MEDYAGUNDEM.COM- Nazlı Ilıcak geçtiğimiz gün CNN Türk’teki Dört Bir Taraf programında “Erdoğan’ın önemli icraatları oldu, ben de her zaman ona oy verdiğim için iftihar ettim, ama şimdi utanıyorum.” demişti.
Ilıcak bugün Sabah gazetesindeki köşesinde kabak gibi ortadaki “Ak Parti’ye oy verdiğim için utanıyorum” sözlerini öyle bir çevirdi, öyle bir çark etti ki, dansöz Asena bile bu hareketi beceremezdi.
Ilıcak meğer “utanıyorum” derken, Ak Parti ve Erdoğan’dan utanmıyormuş.
Bakın Ilıcak’ın “Açıklama”sına:
(…)
Dört Bir Taraf’taki tespitlerim “Başbakan’dan utanıyorum” ya da “Oy verdiğim için utanıyorum” şeklinde bazı haber portallarında yer aldı.
Ne demiştim: “Erdoğan’ın önemli icraatları oldu, ben de her zaman ona oy verdiğim için iftihar ettim, ama şimdi utanıyorum.”
Sözlerime devam edebilseydim, düşüncemi şöyle açacaktım: “Yıllardır Erdoğan’ın bir art niyeti olmadığını, kimsenin özel hayatına müdahale etmeyeceğini, dini referanslarla devlet yönetmeyeceğini söyledim. Şimdi benden bu adımının hesabını soruyorlar. İzah edemediğim için utanıyorum. Yani mahcup duruma düşüyorum.”
İfademin çarpıcı olması, özel hayata müdahalenin vahametiyle orantılıdır.
(…)
Nazlı, izah edemeyeceği o kadar çok şey var ki, mesela; oğlunun gazetesinin televizyon kampanyaları, değil mi,izah edebilir misin? Edemezsin! Çıkıp lagara lugara yapıp ortalığı karıştırmadan, eline yüzüne bulaştırmadan başka yaptığın ne var ki? Merve Kavakçı olayını bile izah edemezken yeni fitnelerini nasıl izah edebileceksin ki? İzah edemediğini ben sana izah edeyim; dışlanmışlık, tuzak kuruculuk, fitne, kıskançlık, haset….hepsini yazmaya ne zamanımız nede yerimiz müsait olmadığından dolayı bu kadar yeter. Tepki verecek kesimden cılız tepkiler gelirken, senin tür ve türevindekilerden bu kadar anormal tepki gelmesini ömür boyunca izah edemeyeceksin. Ama bizler karın ağrının, izah edemeyeceğin şeylerin neler olduğunu çok iyi biliyoruz.