Işık, TBMM’de gazetecilerin sorusu üzerine, kriptolu telefonların dinlenmesiyle ilgili incelemenin sürdüğünü kaydetti.
“Ciddi güvenlik zaafları var” ifadesini kullanan Işık, “En önemli güvenlik zaafı şu; kriptoyu oluşturanla sertifikayı veren aynı kişi olmamalı, şu anda öyle. Sadece Genelkurmay ve bir iki kurum kendi sertifikasını oluşturmuş, onun dışındaki tüm sertifikasyonu, kriptoyu oluşturanlar yapmış. Bu, ciddi bir zaaftır” dedi.
“Kriptoyu oluşturan TÜBİTAK mı?” sorusuna, “Tabii, o ekip” karşılığını veren Işık, bir telefonu alıp başka bir telefonu vermekle bir şeyin değişmediğini, şu anda sistemin incelediğini kaydetti.
Işık, “Burada önemli olan yazılım. Yazılımdaki inceleme bitene kadar net bir şey söyleme imkanı yok. Yazılımı incelemek iki ayı bile geçebilir çünkü satır satır incelenecek. Yani böyle iğneyle kuyu kazmak gibi bir şey” diye konuştu.
Göreve geldiğinden bu yana kriptolu telefon kullanmadığını, şu anda da kullanan olup olmadığını bilmediğini ifade eden ışık, “Telefonların geri alınması diye bir şey yok, herkesin kendi inisiyatifinde” diye konuştu.
Işık, TÜBİTAK’ta görevden alınan 6 kişiden ikisinin bu yapıyla ilgisi olmadığı için başka bir birimde görevlendirildiğini bildirdi.
Adli sürecin devam ettiğini, bakanlık olarak da incelemenin sürdüğünü anımsatan Işık, “İncelememiz sonucunda adli incelemeye gerek duyulan bir tablo ortaya çıkarsa, suç duyurusuna bulunuruz” dedi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan da internette yayınlanan ses kayıtlarının büyük ölçüde yurt dışından servis edildiğini söyledi. Elvan, “Hangi ülke” sorusunu, “Amerika” diye yanıtladı.