Başbakan ve İçişleri Bakanı’nın bahsettiği “darbe fezlekesinin” altından MİT Müsteşarı’nı ifadeye çağıran Savcı Görüşen çıktı. Erdoğan, Fidan ve Atalay hakkında ‘vatana ihanet’ suçu isnat edilen fezlekeyi yeni Savcı Esen buldu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakan Efkan Ala’nın bahsettiği “Darbenin fezlekesi bile hazır. Belgelerde Erdoğan’dan dönemin başbakanı diye bahsediliyor” açıklamaları gündemi sarstı. AKŞAM, Ala’nın darbenin belgesi dediği fezlekenin detaylarına ulaştı. Fezlekeyi hazırlayan kişinin 7 Şubat MİT krizinde talimat yazısını 20 dakikada işleme koyarak MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı ifadeye çağıran dönemin Ankara Başsavcı Vekili Hüseyin Görüşen olduğu ortaya çıktı. Belgeyi ise Görüşen’in yerine atanan savcı Murat Esen buldu. Olay şöyle gelişti. Özel yetkileri kaldırılınca Hüseyin Görüşen’in yerine savcı Murat Esen getirildi.
250 DOSYADAN 249’U BULUNDU
Esen, Görüşen’in baktığı dosyaları istedi. 250 dosyadan 249’una ulaşıldı. Yani biri eksikti. Görüşen’in odasına giren Savcı Esen kilitli bir çekmece fark etti. Mübaşiri çağırarak çekmeceyi açtırdı ve şok fezleke buradan çıktı. Fezlekeye göre bir numaralı sanık Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, iki numaralı sanık MİT Müsteşarı Hakan Fidan, üç numaralı sanık ise Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’dı. Fezlekede üç kişi için de “vatana ihanet” suçu isnat edilmişti. Başbakan Erdoğan’ın karşısında ise “dönemin Başbakanı” yazıyordu. Savcı Esen, hemen dosyaya el koyarak takipsizlik kararı verdi. Eğer 17 ve 25 Aralık operasyonları başarılı olsaydı fezleke devreye sokulacaktı. Erdoğan, Fidan ve Atalay başta olmak üzere birçok bakan ve bürokrat tutuklanarak cezaevine konulacaktı.
DÖNEMİN DEVRİK BAŞBAKANI!
Paralel yapının polis ve savcılarının birçok gizli fezleke hazırladığı da tespit edildi. Bazı gizli belge ve fezlekelerde daha da ileri gidilerek “dönemin devrik başbakanı” ifadesinin kullanıldığı öğrenildi. (AKŞAM)
Paralel devlet arzusundaki, “Dönemin Cemaatini” asla unutmayacağız; unutturmayacağız.
Devlete ve Müslüman kardeşlerine ihanet eden, “Dönemin Cemaatini” asla unutmayacağız; unutturmayacağız.
Ülkemin Başbakanına, Bakanına, Müsteşarına ‘Vatana İhanet’ suçlamasını hangi şerefsiz yapıyorsa çıkıp bunu ispat etmesi gerekir.
Ülkemin Başbakanına “dönemin devrik başbakanı” diyebilecek cesareti varsa, bizimde o orospu çocuğuna diyeceklerimiz var; kahpenin çocuğu, garı gavatı pezevenk sen kimsin lan şerefsiz?
Bu ülkenin Alikıran Başkesen misiniz?
Şerefsize bak!
Gıçı kırığın biri çıkıp bu ülkenin vatan, millet sevdalılarını ‘Hain’ ilan edecek, var mı lan böyle ucuz hukuk numarası?
Oturduğunuz yerden, aldığınız talimatla, kimi ‘Vatana İhanet’le suçluyorsun?
Bu ülke için sen yaptın?
Sabahtan akşama kadar İsrail’in kucağında inilemekten, çenilemekten başka ne yaptın pezevenk?
Bu ülkenin hukuk sisteminin yeniden düzenlenmesi şart!
Efendim savcı her türlü suç isnadında bulunabilirmiş de estek de köstek de, geçin bunları!
Hukuk kurallarının haricinde hiçbir suç isnadın da bulunamayacağını bunların anlaması, bilmesi gerekiyor.
Adamın kafası esmiş, sarhoş kafayla, derin-paralel yapılanmanın talimatlarıyla ülkenin Başbakanına, Bakanına, Müsteşarına saçma sapan ‘Vatana İhanet’ suçlaması yapacak he, başka ülkelerde olsa bu pezevenklerin soyunun sopunun iflahını keserler.
Bu pezevengin de acilen ‘Vatana İhanet’ suçlamasıyla yargılanması gerekmez mi?
Yav bu şerefsizlere en ağır tepkinizi gösterin, bu şerefsizlerden korkan onlar kadar şerefsiz olsun!
Bu iş burada bitmiştir.
İşte Gülen terör örgütünün Darbe Belgesi!
Darbenin belgesi mi olur?
Alsana belgenin en hasosu!
Bu belge ibreti alemlik, bu belge müzelik, bu belge ileride Demokrasi Adası haline getirilecek ve merhum Adnan Menderes ve arkadaşları için açılacak Yassıada mahkeme salonunun aş köşesine konulacak bir vesikadır.