28 Şubat darbesinde utanç verici pozisyonunu savunmak için Erbakan hükümetinin yanlışlarını sıralayanlara meczup deniyor. Erbakan hükümeti ne yanlış yaparsa yapsın gerçek demokrat 28 Şubat cuntasının karşısında durmak zorundaydı. O gün gerçek demokrat olanlar bugün büyük itibar sahibi. Bugün bütün gerçek demokratlar 7 Şubat cuntası karşısında da aynı meşru pozisyonda olmak zorunda… Erdoğan’a karşı hisleri ne olursa olsun…” diyen Kütahyalı aslında Aydın Doğan’ın önündeki demokrasi adına bir fırsat olduğunu gösterdi.
KÜTAHYALI’DAN CESUR ÇIKIŞ
Kütahyalı’nın Aydın Doğan’a böylesi uyarılar yapması önemli. Çünkü evinde ağırlayacak kadar Aydın Doğan’la “yatay ilişki” geliştirebilmiş ve aynı zamanda eşi de bir Doğan medyası elemanı olan yazarın cesurca Doğan medyasının patronunu uyarması dikkat çekici. Herkes Aydın Doğan’dan “çıkar umarken” Kütahyalı demokrasi savaşı adına “hesapsız” ve “eyvallahsız” bir duruş sergiliyor.
Umarız Doğan medyası ve Aydın Doğan da belki ilk kez önündeki tarihi demokrasi fırsatını iyi değerlendirir ve bu kez de Emniyet-yargı cuntasına teslim olmaz. Zira Kütahyalı Aydın Doğan’a yolu gösterdi; ya demokrasi ya darbe… Birini seçip sicilini temizleyecek ya da tarihin kapkara sayfalarında adı “darbeci medya” olarak kalacak…
