MEDYAGÜNDEM- Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç bugün köşesindeki “HAMİŞ” ile kendisine saldıranlara fena hadlerini bildirdi.
İlk notu karanlık “ODA”daki çakallaraydı.
Kekeç şöyle yazdı:
“BİR: Ben size ne diyeyim daha! Yüzünüze tükürseler, ‘Yarabbi şükür’ diyeceksiniz. Benim bu kafaya, bu düzeye, bu arsızlığa söyleyecek sözüm yok. Pes ediyorum. Soru çok basitti oysa: İnsanlar farklı düşünemezler mi? Bunu kendi kendinizle ve vicdanınızla baş başa kaldığınızda da yanıtlayabilirsiniz. Karanlık odalarda, kapalı kapılar arkasına gizlenip sağa sola ateş edeceğinize, bir kez ‘kalbinize’ dönün. İnsansanız bunu yaparsınız.”
Kekeç’in ikici hedefi de dün Radikal’de kendisine sorunlu bir üslupla saldıran Uğur Vardan’dı.
Kekeç “arsızlıkta sınır tanımaz biri” dediği Vardan için şöylee yazdı:
“Arsızlıkta sınır tanımaz biri de, benim Şahan Gökbakar’ı ‘sinema dahisi’ ilan edeceğimi yazmış. ‘Yandaş’ diye eklemeyi ihmal etmemiş tabii… Pişkin, lakayt, terbiyesiz bir üslupla, aklı sıra dalgasını geçiyor.
Şahan’ı tanımam.
Filmlerine bayılmam.
Hangi ideolojinin adamı olduğunu bilmem.
Sizi tanırım. Daha doğrusu, tanıyorum.
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamına el kaldıran Süleyman Demirel avenesiyle ‘milli merkez’ çatısı altında toplanacak kadar pişkin, arsız ve ilkesiz adamlarsınız.
Sen bırak onu bunu da, Sabahattin Ali’yi kim öldürdü? Nazım Hikmet ve Kemal Tahir’i zindanlarda kim çürüttü? Arif Oruç ve Zekeriya Sertel’e kim ne yaptı? Tan gazetesini kimler yakıp yağmaladı? Bu ‘teşebbüs-i vatanperverane’de hangi ‘büyükleriniz’ yer aldı? Bu büyükleriniz arasında Süleyman Baba, İlhan Abi, Orhan Bey, Tiridoğlu Yoldaş gibi değerler de bulunuyor muydu?
Bu sorulara cevap ver.“