Kaos çetesi; CHP, HDP ve Sözcü!

Cumhurbaşkanlığı sistemini içeren anayasa değişikliğine karşı propaganda makinesi yine büyük bir gürültüyle çalıştırılıyor. Oylamanın yapılacağı gün Meclis önündeki protestodan, Kılıçdaroğlu’nun oy kullanmamasına, gizli oy tartışmalarından maddelerin çarpıtılmasına kadar her şey yapılıyor. Ancak “birlikte iyi salladık” diyenler amacına ulaşamayacak…

AK Parti, MHP ve HDP’lilerin tam kadro hazır bulunduğu tarihi oylamaya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu katılmadı. Önceki gece anayasa değişikliği teklifinin maddelerine geçilip geçilmemesine yönelik oylamada, CHP lideri oy kullanmadı. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ise, Kılıçdaroğlu’nu “zaten hayır oylarının bir önemi yok” diyerek savunmaya çalıştı.

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı sistemini içeren anayasa değişikliğine şiddetle karşı çıkıyor. Hatta teklife evet oyu verenleri ihanetle suçladı. Ama kendisi teklifin reddedilmesi için oy bile kullanmadı.

Önceki gece, Meclis Genel Kurulu’nda anayasa değişikliği teklifinin tümü üzerinde görüşmeler yapıldı. Parti temsilcileri görüşlerini Meclis kürsüsünden ortaya koydu.

Görüşmelerden sonra da 18 maddelik teklifin maddelerine geçilip geçilmemesine ilişkin gizli oylama yapıldı.

Teklifin ilk oylamasına CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu katılmadı. Neden katılmadığını açıklamak da grup başkanvekiline düştü.

Engin Altay, “Zaten hayır oylarının değil evet oylarının sayısı önemli” dedi. Aslında bu durum Kılıçdaroğlu için bir ilk değil, 2009’da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı olmasına rağmen sandığa gidemeyen CHP Lideri, 2010’daki anayasa değişikliği referandumunda da oy kullanamamıştı.

GİZLİ OY TARTIŞMALARI

Anayasa teklifinin oylaması sırasında açık oy, kapalı oy tartışmaları gündeme geldi. CHP’liler AK Partili vekillerin zorla açık oy kullandırıldığını iddia etti. TBMM’de gergin anlar yaşandı. Ancak bu tartışmaların fitilini ateşleyen CHP’nin gözden kaçırdığı bir şey vardı; Twitter… CHP’li Aylin Nazlıaka oyunun kullanır kullanmaz hemen sosyal paylaşım sitesi Twitter’a şu notu düştü: İlk oyu kullanan ben oldum. İlk “hayır” hayırlı olsun..

A Haber canlı yayınında açık oy, kapalı oy tartışmaları sorulması üzerine Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Şu ana kadar 3 kez oylama yapıldı bu üç oylamada da “gizlilik” kuralına riayet edildiğini belirtti.

Oylama sırasında bazı milletvekillerinin kabinde, bazılarının ise dışarıda ama gizli oy kullandıklarını bildiren Bozdağ, şunları söyledi: “Gizli oylama demek ki kabine girip, perdeyi kapatıp oy kullanmak anlamına gelmiyor. Oyunu gizli vermek anlamına geliyor. Çünkü sizin elinizdeki pulu kimse göremiyor. Önemli olan gizli kullanılmasıdır, kabinde kullanılması değildir. CHP sanki bu gizli oy kullanma, kabinde oy kullanma zorunluymuş gibi bir takdim yapıyor. Bunu ispata yönelik de kanunsuz, iç tüzüğe aykırı bir şekilde kamera konuyor, görüntü almaya çalışıyor. Benim gördüğüm üç oylama oldu. Bu oylamaların üçü de gizlilik kurallarına riayet edilerek, yapılan oylamadır.”

Gizliliğin 1987’deki değişiklikle anayasaya girdiğini hatırlatan Bozdağ, bunun da milletvekillerinin her türlü baskı ve korkudan uzak olması için girdiğini vurguladı. Anayasada oylamanın şekil şartlarının çok açık ve net olduğunu anlatan Bakan Bozdağ, gizlilik bakımından bir şekil şartının ise bulunmadığını kaydetti. Teklifin altına imza atan milletvekilinin aslında oyunun rengini belli ettiğine işaret eden Bozdağ, “Bir şekil şartı olması durumunda bu imzaların da gizli olması gerekirdi.” değerlendirmesini yaptı.

CHP’Lİ AYKUT ERDOĞDU’NUN HDP SIRALARINDAN CANLI YAYIN İFTİRASI

CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, mecliste anayasa değişiklik teklifi görüşmeleri sürerken HDP’li vekillerin sırasına oturdu. Konuşmaların yayınlanmadığını ve sansür uygulandığını söyleyerek Cep telefonuyla yayın yaptı. Oysa TBMM TV canlı yayındaydı. Attığı bir twette medyayı Genel Kuruldaki konuşmaları yayınlamamakla suçlayan CHP’li vekil TBMM TV’nin naklen yayınında işte böyle yakalandı.

Üstelik TBMM TV’nin yayını aynı dakikalarda bazı TV kanallarından canlı olarak yayınlanıyordu.

TBMM TV’NİN CANLI YAYIN LİNKİ: http://www.trt.net.tr/anasayfa/canli.aspx?y=tv&k=trt3tbmmtv.

HDP milletvekillerinin CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun aralarında oturmasını oldukça doğal karşıladığı görüntü aslında anayasa değişikliğinde örtülü bir ittifaka girişen CHP ve HDP’nin yakınlığını ortaya koydu.

HDP ve CHP iş birliği daha öncede kameralara yansımıştı. Seçimlerin ardından şu anda cezaevinde olan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile CHP’li Şafak Pavey “Birlikte iyi salladık. Hep birlikte daha iyisini başarırız” diyerek birbirlerini tebrik etmişlerdi.

PROPAGANDANIN MEDYA AYAĞI SÖZCÜ

Meclis’te bunlar olurken ittifakın medya ayağı olan Sözcü gazetesi de boş durmadı. Gazete 10 Ocak 2017 tarihli bir haberde, AK Parti ve MHP’nin ortaklaşa çalıştığı anayasanın kuvvetler ayrılığını bitireceğini iddia etti.

Haberde, “Kuvvetler ayrılığı bitecek, her şey tek adam iktidarına bırakılacak, meclis denetimi kaybedecek, etkisini kaybedecek” iddiaları delil sunulmaksızın madde madde sıralanmıştı.

Fakat aynı konuda Cumhurbaşkanlığı Hukukî Başdanışmanı Mehmet Uçum’un bir gün önce Habertürk’te verdiği bir röportajı okunduğunda, iddiaların asılsız olduğu ortaya çıkıyor.

Mehmet Uçum’un röportajının konuyla ilgili kısmı şöyle:

(Muhabir): “Cumhurbaşkanı’nı tek adama dönüştüreceği iddiası…. Meclis, Cumhurbaşkanı’nı ya da Başkan’ı nasıl denetleyecek?”
“Birincisi, kanunlar üzerinden denet¬leyecek. İkincisi, bütçe üzerinden denetleyecek. Üçüncüsü, Meclis araş¬tırması, görüşmesi, soruşturması ve milletvekillerinin Cumhurbaşkanı yar¬dımcılarına ve bakanlara yazılı soru sorabilmesi üzerinden denetleyecek. Cumhurbaşkanı’nın sunduğu bütçe teklifini, Meclis’in kabul etmeme hakkı var. Meclis kabul etmediğinde geçici bütçe yapılması gerekiyor. Meclis o geçici bütçeyi de kabul etmeyebi¬lir. Bu durumda bir önceki yılın bütçesi yeniden değerleme oranıyla artırıla-rak yürürlüğe girer. Bu, Cumhurbaşkanı siyasi olarak taahhüt ettiği yatırımları ve vaatlerini yerine getirebilecek ek imkânı bulamayacak demektir. Bu durumda Meclis, Cumhurbaşkanı’nı kendisiyle uzlaşmaya zorlayacaktır. Bu ciddi bir denetim mekanizmasıdır. Bakanları ve Cumhurbaşkanı’nı suçlama, Meclis’in yetkisinde. Bakanların ve Cumhurbaş¬kanı yardımcılarının dokunulmazlığının kaldırılması da yine Meclis’in yetki¬sinde. Gördüğünüz gibi Meclis’in hükü¬met üzerindeki denetimi bu sistemde bütün unsurlarıyla var. Ayrıca yürütme¬nin, kanun tasarısı sunma hakkı yok. Kanun teklifini sadece milletvekilleri verecek, yürütme buna katılamayacak. Yani yürütmenin yasama üzerindeki hükümranlığına son verilmiş olacak. Bu parlamentoyu özgürleştirir.”

PROTESTOLARDA CHP’Lİ BAŞKANINI FOTOĞRAFININ KULLANILMASI

Büyük planın bir parçası da sokakları harekete geçirmekti.. Onun için de boş durulmadı… Gezi eylemlerinin provokatörlerinden İngiliz BBC kanalı, Meclis önünde yaşanan anayasa görüşmelerini protesto gösterileri sırasında çekilen bir görüntüyü yayınladı. Görüntülerde bir kişi yanındaki kadının ağzını kapatıyordu. BBC bunu ‘polis şiddeti’ olarak verdi ancak o kişinin CHP’li Altındağ İlçe Başkanı Servet Akman olduğu ortaya çıkınca, hemen geri adım attı. Önce düzeltme yayınladı, ardından görüntünün altına ‘CHP İlçe Başkanı insanları kurtarırken’ notunu düştü.

Fotoğraftaki kişiler CHP Altındağ İlçe Başkanı Servet Akman ile CHP Çankaya İlçe Başkanlığı Üyesi Sevda Keskin…

Fotoğrafın çekildiği yer ise Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin önü…

İçeride anayasa değişikliği teklifinin görüşmeleri dışarda ise protestolar var.

Protestolar sırasında CHP’li Akman, Keskin, polise hakaret etmesin diye ağzını kapatıyor.

İngiliz BBC kanalı ise bu fotoğrafı “polis şiddeti” olarak servis ediyor. Amacı polis protestoculara şiddet uyguluyor algısı oluşturmak. Ancak kısa bir süre sonra görüntülerdeki kişinin CHP’li yönetici olduğu ortaya çıkınca BBC hemen geri adım attı. Haberi “şiddet” boyutundan çıkardı ve özür mahiyetinde bir düzeltme yayınladı. Görüntüyü “CHP Altındağ İlçe Başkanı Servet Akman olduğu belirtilen bir kişi, bir partilinin gözaltına alınmasını engellemeye çalışırken böyle görüntülendi” şeklinde verdi.

-AHABER-