Başbakan Binali Yıldırım, referandum sürecine 3 hafta kala medya temsilcileriyle bir araya geldi.
Başbakan Binali Yıldırım’ın Çankaya Köşkü’nde medya temsilcilerine yaptığı açıklamalardan öne çıkan başlıklar şöyle oldu:
• SEÇİM BARAJI: Esnetilebilir. Yeni dönemde istikrar olacağı için seçim barajı görüşülebilir.
• SEÇİM KAMPANYASI: Kritik bir durum yok rahat EVET çıkacak. Amacımız vatandaşa doğruyu anlatmak. Kılıçdaroğlu’nun kampanyası yalan üzerine kurulu. Bu yanlış. Kılıçdaroğlu’nun ‘Yeni dönemde kararları bir kişi verecek’ söylemi, laf olsun, torba dolsun, böyle bir durum yok.
• AB İLE KRİZ: 16 Nisan’dan sonra AB ile önemli bir süreç yaşanacak. Kamuoyunda kafa karışıklığı olursa referandum yapılabilir.
• İSVİÇRE’DE CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’I HEDEF GÖSTEREN PANKART: Kabul edilebilir bir şey değil. Bu, tamamen suçtur. Türkiye, diplomatik yollardan yapılması gerekeni yapmıştır. Zannediyorum onlar da soruşturma başlattılar”
Başbakan Yıldırım, “Yüzde 10 seçim barajı konuşulur, indirilebilir. Çünkü cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde model değiştiği için parti gruplarından ziyade, milletvekilleri ön plana çıkıyor.” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Çankaya Köşkü’nde televizyonların genel yayın yönetmenleriyle bir araya geldi ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulunarak soruları yanıtladı.
Yıldırım, “Yüzde 10 seçim barajı konuşulur, indirilebilir bu seçim barajı. Çünkü bu cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde artık model değiştiği için parti gruplarından ziyade, milletvekilleri ön plana çıkıyor. Bu esnetilebilir, partilerle konuşmak lazım.” ifadelerini kullandı.
“Bu sistem zaten temsilde adaleti, yönetimde istikrarı getiriyor. Ayrıca bir şeye lüzum yok.” diyen Yıldırım, “İstikrarı sağlamak amacıyla baraj yüksek tutulmadı mı? Şimdi artık bu istikrarı sandıkta vatandaş sağlıyor. Dolayısıyla birtakım barajlarla istikrarı garanti altına almak ihtiyacı ortadan kalkıyor. Bu yüzden barajla ilgili bir düzenleme yapılabilir.” şeklinde konuştu.
Yıldırım, şöyle devam etti:
“Milletvekillerinin hangi usullerle seçileceği, hangi yöntem olacağı konusu da oturulup konuşulacak, bir partinin vereceği karar değil ama biz AK Parti olarak buna açığız. Oturup bütün partilerle konuşacağız, makul bir noktada buluşursak bu değişikliği de yaparız. Bu, yapılan cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin bir parçası değil, bunun dışında anayasa konusu olmadığı için hemen 16 Nisan’dan sonra oturup konuşalım bu işi, biz hazırız”
“Arif Erdem ve Hakan Şükür’ün GS üyeliğinden çıkarılması”
Başbakan Yıldırım, Arif Erdem ve Hakan Şükür’ün Galatasaray üyeliğinden çıkarılması ile ilgili olarak da “Her camiada yanlış adamlar olabilir. Galatasaray camiası yıllarca yüzümüzü ağartmış bir kulüptür. Dolayısıyla buradaki birtakım kişilerin, birtakım marjinal, muhalif grupların yaptığı yanlışları, çiğlikleri kulübe, 100 yıllık mazisi olan kulübe mal etmek haksızlık olur.” değerlendirmesinde bulundu.
İsviçre’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef gösteren pankart
İsviçre’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef gösteren pankart ile ilgili olarak da Yıldırım, şunları kaydetti:
“Kabul edilebilir bir şey değil. Bu, tamamen suçtur. Türkiye, diplomatik yollardan yapılması gerekeni yapmıştır. Zannediyorum onlar da soruşturma başlattılar.”
MHP’li muhaliflerin toplantılarında çıkan olaylar
Başbakan Yıldırım MHP’li muhaliflerin toplantılarında çıkan olaylara ilişkin değerlendirmesinde, “Tabii orada MHP’nin kendi bünyesinde olan bir sorun. Olmamasını tercih ederiz ama bu da bir sonuç, bir vaka. Biz İçişleri Bakanlığımıza kesin talimat verdik. Her türlü programı kim yapmak istiyorsa, muhalif, müzahir, kim olursa olsun, yer temini konusunda herhangi bir kısıtlama olmayacak. Ayrıca toplantının genel asayişini, toplantının yapılmasını engelleyici faaliyetlere de müsamaha gösterilmeyecek. Bunlar çok net bir şekilde söylendi.” ifadelerini kullandı.
MHP ile birlikte program yapmayacaklarını kaydeden Yıldırım, “Beraber program yapmıyoruz ama MHP de biz de ‘Evet’ kampanyası yapıyoruz, hedefimiz aynı.” dedi.
“Avrupa’yı toptancı usulle değerlendirmek yanlış olur”
Başbakan Yıldırım, “Avrupa’yı toptancı usulle değerlendirmek yanlış olur. Bazı ülkeler daha makul, bazı ülkeler ise maalesef olumsuz bir tutum içerisindeler. ‘Bütün Avrupa bize karşı’ şeklinde değerlendirmek hata olur.” dedi.
