MEDYAGÜNDEM- “Barış düşmanları” dört koldan saldırmaya devam ediyorlar. Birbirlerine karşıymış gibi duran “cepheler”, barış sürecinde MİT’e karşı ortak kampanyaya başladılar.
CIA ve Neo-conlarla irtibatlı “Jamestown beslemesi”, cemaate sızmış “derin damar tetikçisi” Emre Uslu’yla “karanlık “ODA(k)” da aynı yatağa girdi.
Ne ironiktir ki, Fethullah Gülen için Twitter’da, “CHP, BDP en sonda Fethullah Gülen barış sürecine destek vermiş.Hep beraber AKP’yi ittiler PKK ile yatağa hadi kolay gelsin” diye yazan Uslu’nun yattığı yatağa “kuma” geldi.
Soner Yalçın’ın sahibi olduğu Oda TV, bir Ergenekon avukatını referans gösterip MİT’in İmralı sürecindeki rolünü hedefe koydu. MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a saldırı kampanyasını ilk başlatan adres olan Oda TV’nin bu süreçte topa girmesi şaşırtıcı olmadı.
Vay efendim neymiş, MİT’in görevi İmralı’daki müzakereyi yürütmek değilmiş. Oda TV, “Yürürlükteki Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre; teröriste veya bir terör örgütüne silah bıraktırmak Milli İstihbarat Teşkilatının değil güvenlik güçlerinin işidir. Yani, silah bıraktırmak ancak askerin ve polisin işidir.” demiş.
Oda TV’nin haberindeki, “Adliye koridorlarına ve basına yansıdığı kadarıyla; halen devam eden, Hakan Fidan’ın şüpheli olduğu KCK/MİT soruşturma dosyasında bu husus dönemin MİT Müsteşar yardımcısı ile Hakan Fidan’a sorulan sorular arasında yer almaktadır.” satırları, 7 Şubat darbesini yürütenlerle karanlık ODA(k)ın nasıl aynı safta yer aldıklarını da gözler önüne seriyor.
Yani Türkiye uyansın, Oda TV de Soner Yalçın da, Emre Uslugil de aynı yolun yolcusu, “aynı yataktaki elemanlar”dır.
medyagundem.com