Ahmet Kekeç’in bugün Star’daki köşesinde “Aydın Doğan’ın militan memuru” dediği Şirin Payzın ne ilginçtir ki geçenlerde Ülke TV’de Elif Çakır’ın programında “kanaat önderi” gibi ağırlanmıştı!
MEDYAGUNDEM.COM- Star gazetesinde bugün “Devrimci dediğin ‘ölü çocuk’ sever” başlıklı yazısında Ahmet Kekeç, “Birleşik Haziran Hareketi” adlı Gezici bir grubun lise öğrencilerine yönelik provokatif eylemlerini ele aldı. Yazısının bir yerinde de CNN Türk’ün moderatörü Şirin Payzın’dan “Dünkü boykottan önce, bir Birleşik Haziran Hareketi sözcüsü gözaltına alınmış. Sonra da tutuklanmış… ‘Boykotu kırmaya yönelik tedbir’ çerçevesinde gözaltına alındığını düşünüyordum… Çünkü böyle lanse ettiler… Aydın Doğan’ın Şirin Payzın adlı militan memuru da yangına körükle gitti…” diyerek söz etti.
Bizim de kafamız karıştı. Bu işte bir yanlışlık olmalı…
Kekeç’in “Aydın Doğan’ın militan memuru” dediği Şirin Payzın, daha geçen gün Ülke TV’de Elif Çakır’ın “Söz Bitmeden” programında “kanaat önderi” gibi ağırlanıp konuk edildi, karşılıklı gülücükler programa damga vurdu!
Bir yerde sorun var ya nerede gerçekten kafamız karıştı…
İşte Kekeç’in yazısı:
HER ÖĞRENCİ POTANSİYEL “BERKİN” ÇÜNKÜ…
Laik eğitim için sokaklara döküleceklermiş. (Dün itibariyle dökülmüş olmaları gerekiyor.) Hayır, kendilerini değil, lise öğrencilerini dökecekler sokaklara.
Her öğrenci potansiyel “Berkin” çünkü…
Zaten hep “Berkin yüceltmesine” dayalı laflar ediyorlar. “Bu yaptığımız gaddarlıktır, çocuk haklarına aykırıdır, gencecik insanları militanlaştırıyoruz, çok ayıp ediyoruz” demiyorlar da, ölü çocuk bedenleri üzerinden “devrimcilik” oynuyorlar. Ölen başkalarının çocukları nasılsa…
Bir de isim takmışlar kendilerine: “Birleşik Haziran Hareketi…”
Demek ki daha önce “Haziran”ı anıştıran başka adlarla mevcudiyetlerini sürdürüyorlardı, birleşme gereği duydular. Birleşip voltranı oluşturacak, bizleri devrimin nurlu ufuklarına götürecekler. Hayırlı olsun…
Bu hareket ne istiyor?
Daha doğrusu, bu hareket ne istemiyor?
BU HAREKET NE İSTEMİYOR?
Bu hareket, memlekette yapılan doğru dürüst işlerin hiçbirini istemiyor. Erdoğan’ı istemiyor. Erdoğan’ın yapıp ettiklerini istemiyor.
Havaalanı, yol, köprü, baraj…
Hiçbirini istemiyor…
Biricik sloganları şu: “Korksunlar bizden.”
Ha, bir de “din eğitimi” istemiyor.
Dünkü boykotun sloganını hatırlayalım: “Zorunlu din eğitimine karşıyız…”
Bu arkadaşlar “bilgilenmek”ten korkuyor. Daha doğrusu “bilgi”den kaçıyor. Okullardaki zorunlu din eğitimiyle çocukların zorla Müslümanlaştırıldığını yahut bir cemaate kazandırıldığını düşünüyor.
Sormak lazım: İşin içinde “din” olduğu için mi bu kadar müteyakkızsınız arkadaşlar? Çocuklara okullarda “din bilgisi” veriliyor, “hususen” bir dinin propagandası yapılmıyor… Adı üstünde, “din bilgisi…”
Din nedir? Vahiy nedir? Peygamber kimdir? İslam nasıl zuhur etmiştir? Camide ne yapılır? Kilisede nasıl ibadet edilir? Müslümanlar nasıl inanır? Hıristiyanlar nasıl inanır?
Bunlar öğretiliyor…
Din, hayatın gerçekliklerinden biridir. İnanmasanız da böyledir ve bu gerçekliği bilmek, bu gerçekliğe ilişkin bilgilere sahip olmak zorundasınız… Okullarda aynı zamanda Coğrafya ve Sosyal Bilgiler dersi de okutuluyor… Hayatın bir gerçekliği olarak nehirler, dağlar, coğrafi bölgeler, nehir uzunlukları, dağ yükseklikleri öğretiliyor.
Bunlara niçin karşı çıkmıyorsunuz?
Niçin çocukları öne sürerek, “Zorunlu coğrafyaya, zorunlu İngilizceye, zorunlu Türkçeye, zorunlu matematiğe hayır” diye bağırtmıyorsunuz?
Bilgi kötü bir şey değil…
Bilirseniz daha farklı, daha donanımlı, daha “rakik” insanlar olursunuz. Kavrayışınız gelişir. Ufkunuz genişler. Öğrendikleriniz hiçbir işe yaramazsa da, bulmaca çözmenize yarar. “Kim 500 milyar ister?” yarışmasında başarılı olmanızı sağlar.
Bilin ama yine inanmayın.
Bilin ama yine nefret edin.
Bilin ama yine rezalet çıkarın.
AYDIN DOĞAN’IN ŞİRİN PAYZIN ADLI MİLİTAN MEMURU
Dünkü boykottan önce, bir Birleşik Haziran Hareketi sözcüsü gözaltına alınmış. Sonra da tutuklanmış… “Boykotu kırmaya yönelik tedbir” çerçevesinde gözaltına alındığını düşünüyordum…
Çünkü böyle lanse ettiler… Aydın Doğan’ın Şirin Payzın adlı militan memuru da yangına körükle gitti…
Öyle değilmiş… Bu Birleşik Haziran Hareketi sözcüsü, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “HIRIZ, KATİL ERDOĞAN” dediği için, yani “hakaret suçu” işlediği için gözaltına alınmış.
Gözaltı hadisesini müteakip, “Haziran Hareketi”nden bir açıklama geldi.
İbret niyetine okuyalım: “İzmir Haziran Yürütmesi Onur Kılıç arkadaşımız mahkemece tutuklandı. Onur’un ‘suçunu’ bir daha işleyelim: HIRSIZ, KATİL ERDOĞAN…”
Bir yorumda bulunmak istemiyorum.
Düzeyleri, tıynetleri, ahlakları bu…
Elbette bilgiden kaçacaklar. Elbette bilgiye düşman olacaklar.
Çocukları militanlaştırırken elbette utanmayacaklar!
Hocam Mustafa Armağan ın da Turgay Güler e çıkmasından acayyip kıl kapıyorum. Değil miydi ki bu adam cemaatin televizyonlarında programlar yazardı, gazetelerinde sayfa sayfa yazılar yazıp, cemaate güzellemeler yapardı.. Bu Turgay Güler in yaptığı da ayıptır. Yaşananlara dair hafızamıza zarar veriyorlar…. Vesselam