MEDYAGUNDEM.COM- Bir Gülen örgütü mağduru olan gazeteci Nedim Şener, bugün Posta gazetesindeki köşesinde “Cemaat”in komploculuklarına artık inkarcılığı ve yalancılığı da eklediklerini yazdı.
Ortaya çıkan “darbenin belgesi” ardından nasıl bir yalancı ve inkarcı örgüt oldukları anlaşılan Gülencilerle ilgili Şener’in yazısı şöyle:
DÜNE KADAR BÖYLE TEZGAH KURDULAR
Cemaat polisi, savcısı ve gazetecisi ile içinde bulunduğu ‘örgütlenme modelini’ başkalarına mal ederek önüne geleni tutuklardı. ‘Delil üretmede ustaydılar. Şimdi delil yok etme konusunda da ellerine su dökebilen yok. Yıllarca yaptıkları operasyonlarda bulamadıkları belge ve evrak için “Geri dönüşümü olmayacak şekilde silinmiş” diyerek insanları hapse tıktılar. Yapılmayan telefon görüşmeleri için “Gizliliğe riayet ettikleri için iletişim kurmadılar” saçmalığını kararlara yazdılar. Meğer bunların yapılmasında asıl ustalık onlardaymış. Başbakan Erdoğan bir süre önce “Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan yazılı fezleke emniyet bilgisayarında yok edilmek istendi. Ancak bu bilgisayarlar bulundu, silinmiş dosyalar kurtarıldı” dedi.
HEPSİ ORADAYDI ŞİMDİ HEPSİ İNKAR EDİYOR
Cemaat, gazetecisinden köşe yazarına, polisinden savcısına hep bir ağızdan yalanladı. Bir savcı “Dönemin başbakanı ifadesi hiçbir fezlekede veya evrakımızda yer almamaktadır” dedi. Bir başkası da, tüm evrakları tek tek okuduğunu ‘dönemin başbakanı’ diye bir ifadenin geçmediğini söyledi. Polis ise ‘dönemin başbakanı’ şeklinde bir ifadenin hiçbir çalışmada yer almadığını açıkladı. Ama gelin görün ki; Hürriyet’ten Ahmet Hakan dün belgesini yayınladı. Meğer polis, içerisinde ‘dönemin başbakanı’ yazan fezleke hazırlamış. Yani daha yolsuzluk operasyonu başlamadan cemaat başbakanın ipini çekmiş bile. Cemaatçi savcı ve bazı polisler dosyanın ‘sakıncalı’ buldukları bu kısımlarını imha etmiş, verileri silmişler. Ancak mali şube ve siber suçlar bölümü imha edilen ve silinen bu verilerin geri dönüşümünü sağlamış. Ve ‘dosya’ bir bütün olarak ortaya çıkmış. ‘Dönemin başbakanı’ ifadesi, işte bu ‘geri dönüşümü sağlanan’ dosyada yer alıyor.
CEMAAT ÇALINAN MİNAREYE KILIF BULACAK DURUMDA DEĞİL
Cemaatin polisleri ve savcıları komplo hazırlar, gücünün zirvesindeyken işledikleri suçları kılıfına uydururdu. Ama şimdi çaptan düştüler. Artık çalınan minareye kılıf bulacak durumda değiller. Komploculuklarına inkarcılığı, yalancılığı da eklediler.
‘Cemaat polisi, savcısı ve gazetecisi ile içinde bulunduğu ‘örgütlenme modelini’ başkalarına mal ederek önüne geleni tutuklardı.’ diyen Nedim Şener, aslında bugün Medya Gündem’in de aynı İMHA girişimiyle karşı karşıya kaldığında bir ifadesidir. Evet, dün Nedim Şener’e yapılan İMHA girişimi, Darbenin Başarısı için olmazsa olmazlardan ‘Özgür Medyanın Susturulma Girişimi’ olarak bugün Medya Gündem’e yapılmıştır. Başarısızlığına rağmen ısrarcı bir şekilde AYM eliyle bunu yapmaya devam ettirmek istemektedirler.
‘Delil üretmede ustaydılar. Şimdi delil yok etme konusunda da ellerine su dökebilen yok.’ Evet, Nedim Şener dün gibi bugünde delileri karartmak için Avanak Avnilerle, hiç olamamış üçüncü kişileri haber yaparak, Yargıyı tehdit ederek, gözdağı vererek bugünde aynı şey yapılmaktadır.
Artık çalınan minareye kılıf bulacak durumda değil, değil çalacak minare bulamıyorlar. En son Ayasofya’nın minaresini çalmaya kalktılar onunda altında kaldılar.