Teftiş Kurulu’nun POAŞ’ta akaryakıt kaçakçılığıyla ilgili hazırladığı 57 sayfalık raporda, şirkette 42.3 milyon dolar zararına satış yapıldığı belirtildi. Raporda bu kaçakçılığın yönetim kurulundan habersiz yapılamayacağı belirtilerek, ‘örgütlü suç’ kapsamında işlem yapılması istendi.
Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı Teftiş Kurulu’nun raporunda, Petrol Ofisi Anonim Şirketi’ne (POAŞ) yapılan akaryakıt sevkiyatlarında kaçakçılık ve sahtecilik yapılarak 42 milyon 391 bin 503 dolar zararına satış yapıldığı öne sürüldü.
POAŞ’ın Aydın Doğan’ın patronu olduğu Doğan Grubu’na ait olduğu 2009 yılında yapılan bu kaçakçılığın yönetim kurulu düzeyindeki yetkili kişilerin bilgisi olmadan yapılamayacağı belirtilerek, Hanzade Vasfiye Doğan ve Ali İhsan Karacan’ın da aralarında bulunduğu 25 POAŞ yöneticisi hakkında ‘örgütlü suç’ kapsamında işlem yapılması istendi.
‘Devlet el koysun’
POAŞ’ın piyasaya soktuğu akaryakıtın değeri olan toplam 220 milyon 877 bin 420 dolara da müsadere yöntemiyle devlet tarafından el konulması istendi. Raporda, yurda kaçak olarak sokulduğu anlaşılan eşyanın piyasada satılmış olabileceği değerlendirildiğinden Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ve Türk Ceza Kanunu gereğince eşyanın yaklaşık gümrüklenmiş değeri olan 220 milyon 877 bin 420 dolara müsadere yöntemiyle devlet tarafından el konulması istendi.
1.5 yılda tamamlandı
2009 yılında POAŞ’taki akaryakıt kaçakçılığı ve sahtecilik iddiaları ile ilgili bir ihbar üzerine Kocaeli Körfez Cumhuriyet Başsavcılığı’nda soruşturma başlatıldı. Soruşturma aşamasında Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Petrol Ofisi International Oil Trading Limited (POInt) ve Lysa Investments Limited (Lysa Ltd) firmalarından Petrol Ofisi Anonim Şirketi’ne (POAŞ) yapılan akaryakıt sevkiyatlarında alım maliyetinden daha düşük birim fiyatla sevkiyat yapıldığı ve toplamda 42 milyon 391 bin 503 dolar zararına satış yapıldığını rapor etti.
Savcılığın talebi üzerine Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı Teftiş Kurulu da olayı soruşturmaya başladı. 2009 yılının haziran ayında çalışmalara başlayan Teftiş Kurulu’nun soruşturması yaklaşık 1.5 yılda tamamlandı. Gümrük müfettişleri Selim Baki Barıtcı ve Sami Ceyhan’ın imzasını taşıyan 57 sayfalık Teftiş Kurulu raporunda önemli tespitler yer aldı.
Paravan şirketlerden sevkiyat
Raporda POAŞ’a, POInt ve Lysa Ltd. firmalarından yapılan akaryakıt sevkiyatlarına ilişkin ihbarcı kanalı ile sunulmuş dosya içeriği belgelerin, gümrük idaresindeki belgelerle karşılaştırılıp incelendiği ve Gümrük Mevzuatı ve Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu çerçevesinde değerlendirildiği belirtildi. İncelemeler sonucunda Rusya, Ukrayna, Yunanistan, İsrail, Romanya, Libya gibi ülke çıkışlı eşyanın (akaryakıt) POInt’e, POInt’ten de POAŞ’a fatura edildiği, bununla birlikte POInt adına düzenlenen faturalarda ve uluslararası taşıma belgelerinde ‘eşya alıcısı’ (notify) olarak POAŞ’ın kayıtlı olduğu ve eşyanın 2-3 gün gibi bir sürede çıkış ülkesinden POAŞ terminaline ulaştığı kaydedildi.
42 milyon dolar eksik
POAŞ’a yapılan 164 kargoya ait fatura fiyatlarının, bu kargoların yurtdışından teminine ilişkin uluslararası petrol firmalarınca POInt’e yönelik düzenlenen fatura fiyatlarından 42 milyon 391 bin 503 dolar eksik olduğu açıklandı. İthalat faturalarında kayıtlı fiyatlardan yapılan beyanların, asgari Tüpraş fiyatının altında olduğu, ancak söz konusu fatura fiyatlarına “yurtdışı gider” adı altında eklemelerde bulunulduğu ifade edildi. POInt’in alış fiyatının Tüpraş fiyatının üzerinde olduğu vurgulanarak sadece 56 Serbest Dolaşıma Giriş Beyannamesi’nde, Tüpraş fiyat seviyesinden beyanda bulunularak toplamda 6 milyon 328 bin 337 dolar eksik kıymet beyanında bulunulduğu kaydedildi. Bu şekilde gümrük idarelerinin yanıltıldığı tespitine yer verildi. Raporda, POInt ve POAŞ arasındaki ilişkinin fiyatı etkilemediği yönünde yanıltıcı beyanlarda bulunulduğu belirtilerek, “POAŞ’ın ithalat faturalarında kayıtlı eşya fiyatının oluşumunda POInt’i yönlendirdiği, firma yetkililerinin beyanıyla da açıkça ortaya konulmaktadır” denildi.
Herşey vergi kaçırmak için
İthalatta eksik vergi ödeme kastıyla gerçeğine aykırı olarak ithalat faturaları düzenlendiği ve bu faturalarda kayıtlı eşya fiyatlarına dair gerçek dışı beyanda bulunulduğu öne sürüldü. Bu şekilde ithalatta tahsil edilmesi gereken gümrük vergileri açısından vergi kaybına neden olunarak, kaçakçılık ve sahtecilik suçlarının işlendiği belirtildi.164 kargo içerisinde yer alan bu beyanlar dışındaki kargolara ilişkin Serbest Dolaşıma Giriş Beyannamelerinde de, firmanın vergi kaçırmak kastıyla hareket etmiş olduğu, ancak Tüpraş fiyatına eşitleme zorunluluğu olduğu için firmanın elinde olmayan nedenlerle ithalatta vergi kaybı meydana gelmediği kaydedildi. Ancak bu durumun, söz konusu beyanlar ile fatura ve formların, “gerçeğe aykırı olarak düzenlendiği” konusunu değiştirmeyeceği vurgulandı.
YÖNETİCİLERE TAKİBAT
Raporda, “04.07.2003-25.12.2007 arasında yıllara yaygın olarak gerçekleştirildiği ve iştigal haline getirildiği anlaşılan söz konusu fiillerin, gerek mali boyutu gerekse gerçeğe aykırı beyan ve belgelerin anılan firma ortaklarınca birlikte planlanması ve hazırlanması, ayrıca firmanın kendi çıkarları doğrultusunda ilgili mevzuat hükümlerini yok sayması hususları bir arada değerlendirildiğinde, yönetim kurulu düzeyindeki yetkili kişilerin bilgisi olmaksızın icrası mümkün olmayacağından bir ‘örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suç’ kapsamında değerlendirilmesi gerektiği” söylendi. Bu çerçevede, POInt firması direktörü olarak çalışmış oldukları tespit edilen Yahya Üzdiyen, Özgün Çınar, Mahmut Magemizoğlu, Mevlüt Tufan Darbaz, Ertuğrul Fevzi Tuncer isimli şahıslar ile Ahmet Vural Akışık, Dr. Gerhar Roiss, Hanzade V. Doğan Boyner, İmre Barmanbek, Ali Ertan Çakır, David Charles Davies, Manfred Leitner, Klaus Jurgen Schneider, Ali İhsan Karacan, Ali Rıza Temuroğlu, Manfred Mag Madl, Yener Şenok, Jan Nahum, A. Erdal Aral, Caner Çimenbiçer, İbrahim Babayiğit, Adnan Bali, F. Kayhan Söyler ve İshak Şengül isimli Petrol Ofisi AŞ yönetim kurulu üyeleri hakkında işlem yapılması istendi. Bu kişiler hakkında Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’nun hükümleri uyarınca takibatta bulunulması talep edildi.
Soruşturma kapsamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı geçtiğimiz günlerde Aydın Doğan’ın kızı Hanzade Doğan başta olmak üzere 17 kişinin ifadesine başvurmuştu.
(KEMAL GÜMÜŞ/STAR)
aydın doğan 1 kasım akşamı Ak parti tek başına iktidar olursa bu ülkeden kesin kaçacak bundan adım gibi eminim.