Kabataş’ta bir grubun saldırısına uğrayan Zehra Develioğlu, polis ifadesinde yaşadığı kâbusu anlattı: Eşimi bekliyordum. Kalabalık bir gruptaki kadın başörtümü kaldırıp küfür etti. Bir erkek tokat attı. Yere düşünce, tükürüp tekmelediler. Kaçmak istedim başaramadım. Biri kızımın içinde olduğu bebek arabasını sertçe salladı. Eşime grupla tartışmasın diye hemen anlatamadım. Olaydan sonra psikolojim bozuldu, bebeğimi emziremedim.
Gezi olayları sırasında Kabataş’ta protestocu bir grubun saldırısına uğrayan Zehra Develioğlu polis ifadesinde Kabataş İskelesi’nde 52 saniye yanında kalan saldırgan grubun kendisine yönelik saldırısını anlattı. Develioğlu’nun olaydan kısa bir süre sonra poliste verdiği ifadenin detayları şöyle:
PİKNİKTEN DÖNÜYORDUM: Büyükada’da ailem ile piknik yaptık. İDO ile Kabataş’a geldim. Telefonumun şarzı bittiğinden eşimi bir büfeden aldığım telefon kartıyla arayıp, gelip beni almasını söyledim. Telefon kulübesinin yakınında ellerinde pankart ve flamalar olan protestocuların sataşmaları başladı. Beni göstererek “Şuna bak” dediler. Hemen oradan uzaklaştım. Yolun karşısına geçerken başörtülü bir kadın ve babası olduğunu düşündüğüm kişiye saldırdılar.
TOKATLA YERE DÜŞTÜM: Ben eşimi beklerken kalabalık gruplar Karaköy’den İnönü Stadı’na doğru ilerliyor sağa sola sataşıyor, kendilerine karşılık verenleri tartaklıyordu. Ben yol kenarındaki direğin yanında kenara çekilmiştim. Sağ tarafımdan erkek ve kadınların olduğu bir grup geliyordu. Grubun önündeki üzerinde Che Guavera resmi bulunan bodyli ve açık mavi kotlu bir bayan başörtümü kaldırıp yüksek sesle küfürler etti. Gruptan bir erkek yanıma gelip yanağıma sert bir tokat attı. Elimde bebek arabası olduğundan onun eşkalini göremedim. Sırtüstü yere düştüm. Kalabalık etrafımı çevirdi. Hakaret edip, tükürmeye, tekmelemeye başladılar. Bu sırada hafif kilolu biri bebek arabasını tutarak sallıyordu. Arabadaki kızım aşağı yukarı zıplıyordu. Bu kişilerden kurtulup kızımın yanına gidemedim. Başımı yere sırtımı yukarı verecek şekilde kapaklandım. Gözümü açamıyor, kafamı kaldıramıyordum.
BİRA İÇİYORLARDI: Üç dört kişi üzerime idrarlarını yaptı. Bir kadın “Başörtüsüne i….n” diye bağırıyordu. Ben şahıslardan emekleyerek kaçmaya çalıştım ama başaramadım… Bana cinsel saldırıda bulunan, darp ve hakaret edenlerin arkasından baktığımda ellerinde bira şişeleri vardı. Şişeleri tokuşturup içtiklerini ve kahkahalar atarak güldüklerini gördüm.
HEMEN ANLATMADIM: Bir süre sonra eşim geldi. Birlikte araca yürüdük. Ben ağlıyordum fakat olay yerinden yine başka bir grup geçti. Eşimin eğer yaşadıklarımı anlatırsam onlarla tartışacağını düşündüğüm için hemen anlatmadım. Arabamıza bindikten sonra da ağlamayı sürdürdüm. Stadın üstündeki tünele geldiğimizde eşime yaşadıklarımın bir kısmını anlattım. Eşim sürekli sorular sorarak detaylarını öğrenmek istiyordu. Eve gidince hemen duşa girdim ve bacaklarımda çok sayıda morluk olduğunu gördüm. Ertesi gün olay anında üzerimde bulunan elbiseleri çamaşır makinesine attı ve temizlensinler diye 4-5 kez üst üste yıkadım. Eşime anlatmadığım detayları daha sonra kayınvalideme anlattım ve ailem her şeyi öğrenmiş oldu.
‘SÜTTEN KESİLDİM’
Bu olaydan dolayı psikolojim bozuldu. 3-4 gün evden hiç çıkamadım. Yaşadığım korku sebebiyle bebeğimi emziremedim, sütüm kesildi. Evimden dışarı çıktığımda bile yan yana iki insan görsem sanki bana saldıracaklarmış gibi düşünmekteyim. Kendimi iyi hissetmeye başladıktan sonra savcılığa şikâyette bulundum.
(NAZİF KARAMAN/SABAH)